ويكيبيديا

    "bilmesi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يعرف
        
    • يعلم
        
    • لمعرفة
        
    • معرفته
        
    • يعرفوا
        
    • يعرفه
        
    • لمعرفته
        
    • يعلموا
        
    • معرفتها
        
    • يعرفها
        
    • للمعرفة
        
    • ليعرف
        
    • يدرك
        
    • يعلمو
        
    • يعرفَ
        
    Biri için büyük salata satın alıyorsun, bunu onların bilmesi güzel olurdu. Open Subtitles عندما تشتري سلطة كبيرة إلى شخص ما فمن اللطيف أن يعرف ذلك.
    Dunya uzerindeki her cocugun, gezegeninizin gunesiniz etrafinda donmesini bilmesi gibi. Open Subtitles كما يعرف كل طفل على الأرض ان كوكبكم يدور حول شمسكم
    Emin değilim. Ama gittiklerini bilmesi ve onlara katılması gerek. Open Subtitles ولكنه يحتاج أن يعرف بأنهما رحلا وعليهم أن ينضم لهما
    Birinin senin en karanlık yanlarını bilmesi kötü bir şey değil. Open Subtitles ليس بالأمر السىء أن يعلم شخص عن الجانب الأكثر إظلاما فيك
    Bir çeşit uyarıcıya ihtiyacı var. Yanında olduğumuzu bilmesi gerekiyor. Open Subtitles إنه يحتاج لمحفز ما إنه يحتاج أن يعلم أننا هنا
    Hele bir caniyle burun buruna gelip, onu öldürdüğünü bilmesi? Open Subtitles ولكن لمعرفة انها جاءت قريبة جدا إلى وحش وأنها قتلته؟
    İyi bir savunma avukatının bilmesi gereken son şey gerçektir. Open Subtitles آخر ما يرغب محامي الدفاع الماهر في معرفته هو الحقيقة.
    Evet, ama birinin de hangi kapıdan girileceğini bilmesi gerek. Open Subtitles حسناً، أجل، لكن على شخص أن يعرف أيّ بابٍ يقتحمه.
    Nick, eğer bana bir şey olursa, başka birinin bunları bilmesi gerçekten önemli. Open Subtitles نيك، من المهم ان يعرف شخص اخر هذا في حالة حدوث شيء لي.
    KT'nin seni sevmesi için, kalbinin temiz olduğunu bilmesi gerek. Open Subtitles حتى يحبكِ دي تي، لابدّ أن يعرف أنكِ نقية القلب
    Her halükarda, bu Başkan'ın bilmesi gereken bir şey değil. Open Subtitles في كلتا الحالتين، الرئيس لا يحتاج أن يعرف عن ذلك
    Tek bilmesi gereken en nihayetinde iyi bir baba olduğum. Open Subtitles المهم فقط أنْ يعرف أنّي في المحصّلة كنت أباً صالحاً
    Bir gelinin düğününü ilk olarak kendisinin bilmesi eski moda bir düşünce galiba. Open Subtitles اعتقد انها اصبحت عادة قديمة ان تكون العروس اول فرد يعرف عن زواجها
    - Homoseksüel erkeğin nasıl sik yalandığını bilmesi gibi mi? Open Subtitles أين هو الشخص المثلي الذي لا يعرف مصّ قضيب؟ بالضبط.
    Bunun farkındayım. Ama bunun bir önemi yok. Bunu bilmesi gerek. Open Subtitles أجل، شكراً، إنّي أدرك ذلك لا يهم، عليه أنه يعلم هذا.
    Eğer onlar yapmadıysa çocukların bu detayları bilmesi mümkün değil. Open Subtitles مستحيلٌ أن يعلم الفتية هذه التفاصيل ما لم يقترفوا الجريمة
    Eğer biri acı çekiyorsa diğerinin en azından bunu bilmesi lazım. Open Subtitles اذا كان أحد الطرفين يعاني من حق الآخر أن يعلم بذلك
    Kesin mesafeyi bilmesi gerekiyordu ve aşağı yukarı iki yer arasının 500 mil olduğunu biliyordu. TED كان يحتاج لمعرفة المسافة بالضبط، وبالتالي كان يعرف بدقة كبيرة أن المسافة بين المدينتين هي 500 ميل.
    Avrupa'nın Müslüman İmparatorları hakkında hepimizin bilmesi gerekenleri ele almaya çalışacağım. Open Subtitles سأحاول الإمساك بكل ما نريد معرفته اليوم عن أباطرة أوروبا المسلمين
    Ben sadece insanların yalan söylediklerini bilmesi sinir bozucu olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أن هذا محبط للناس, أن يعرفوا أن تم الكذب عليهم,
    Çünkü çok az kişinin bildiği fakat herkesin bilmesi gereken şey: Alzheimer bir hastalık ve onu tedavi edebiliriz. TED وما يعرفه القليل، وحري بأن يعرفه الكل: أن الزهايمرز مرض و يمكننا علاجه.
    O zaman okuyucularının şunu bilmesi gerekiyor: Ben güçlendirme taraftarıyım. Open Subtitles هذا كل مايحتاجه القراء لمعرفته انا متمكنة من كل شيء
    Seni bağışlayabilirim; haklı gerekçelerin var. Ama insanların nedenini bilmesi gerekiyor. Open Subtitles يسعني إنقاذك، كان هناك تبرير لكنّ الناس يجب أن يعلموا بالسبب
    Gerçekten bilmesi gerekiyor mu yoksa bu da, bilmediği zaman daha iyi olabilen durumlardan mı? Open Subtitles أيجب حقاً أن تعلم؟ أم أنه احد تلك الأمور حيث عدم معرفتها أفضل؟
    Bu bilgi, hastalarına bu tür tedavi yapanların bilmesi gereken bir bilgi. TED وهذا نوع المعلومات التي يتوجب على الشخص الذي يصف الدواء أن يعرفها.
    Kaçaklar hasta mı bilmesi lazım. Open Subtitles يحتاج للمعرفة إذا الرجال الهاربين مصابون.
    Daha eğitimde. Satış limitlerini bilmesi gerekmiyor. Open Subtitles إنه متدرب, إنه لا يحتاج ليعرف إبتدائيات حدود البيع.
    Aramızda aşık olan ilk kişiydi ve bizim muhtemelen bilmediğimiz bir gerçeği bilmesi gerekiyor. Open Subtitles .. أوَّل من وقع في الحب من بيننا .. و .. عليه أن يدرك حقيقة أنه لا يمكننا معرفة
    Herkesten çok senin evrenin kaos, karmaşa ve belirsizlikle dolu olduğunu bilmesi lazım. Open Subtitles عليك ، وكل الناس ، عليهم أن يعلمو الكون يمتلأ بلفوضى والبلبلة وعدم اليقين.
    Ona destek olduğumuzu bilmesi önemlidir. Open Subtitles من المهم أن يعرفَ بأننا ندعمه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد