ويكيبيديا

    "babası" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الأب
        
    • أب
        
    • أبوه
        
    • أبيه
        
    • أباه
        
    • أبوها
        
    • أباها
        
    • الوالد
        
    • أبيها
        
    • أبّ
        
    • الاب
        
    • اب
        
    • الأبّ
        
    • ووالده
        
    • أباً
        
    Modern tıpta çok şeyi değiştirdi, öyle ki, onlarca yıl sonra Time Dergisi ona, acıyı hafifletmenin kurucu babası dedi. TED هذه الطريقة ستغير الطب الحديث كثيرًا، لدرجة أن بعد عدة عقود، مجلة التايم أطلقت عليه الأب الروحي لتأسيس مسكنات الألم
    Buna çok kafa yordum. Çocuğumun babası olmaya layık başka kimse yok. Open Subtitles لقد فكرت بذلك مليًّا، ما من رجل آخر أرغب بأن يكون الأب.
    Eğer babası olursa daha da memnun olurum, tabi seninde kocan olursa. Open Subtitles سأكون سعيدة أكثر لو كان لهذا الطفل أب ولو أصبح لديك زوج
    Ondan önce babası yoğurt yapıyormuş hatta büyükbabası da krem peynir yaparmış. TED وكان أبوه يصنع الزبادي قبله، وقبل ذلك كان جدّه يصنع الجبن الكريمي.
    Çünkü beni hiç babası dışında başka bir erkeğin yanında görmedi. Open Subtitles حسناً, إنه لم يسبق أن رآني مع رجل آخر غير أبيه
    Ama geride annesi, babası ve küçük erkek kardeşi var. Open Subtitles لكن أمه و أباه موجودان هناك بالاضافة الى أخيه الصغير
    babası da ümitsizlik içinde komşuya gidip 2.500 dolar ödünç almış. TED ووسط حالة من اليأس، قصد أبوها الجار ليقترض منه 2,500 دولار.
    Ve bebeğimizin vaftiz babası oldun. Seni alçak, soğukkanlı piç kurusu! Open Subtitles ووقفت لتكون الأب الروحي لطفلنا أيها الوغد الذي لا قلب له
    Sana göre Rita'nın babası, dünyanın önde gelen hidrolik uzmanı. Open Subtitles طبقا لك، الأب ريتا خبير العالم الأول في علم الهايدروليكا
    Onun babası alkolik bir dayakçı. Kafasında sorular olması normal. Open Subtitles الأب مدمن كحول ويضرب زوجته أعني انه لا حاجه لسؤاله
    Bu tür şeylere acayip meraklıdır. Girmesini sağlarsam, Yılın babası olurum. Open Subtitles إنها مهووسة بهذا الشي، لذا إن تمكنت بإدخالها، سأكون الأب المثالي.
    Çünkü orada babası yanında olmayan kızların olacağını hiç zannetmiyorum. Open Subtitles لأني لا أريد أن أكون الفتاة الوحيده بدون أب هنا
    Sonra kendini beş çocuk babası olarak buldu kendi çocukları olmadığı halde. Open Subtitles بعد ذلك وجد نفسه أب لخمسة أطفال مع أنّه لا يستطيع الإنجاب
    Bu adam dünyanın en iyi babası değil. Dereceye bile giremez. Open Subtitles و هذا الرجل ليس أروع أب في العالم لا يقترب حتى
    Safar Bekhmuradov'un kızı babası belli olmayan bir çocuk doğuruyor! Open Subtitles ابنة سفر بكمورادوف سوف تلد.. طفلاً غير معروف أبوه مين
    Ama eğer bu işin içindeyse, ben babası için çalıştığını düşünürüm. Open Subtitles لكن إذا كان متورطاً علي أن أفكر أنه يعمل لمصلحة أبيه
    Tanrı, "babası bir günahkâr, mutlu olmaması gerek" mi dedi? Open Subtitles هل قال الرب بأن أباه آثم وليس مقدر له السعادة؟
    Kızımın babası hayattayken, hanemize giren gelir, 100 Koku'luk pirinçti. Open Subtitles عندما كان أبوها حيّ راتبنا كان 100 كوكو من الأرز
    Eğer bütün icatların anası ihtiyaçsa, burada absürtlük de babası. TED وإذا كانت الحاجة هي أم الاختراع، هنا، السخافة هي أباها.
    babası üç yıl önce ölmüş. Ailenin ithalat işini, kızına bırakmış. Open Subtitles الوالد توفى منذ ثلاث أعوام وترك لها أعمال الاستيراد الخاصه بالعائله
    Çünkü babası hakkında çok korkunç rüyalar görüyor ancak bunlar hakkında seninle konuşamıyor. Open Subtitles لأنها ترى كل تلك الكوابيس عن أبيها لكنها لا تستطيع التحدث إليكِ بشأنها
    Dünyanın en kötü babası mı söylüyor bunu bana yani? Open Subtitles أسوأ أبّ في الكون يخبرني أن علي العمل على شيء؟
    Konstantine Konali, Rus mafya babası. Open Subtitles قسطانطين كونالي، الاب الروحي للمافيا الروسيِة.
    Eşcinsel olup ve üçüz babası olmak bugüne kadar yaptığım en sosyal yenilikçi, en sosyal girişimci şey... TED كوني مثلي و اب لثلاثة توأم هو اكثر الابتكارات الاجتماعية و اكثر ريادة للأعمال الاجتماعية فعلته في حياتي
    Ama onu babası değil, ben büyüttüm. Benimle birlikte kalmalı. Open Subtitles لكنّ الأبّ لم يربيه، بل أنا، يجب أن يبقى معيّ
    Ama aslında sonunda babası ile kendisinin kendi babası ile olan ilişkisine benzer bir ilişkisi olan biriyle tanışmaktan çok heyecan duymuştu. TED ولكنه كان سعيداً لانه قابل أحداً أخيراً لديه نفس التجربة مع والده تشابه تلك التي كانت مع فينمان ووالده
    Ben ilişkimizi yeniden oluşturmaya çalışıyordum ama artık babası değil, tetikleyici konumundayım! Open Subtitles كُنتُ أُعيد بناء علاقتنا وحالياً لم أعد أباً بعد الآن أنا كالزناد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد