Evet, ama Görünüşe göre, içlerinden biri tırnak diplerini temizlemeyi unutmuş. | Open Subtitles | نعم، لكن يبدو وكأن أحدهم لَرُبَّما عِنْدَهُ نَسى التَنظيف تحت أظافرِه. |
Görünüşe göre aile ortamınızda çok fazla öfke olmalı. | Open Subtitles | حَسناً، يبدو وكأن هناك الكثير من الغضب في عائلتِكم |
O hareket ettiğinde kumaş akıyor gibi görünüyor, cıva gibi. | Open Subtitles | عندما تتحرك, يبدو وكأن الفستان يطير, كأنه زئبق. |
Yalan söylemediğin tek şey evliliğinizmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن الشئ الوحيد الذى لم تكذبى فيه هو زواجك |
Onun evinde yaşadığınız süre boyunca, sen ve Trey Gilbert arasında neler olduğu hakkında kavram kargaşası var gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن هناك الكثير من التشويش حول الذي حدث بينكِ وبين تراي جلبرت خلال الفترة التي عشتها في بيته |
Laila bir çok kez Flatbush'a gitmiş gibi duruyor. | Open Subtitles | انة يبدو وكأن ليلا قامت بالكثير من الرحلات الى فلاتبوش اى افكار لماذا ؟ |
Görünüşe bakılırsa elimizde bardak olarak sadece şu mum kapları var. | Open Subtitles | الأمر يبدو وكأن الكأس الوحيد لدينا مثل واحدة من هاتان الشمعتان |
Görünüşe göre birisi otomatik güvenlik sistemini çalıştırdı. | Open Subtitles | يبدو وكأن شخص ما منع الباب الآلي عن النظام. |
Görünüşe göre mahkumlar, yanınıza gelip işledikleri suçları size anlatıyor siz de mahkemeye çıkıp aleyhlerinde ifade veriyorsunuz. | Open Subtitles | يبدو وكأن السجناء يأتون إليك ويخبرونك بالجرائم التي ارتكبوها حتى تشهد عليهم |
- Görünüşe göre Ray yardım için kimsenin içeri girmesini istememiş. | Open Subtitles | يبدو وكأن رأي لم يرد ان ياتي احد لمساعدته |
Görünüşe göre birisi burayı mermi manyağı yapmış, mermilerin türünü belirleyemeyiz. | Open Subtitles | يبدو وكأن احدهم اخرج بواقي الرصاص من هنا اذن لن يكون بمقدورنا التعرف عليهم. |
O zaman Görünüşe göre annem ilişkini farketmiş. | Open Subtitles | يبدو وكأن والدتي علمت بشأن العلاقة الغراميه، وبعد ذلك. |
Bir kan testi eksik gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن هناك بَعْض عملِ الدمِّ الفقدان هنا. |
Yanal sinüslerin içinde bir çeşit şişme olmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن هناك بعض النوع ورم ضمن الجيب الجانبي. |
Şey, tüm bunlardan sonra bu şey dostça sona erecekmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | حَسناً، يبدو وكأن هذا الشيءِ قَدْ يَنتهي بالتفاهم بعد كل ذلك. |
Şey, 10 haftadır mektupları kontrol etmemiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | حَسناً، يبدو وكأن هي لَيْسَ لَها دقّقَ بريدُها في عشَر أسابيعِ. |
Kemikler karbon-fiberden yapılmış gibi gözüküyor. | Open Subtitles | في الواقع، يبدو وكأن عظمه مصنوع من ألياف الكربون |
Burun kıllarının orada örümcek ailesi yaşıyor gibi duruyor. | Open Subtitles | شعر أنفه يبدو وكأن هناك عائلة من العناكب تعيش فيه |
Görünüşe bakılırsa, biri yumurta pişirmeye çalışıyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن أحدهم كان يحاول طهي بعض البيض. |
galiba bina güvenliği meraklandı. | Open Subtitles | يبدو وكأن أمن المبنى أصبحوا فضوليين. سأتصل بك لاحقا |
Ölmeden önce biri ona yardım etmişe benziyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن أحدهُم حاول مساعدته قبل أن ينزف حتى الموت |
Öyle bir an geliyor ki, kendi kendime biraz nefes almalısın arkadaşım diyorum, çünkü nefesi kesiliyormuş gibi geliyor. | TED | هنالك موضع حيث أنه يبدو مثل، احصل على بعض الهواء يا رجل لأنه يبدو وكأن أنفاسه انتهت. |
Açıklanacak türden değil, ama bilmiyorum, sanki bir şeyler yitiyormuş gibi. | Open Subtitles | ..لا يمكنني شرحه, لكن لا أدري, يبدو وكأن هنالك شي مفقود |
Tamam. Anlaşılan bir şey yayına fazla yük bindirmiş ve yayını bozmuş. | Open Subtitles | حسناً , يبدو وكأن شيئاً ما غمر التغذية وخربها |