ويكيبيديا

    "bir yolunu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • على طريقة
        
    • طريقة ما
        
    • عن طريقة
        
    • حلاً
        
    • على وسيلة
        
    • طريقةً
        
    • حلا
        
    • طريقة لكي
        
    • وسيلةً
        
    • في طريقة
        
    • لطريقة
        
    • طريقة كي
        
    • وسيلة ما
        
    • طريقة لجعل
        
    • طريقة للخروج من
        
    Eğer annem zengin veya politikacı olsaydı onu kurtarmanın bir yolunu bulurlardı. Open Subtitles لو كانت أمي ثرية أو من السياسيين كانوا سيعثرون على طريقة لإنقاذها.
    Doktorluğu bıraktın ve insanlara yardım etmenin yeni bir yolunu buldun. Open Subtitles أعني أنكِ تركتِ وظيفتك كطبيبة للعثور على طريقة جديدة لمساعدة الناس؟
    Ben de burada oturmuş oğluma, annesinin öldüğünü söylemenin bir yolunu düşünüyordum. Open Subtitles أتعلمين، كنت جالساً هنا أفكر في طريقة ما لأخبر إبني بموت أمه
    Büyük ihtimalle Büyü Okulunda sizi öldürmenin bir yolunu düşünüyordur. Open Subtitles ربما هي في مدرسة السحر تحاول البحث عن طريقة لقتلكم
    Sizden istediğim tek şey Tasha'ya yardım edebilmenin bir yolunu bulmanız. Open Subtitles كل ما أريدكم أن تفعلوه هو أن تجدوا حلاً لمساعدة تاشا
    Sanırım sana bulaşmadan bu işi halletmenin bir yolunu bulmalıyız. Open Subtitles حسنا؟ أظن أنه سنعثر على وسيلة لتدبر الأمر من دونك
    Baban, insan ırkını yok olmaktan kurtarmanın başka bir yolunu bulmak zorundaydı. Open Subtitles كان على والدك العثور على طريقة أخرى لإنقاذ الجنس البشريّ مِن الانقراض
    Ayesha, bir yolunu bul ki... uçağı satmak zorunda kalmasınlar. Open Subtitles عائشة، يرجى العمل على طريقة أنه لا يجب عليه بيعها.
    Basitçe, uzayı sürdürülebilir olarak kullanmanın bir yolunu bulamadık. TED باختصار، مازلنا لم نعثر على طريقة لاستخدام الفضاء بشكل مستدام.
    Bir gün şu dağı aşmanın bir yolunu bulmalıyız. Open Subtitles يوماً ما علينا العثور على طريقة لاجتياز الجبال
    Bay Kern sana ve Charlene'e baktı ve bir şeyler yapmalıydı yeni kızı egale etmek için ve o da ona dönüşmenin bir yolunu buldu. Open Subtitles سيد كيرن ألقى نظرة عليك و على شارلين و حسب الأمر على انه أذا لم يقدر على التفوق على الفتاة الجديدة سوف يجد طريقة ما
    Yazar hakkında bir şeyler hatırlamak zorundasınız, onu bulmanın bir yolunu. Şimdi düşünün. Open Subtitles يجب أنْ تتذكّرا شيئاً آخر عن المؤلّف طريقة ما للعثور عليه، والآن فكّرا
    Ayrıca, mekiğin gücünü geminin sistemine entegre etmenin bir yolunu bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles ايضاً,كنت ابحث عن طريقة نستطيع بها دمج طاقة المكوك مع نظام السفينة
    Belediyeye girmenin bir yolunu bul. Yolumuza çıkan tüm kanunları temizle. Open Subtitles ابحث عن طريقة للوصول لدار البلدية، لتزيح أي قانون سيعيق طريقنا.
    Bir an sinirlendim. Ben tamir ederim. bir yolunu bulacağım. Open Subtitles لقد غضبت ، انا سوف اصلح ذلك سوف اجد حلاً
    Sanırım babanla müdürle konuşup, bunu halletmenin bir yolunu bulmalıyız. Open Subtitles أعتقد بأنني وأبوك سنتحدث لناظر المدرسة ونجد حلاً لهذا الأمر
    Onunla savaşamazsınız, bundan dolayı onu kabul etmeli ve onunla çalışmanın bir yolunu bulmalısınız. TED لا يمكنك محاربتها، لذا تقبلها وأحصل على وسيلة للعمل معها.
    Ama buraya geliş nedenim onu kitaba geri göndermenin bir yolunu bulmak. Open Subtitles لكن الغاية من قدومنا لهنا أن نجد طريقةً لإعادتهم بها إلى الكتاب
    Kim'e bu olanları açıklamanın bir yolunu bulmam lazım. Open Subtitles حسنا علي بإيجاد حلا ما لإخبار كيم مالذي حصل
    Seni buradan kurtarmanın bir yolunu bulacağım. Open Subtitles يَبْدو قوياً، لكنه ليس قوياً. سَأَبْدأُ في البحث عن طريقة لكي أخرجكِ من هنا.
    Öyle görünüyor ki Öklid bize "Öğeler"de tüm hikâyeyi anlatmamış, sadece evrene bakmanın olası bir yolunu açıklamış. TED كامل القصّةِ في كتاب العناصر، بالكاد وصف وسيلةً واحدةً ممكنة للنظر إلى الكون.
    - Onunla konuşmanın bir yolunu bulmalıyım. - Ee ne diyeceksin? Open Subtitles ـ يجب أن أفكر في طريقة للتحدث معها ـ وتقول ماذا؟
    Enerjiyi tüketmenin bir yolunu bulduğumuzu bilmek istersin diye düşündüm. Open Subtitles اعتقد انك تريد ان تعرف لقد توصلنا لطريقة لاستنزاف الطاقة.
    para vermeden almanın bir yolunu biliyorum. burda bekle. Open Subtitles يجب أن نجد طريقة كي لا ندفع ثمنها ، إنتظر هنا
    - Efendim ? Yaptığım işi test etmenin bir yolunu bulmalıydım. Open Subtitles كان علي أن أجد وسيلة ما كي أختبر عمالي المهرة
    Bu hariç başka bir şey kullanmadan... deliğe uydurmanın bir... yolunu bulmamız lazım. Open Subtitles لابد أن نصل إلى طريقة لجعل هذه تدخل في ثقب تلك
    İplerden kurtulduğuma göre, bu gemiden kurtulmanın bir yolunu bulmalıyız. Open Subtitles أنا حر أخيرا لابد أن نجد طريقة للخروج من السفينة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد