ويكيبيديا

    "bardak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كأساً
        
    • كوباً
        
    • الكأس
        
    • قدح
        
    • أكواب
        
    • كأسا
        
    • كوبا
        
    • الكؤوس
        
    • بكأس
        
    • الكوب
        
    • بكوب
        
    • كؤوس
        
    • كاس
        
    • الزجاج
        
    • فنجان
        
    Bana bir bardak kahve getirir misin? Bana feci enerji verir. Open Subtitles بأن تجلبي لي كأساً من القهوة , الذي بإمكانه تنشيطي أكثر
    Git şu hemşirelerden bir bardak dolusu sakinleştirme suyundan al rahatla Open Subtitles دع واحدة من أولئك الممرضات يقدمن لك كوباً من العصير المهديء.
    Görünüşe bakılırsa elimizde bardak olarak sadece şu mum kapları var. Open Subtitles الأمر يبدو وكأن الكأس الوحيد لدينا مثل واحدة من هاتان الشمعتان
    Ama yine de, burada elimde bir bardak papatya çayı ile duruyorum. Open Subtitles و مع ذلك، ها أنا ذا واقفه هنا مع قدح من الشايّ
    Seni götürmem için tek ihtiyacım sekiz bardak kadar su. Open Subtitles كُلّ ما أحتاجه للمضي معك هو 8 أكواب من الماء
    1940'ta bir bardak birayı yarılamışken ölmüştü. Open Subtitles وقد توفى فى 1940 اثناء تناوله كأسا من البيرة
    Bu yüzden biraz deli, ama bu, bir insana ufak bir bardak... su vermemek için bir bahane olamaz. Open Subtitles ان لديه سلوكا غريبا من هذا ولكن هذا ليس عذرا لكى لا نعطى شخصا ما كوبا صغيرا من الماء
    Ben onu alacağım ve bize birkaç bardak, getir lütfen. Open Subtitles ساخذ هذه , واحضر لنا بعض الكؤوس , لو سمحت
    Bir bardak süzülmüş sıcak su istiyorum. Mümkünse bir dilim de limon. Open Subtitles أودُ كأساً من الماء الساخن، النقي وإن كان ممكناً، شريحة من الليمون
    Bana bir bardak su bir de internete bağlanabilen bir telefon getirebilir misin? Open Subtitles هلّا جلبت لي كأساً طويلاً من الماء و هاتف يعمل عليه الأنترنت ؟
    Bir bardak salata içmek... hayatımı bana geri mi kazandıracak? Open Subtitles شُربَ كأساً من السّلطه يُفترض به أن يُرجِع إليّ حياتي؟
    Beni içeri aldı, kanı temizledi ve bana bir bardak limonata verdi. Open Subtitles أخذتني إلى الداخل وقامت بتنظيف الدم، قدّمت لي كوباً من عصير الليمون.
    Musluğu açışını duydum ve kendisine bir bardak ılık musluk suyu dolduruşunu. TED وأسمعه وهو يدير حنفية المياه ويسكب لنفسه كوباً من الماء الدافئ.
    O zaman daha çok süt koyarım, ama bardak yeterince büyük değildir. Open Subtitles أضطر الى اضافة الكثير من الحليب لكن الكأس سرعان ما يمتلىء بسرعه
    Yeni yıkanmış bir bardak, birkaç nane şekeri ve göz damlası. Open Subtitles الكأس الذي تم غسله مؤخراً , منعش نفس الفم قطرة العين
    Bir bardak zehri ulu orta yerde taşıyacağımı mı düşündün? Open Subtitles لدرجة ان احمل قدح سم على مرأى من الجميع ؟
    Hepimiz her gün bundan sadece 8 bardak içmeliyiz, çünkü insanız. TED جميعنا، يوميا، نحتاج فقط ثمانية أكواب من هذا، لأننا بشر.
    Biliyor musunuz, belki bir bardak sheri de ben içerim. Open Subtitles هل تعلم ، ربما سآخذ كأسا من الشيرى لنفسى
    Edgar bir bardak şekere gitti, ve annem adını aile mezarlığına yazdırdı. Open Subtitles إدجار جاء يطلب كوبا من السكر وأمى حفرت أسمه على قبو العائلة
    Dinle, hepimiz bir bardak kaldıralım. Ve harika bir yaz başlangıcı tost. Open Subtitles حسنًا، أسمعوا، دعونا نرفع الكؤوس ونقرع نخب بداية فصل صيف رائع آخر.
    Biz de teklerimizi atıyorduk. Sana da bir bardak getireyim, ahbap. Open Subtitles بدأنا تناول الشراب توّاً، دعني آتي لكَ بكأس ، يا صاح.
    Bir damla gıda boyası bir bardak suya damladığında içgüdüsel olarak boyanın damladan ayrılıp sonunda bardağı dolduracağını biliriz. TED عندما تسقط قطرة ملون طعام في كوب من الماء، ندرك فوراً أن الملوِن سينتشر تدريجياً من القطرة، حتى يملأ الكوب.
    Sizde şöyle güzel bir bardak bira yoktur, değil mi, Poirot? Open Subtitles لا أعتقد أنك حظيت بكوب جيد من البيرة أليس كذلك ؟
    Hayatım boyunca sayısız bardak kahve içtim. Open Subtitles لا أستطيع إحصاء عدد كؤوس القهوة التي تناولتها في حياتي
    Bir bardak su istesen içindeki buza uzun vadeli garanti almanı önerirdi. Open Subtitles تطلب منه كاس من الماء. فيخبرك انك تحتاج لضمان طويل على الثلج.
    Bu küçük ve dar ve bardak kutusu ile odun arasında kalmış, hava heykelin altından geçiyor ve diğerini yaratıyor. TED عبر تلك الكوة الصغيرة بين صندوق الزجاج و الخشب, الهواء ينساب أسفل المنحوتة و يصنع الأخرى.
    Su mu? Onun yerine sana bir bardak süt getireyim. Open Subtitles الماء ليس له طعم سوف أحضر لكى فنجان من الحليب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد