ويكيبيديا

    "bin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ألف
        
    • الف
        
    • ألفاً
        
    • ألاف
        
    • اركب
        
    • بن
        
    • الاف
        
    • ادخل
        
    • اركبي
        
    • الآف
        
    • إركب
        
    • أدخل
        
    • ألفا
        
    • اصعد
        
    • بألف
        
    Burası McMurdo'nun kendisi. Yazın burada bin kadar insan çalışır, ve kışın 200 kadar burası altı ay boyunca tamamen karanlık iken. TED هذه ماكموردو نفسها. حوالي ألف شخص يعملون هنا في الصيف، وحوالي 200 في فصل الشتاء عندما تكون مظلمة تماما طيلة ستة أشهر.
    Bu şunu söylüyor, bu salonda olmayan kişiler ortalama bin dolara ulaşmak için bin dolardan daha fazla harcıyorlar. TED إذن ذلك يخبرنا أن هؤلاء الأشخاص غير الموجودين في هذه الغرفة ينفقون أكثر من ألف لكي يصبح المتوسط ألفا.
    Ona sordum ki, yüzlerce mil boyunca bin tane sığırı sürmek nasıl birşey? TED طلبت منه، ما كان عليه مثل بالفعل قطعان الماشية ألف عبر مئات الأميال؟
    Bu, 9 bin 500 kilometre demek; bunu yapabileceğini tahmin bile edemezdik. TED ذلك اجمالي تسعة ونصف الف كيلو متر, لم نكن نعتقد حصول ذلك
    Bana 22 bin papel, artı dokuz yıllık faiz borcu var. Open Subtitles إنّه مدين لي بـ 22 ألفاً بالإضافة إلى فوائد تسع سنوات
    Hiç öncesinde bin kere yapmış olduğunuz gibi check-in'den geçtikten sonra kapıya varana kadar biletinizi kaybettiğinizi düşündünüz mü? TED هل سبق وأن بدا لك أنك ستفقد تذكرت سفرك ألف مرة وأنت تمشي من إنهاء إجراءاتك إلى البوابة ؟
    dediğini hatırlıyorum. Türkiye'de şuan bütün mültecileri saydığınızda iki milyon üç yüz bin ya da buna yakın bir rakam var. TED ولكن تحتوي تركيا حاليا على ما يقارب 2مليون و300 ألف شخص أو شيء من هذا القبيل، إذا قمت بحساب عدد اللاجئين.
    bin yıl önce, İslamın altın çağını yaşadığı dönemlerde, Bağdatlı üç kardeş otomatik çalan bir alet icat etti. TED منذ تقريباً ألف سنة مضت، في أوج النهضة الإسلامية، ثلاثة إخوة في بغداد صمموا جهازاً والذي كان أورغناً آلياً.
    Fakat bu alan, bin yıllar boyunca bu bölgeyi tanımlayan önemli bir ekonomik ilişkinin merkezinde bir kompleks olmalıydı. TED لكن الموقع يجب أن يكون أكثر تعقيدًا في قلب رابطة من الاقتصادات الهامة التي حددت المنطقة منذ ألف عام.
    Bu ise 25 bin litre suyu işleyebiliyor. Bu dört kişilik aileye üç sene boyunca yetebilir bir miktar. TED سيقوم هذا بمعالجة 25 ألف لتر من الماء. هذا جيد جداً لأسرة مكونة من أربعة أشخاص، لمدة ثلاثة أعوام.
    Ama bugün öğrendiğime göre, bir trilyon saniye 32 bin yıla eşitmiş, TED و لكني قرات، ذات يوم، أن ترليون ثانية تساوي 32 ألف سنة،
    50, 60, 70, 80 bin yeni ofis yerinin yerlerinin açılması -- sayısı her ne ise -- konuyla hiç bir alakası olduğunu sanmıyorum. TED لا أعتقد بأن لها علاقة مع 50 أو 60 أو 70 أو 80 ألف من مساحات المكاتب الجديدة بغض النظر عن ما هو الرقم
    Onlara bir gün gibi gelen zaman bizim için bin yıl olabilir. TED ما يبدو لها وكأنه يوم يمكن أن يكون ألف سنة بالنسبة لنا.
    Yani, eğer bin kişiden oluşan bir topluluğumuz varsa ve o topluluğa bir patojene karşı bağışıklık kazandırmak istiyorsak. herkesi bağışık hale getirmemiz gerekmez. TED لذا ، إذا كان لدينا سكان من ألف شخص و نريد أن نجعل السكان لديهم مناعة من مسببات المرض ليس علينا تحصين كل شخص
    Bakın şimdi Büyük Kral Knut'a, bin yıl öncesinin kralı. TED الآن ، ها هو الملك كنوت، ملك الف سنة مضت.
    Şimdi, kıçını kaldır ve bu gece Western Union'a git bana 75 bin gönder, o zaman belki öpüşüp barışabiliriz. Open Subtitles و الأن اذهب إلى وسترن يونيون الليلة و قم بنقل الـ 75 ألفاً و ربما يمكن للقبلات أن تصحح الأمور
    sırf beş yüz bin... eğer sen isteseydin beni affedebilirdin. Open Subtitles فقط خمسة ألاف روبية أنت كان يمكنك أن تعفو عني
    Arkaya bin, Joe. Fakat ben sana işaret verene kadar konuşma. Open Subtitles اركب فى الخلف , جو لكن انتظر حتى اشير لك
    bin Ladinizm'i kim öldürdü? bin Ladin'in kendisi ile başlayalım. TED من قتل حركة بن لادن؟ لنبدأ مع بن لادن نفسه
    bin çatışma oldu, bin tane daha olacak. Hepimiz ölene kadar. Open Subtitles يوجد الاف الحروب والاف الضحايا حتى اننا نقتل بعضنا البعض تماما
    Hiç kimse üstün degildir. Ne ben ne de sen. Simdi arabaya bin. Open Subtitles و لا يوجد احد فوقهم , لا انت ولا انا ,ادخل السيارة الآن.
    -sunu söylemek istedim. Lutfen, ne zaman istersen at bin. Open Subtitles كل ما أردتُ قوله هو اركبي في أي وقت تريدين
    Minnesota'nın on bin gölü olan yer olarak tanındığını biliyor muydun? Open Subtitles هل تعرفين بأن مينيسوتا تُعرف بأنها أرض العشرة الآف بحيرة ؟
    Arabaya bin, kapıları kilitle ve oradan çıkma, ...kimse için, tamam mı? Open Subtitles إركب السيارة ، وأقفل الأبواب ولا تخرج لأي أحد ، حسناً ؟
    - bin şu uçağa ve motorları çalıştır! Open Subtitles أدخل الى الطائرة اللعينة، وأدِر هذه المحرّكات
    Arabaya bin. Kapıyı kapa. Camdan bir balon içindesin. TED اصعد إلى السيارة, أغلق الباب, أنت الآن في فقاعة زجاجية
    -Bu sana tam olarak bin papele patlar. -Bunu ödeyebilirim. Open Subtitles وهو أن تأتي بألف دولار كتأمين – بأمكاني هذا –

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد