ويكيبيديا

    "يساعد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yardımı
        
    • yardım ediyor
        
    • yararı
        
    • iyi
        
    • yardım eder
        
    • yarar
        
    • yardımcı olmuyor
        
    • yardım eden
        
    • yardım edecek
        
    • Faydası
        
    • yaramaz
        
    • yaramıyor
        
    • yardımcı olacak
        
    • yardım ediyormuş
        
    • yardımcı olur
        
    Olimpik atletlerimizin mükemmelliğin yeni zirvelerine ulaşmalarına ne tür bir yardımı olacak? Open Subtitles النوع نفسه الذي يساعد لاعبي الأولبياد للوصول إلى درجات عليا من الإمتياز؟
    Diğer yandan, bu durumun, McGee'nin karakterini geliştirmesine yardımı olur. Open Subtitles ومن جهة أخرى سوف يساعد ذلك ماكغي على بناء شخصيته
    Bana bakmaya devam edin. Ruhumun bedenimde kalmasına yardım ediyor. Open Subtitles إستمر بالنظر لى , ذلك يساعد لمنع روحى من الطيران
    Kaplumbağa kabuğuna benziyor ama bunun pek bir yararı yok. Open Subtitles أعني ، إنها تبدو كصدفة سلحفاة لكن هذا لا يساعد
    Konuşmak iyi gelir. Geçen sefer iyi gelmişti, değil mi? Open Subtitles التحدث يساعد هو ساعدك اخر مرة , اليس كذلك ؟
    O da dünyaya dönüp insanların gerçek aşkı bulmasına yardım eder. Open Subtitles لذا عليه ان يعود للأرض و يساعد اثنين للعثور على الحب.
    Gerçekten çok teşekkürler. Her bir parça işe yarar, bilirsin. Open Subtitles نحن نقدر ذلك كل شئ صغير يساعد , أنت تعلم
    Bunun size yardımı dokunacağı sırada kötü karar vermeleri iyi olur. Open Subtitles ربما هذا يساعد قليلاً عندما تريده أنت أن يتخذ قرارات خطأ
    Onu yere sermenin yardımı olmadığına eminim ama şu an bir şey diyemeyiz. Open Subtitles حسنا,انا متأكد انة لم يساعد بأنك أوقعتة ارضا, لكن لانستطيع قول شيئ الان.
    Onu kısa süreliğine de olsa bir yerlere götürmemin tedavisine yardımı dokunacaktır. Open Subtitles وربما اذا اخذتها الى الان الى مكان اخر ربما يساعد على شفائها
    Crawford, 48 saat boyunca onu tutmaya hazır, ama bunun Dina Bryant ve çocuklarına yardımı olur mu bilmiyorum. Open Subtitles كرافورد قادر على أحتجازه لمدة 48 ساعة لكني لا أعلم .. هل هذا سوف يساعد ديانا برايانت و اطفالها
    Çok basit görünüyor ama zor durumlarla başa çıkma konusunda yardımı olan güzel bir uygulama. TED يبدو هذا كشىء أساسي، لكنه فعل يُطمح إليه كي يساعد على التعامل مع المواقف الصعبة بطريقة أكثر احترامًا
    Kocama, parmağımda değilken daha çok yardımı olur. Open Subtitles ربما يساعد زوجي أكثر مما لو كان في إصبعي
    Şimdi, elbette, özel Seratonin İnhibitörleri miyonlarca insanın daha iyi yaşamasına yardım ediyor. Open Subtitles أما الآن فإن هذا الدواء يساعد ملايين من الناس كي يعيشوا حياة أفضل
    Biri bu adamlara yardım ediyor. Yani belki buzlarını filan çözüyordur. Open Subtitles ثمّة من يساعد أولئكَ الرجال، أقصد، يُحررهم من الجليد الحافظ لهم.
    Ülkeme yararı varsa, Majestenin konukseverliğini hiç reddetmedim. Open Subtitles و اذا كان ذلك يساعد الهند فلا يمكنني رفض ضيافة جلالته
    Ve bu ribozom, başka bir küçük bilgisayardır proteintlerin çevirilmelerine yardım eder. TED وهذا الريبوسوم، هنا، هو حاسوب صغير آخر يساعد في ترجمة البروتينات.
    Erkek olduğunuzu sandığımı söylersem, işe yarar mı? Open Subtitles هل يساعد إذا قلت اني أعتقدت بأنك كنت رجل؟
    Ancak bu durum bize yardımcı olmuyor zira bu bölgelerde ilk zamanlarda zaten çok kısıtlı sayıda tür ve biyokütle hacmi vardı. TED لكن ذلك لن يساعد لانه يوجد هناك القليل من اصناف الحياة وحجم الكتلة الحيوية هناك في المقام الاول
    Açıkça bu kelimeyi kullanıyorum, ama doktor insanlara yardım eden kişi değil midir? Open Subtitles أنا أستعمل هذا اللفظ كثيراً ولكن أليس طبيباً كل من يساعد الآخرين ؟
    Eğer kişi ölümcül derecede hasta olarak bulunmuşsa elinden geldiğince hastaya yardım edecek şekilde her şeyi vermelidirler ama bu kanun değil. Open Subtitles إذا كان الفرد مريضاً مرضاً لا شفاء منه فعليه أن يأخذ أي شيء يشعره أنه قد يساعد و لكن هذا ليس القانون
    Sanırım bunların terk edilme sorunlarına bir Faydası olmaz, ne dersin? Open Subtitles في الغالب هذا لن يساعد مشاكلك بخصوص التعرض للهجر، أليس كذلك؟
    Çok feci bir olay, ancak oturup ağlamamız hiçbir işe yaramaz. Open Subtitles ومن المؤكد أنها حادثة مروعة، ولكن لنا القلق أنه لن يساعد.
    Panik hiçbir işe yaramıyor. Tamam. Can kurtaran yeleklerimiz var. Open Subtitles لقد مرت علي حالات أسوأ من هذا والذعر لا يساعد.
    Buna yardımcı olacak bir şey daha: Kim oluğumuzu anlamamız gerekir. TED وهنا شيء آخر من شأنه أن يساعد في ذلك: علينا أن نكتشف هويتنا.
    İzinliymiş, kardeşinin faturaları ödemesine yardım ediyormuş. Open Subtitles كان في إجازة، يساعد أخاه في دفع الفواتير.
    Bence, eğer hayal dünyasında yaşasaydınız, arada sırada, ayaklarınızı yere tutmaya yardımcı olur. TED أعتقد أن تأمل السحب بين الحين والآخر، يساعد على المحافظة على الهدوء والاستقرار.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد