ويكيبيديا

    "buradan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هنا
        
    • هُنا
        
    • هذا المكان
        
    • بعيدا
        
    • من هناك
        
    • هذا الطريق
        
    • بهذه الطريقة
        
    • هُنَا
        
    • بعيدًا
        
    • لهناك
        
    • هذا الطريقِ
        
    • بالخروج
        
    • هٌنا
        
    • للرحيل
        
    • ونخرج
        
    Bugün burada, okyanusun ortasında teknede duruyorum ve çalışmamın gerçekten önemli etkisini konuşmak için buradan daha iyi bir yer olamaz. TED أقف هنا اليوم على هذا القارب في عرض المحيط، وما من مكان أفضل من هذا للحديث عن تأثير عملي بالغ الأهمية.
    Güney Asya’yı da buradan bölüyorum. Hindistan ortadaki büyük baloncuğu temsil ediyor. TED ويمكن أن أقسّم جنوب آسيا هنا. الهند هي الفقاعة الكبرى في المنتصف
    Bu resmi sadece birkaç dakika önce buradan 10 blok uzakta çektim. TED إلتقطت هذه الصّورة منذ بضع دقائق على مسافة 10 مباني من هنا
    Umarım bize iyilik yapıp gidip de buradan çıkmak için o düğmeye basmıştır. Open Subtitles أتمني أن يسدي إلينا خدمة ويرحل من هنا ويضغط على الزر ويغادر المكان
    Bu en azından bize bir şeyi kanıtlıyor. buradan gerçekten çıkılabilirmiş. Open Subtitles على الأقل هذا يثبت شيئآ انك بالفعل يمكنك الخروج من هنا
    Hapishane kamyonunu merak edince birileri buraya gelir sonra beni buradan çıkarırlar. Open Subtitles عنما يعرفوا باختفاء عربة السجن, فسيقوم احدهم بالحضور وسوف يخرجوننى من هنا
    Ben de. Bu kadar kalabalık olmasaydık, biz de peşinize takılıp buradan giderdik. Open Subtitles أنا أيضاً، إذا لم نكنّ إنتقلنا كسيرك نـوّد جميعـاً المغادرة سريعاً من هنا
    buradan leşim çıkmadan önce şu domuzu gebertme fırsatını yakalamak isterdim. Open Subtitles أريد فرصة واحدة مع هذا الخنزير قبل أن ينقلوني من هنا
    buradan ne kadar çabuk gidersen o kadar sevineceğim, beni hasta ediyorsun Open Subtitles كلما رحلتي من هنا في وقت أقرب ، كان أفضل أنت تقززيني
    Baba, çık buradan dışarı! Şu yemini et ve dışarı çık! Open Subtitles أبى, أُخرج من هنا إقسم على المرسوم الملكى واخرج من هنا
    buradan pek hurda çıkmaz. Hepsi akıntıyla Killins burnuna sürüklenir. Open Subtitles لن تجد الكثير هنا كل هذا يحدث فوق رأس كيلينز
    buradan gitsek iyi olacak, çocuklar. Hava birazdan ısınır, haydi gidelim. Open Subtitles الأفضل أن نبتعد جميعاً من هنا بحق الجحيم ربما تشتعل الأمور
    Yakında sana da buradan bir yer alacağım Bay McLeod. Güzel mezarlıktır. Open Subtitles ساشترى قبرا هنا فى القريب العاجل , مستر ماكلويد انها مقبره ظريفه
    Özür dilerim. İngiltere'nin bir ada olduğunu unuttum. buradan nasıl gideceğim? Open Subtitles اسف ، نسيت ان انجلترا جزيرة كيف أخرج من هنا ؟
    Ben, etrafı bir kolaçan edeyim. Siz de, kimsenin buradan uzaklaşmamasını sağlayın. Open Subtitles دعني ألقي نظرة بالجوار إحرص على عدم ذهاب أي أحد من هنا
    buradan çıkmak için tek bir yol var. Başka bir yol yok! Open Subtitles فلا يوجد سوى طريق واحد للخروج من هنا فليس ثمة طريق أخر
    - Neden? - Artık buradan gidebilirim. Tabi bir yolunu bulursam. Open Subtitles الأن يمكننى أن أخرج من هنا إذا أستطعت العثور على طريق
    Aslında kötü hiçbir şey olmadı. buradan çıkmamız lazım şimdi. Open Subtitles لاشيء سيئ حدث فعلا والان يجب أن نخرج من هنا
    buradan çok keyif alıyorum. Müşkül durumumu daha da destansı yapıyor. Open Subtitles أنا مستمتعة تماماً هنا فهذا يَجْعلُ معضلتَي تَبْدو واضحة بدرجة أكبر
    Burada öyle palyaço ekibi gibi oturuyoruz. buradan gidemez miyiz artık? Open Subtitles نحن نجلس هُنا مثل مجموعة من المهرجين , ألا يمكننا الذهاب؟
    Hayatınızın sonuna kadar bu kodeste yaşayacaksınız çünkü buradan kurtulmanın tek yolu ölümdür. Open Subtitles هذا المكان لن يوقع ورقة حتى وفاتكم لأن الموت هو طريقة الخروج الوحيدة
    Sen bizde Venna'yı sonra da Charlotte'ı, sonra da biz buradan gideceğiz. Open Subtitles أنت ستعيد لنا فينا ثم تشارلوت و سنبتعد بعيدا من كل هذا
    Okula telefon edip çıkış saatini öğrenirim ve seni buradan alırım. Open Subtitles سأتصل بالمدرسة، لأعلم ما هو وقت خروجكم، حتى أصطحبكم من هناك.
    - Akdeniz bu taraftandı. - Ben kumarbazım. buradan gidelim. Open Subtitles البحر الابيض المتوسط هذا الطريق أنا مقامر دعنا نجرب هذا
    Lisa kaçarken buradan dışarı çıkıyor! Open Subtitles بهذه الطريقة تخرج ليسا من هنا عندما تهرب
    Henüz karanlıkken kaçalım buradan. Open Subtitles دعنا نخرُج مِن هُنَا بينما نحن ما زِلنا نَحْصلُ على بعض الراحه المُظلمِه
    Ya çalışmasına izin verirsin ya da onu buradan götürürüm. Open Subtitles إما أن تسمح لها بالعمل وإلا سأخذها بعيدًا عن هُنا
    Artık buradan gitmeliyiz. Sen de kararını burada ya da orada verebilirsin! Open Subtitles أما يمكننا الذهاب لهناك و أصلاح رأسك و انا اقوم بأصلاحه الأن , انه ليس بالمشكلة الكبيرة
    Kathy'yle ben buradan gideceğiz. Siz şu tarafa bakın. Open Subtitles . كاثي وأنا سنسلك هذا الطريقِ . وأنتما ستسلكان هذه الطريق
    Geleceği düşünmem gerek, buradan çıkıp hayatımı geri kazanmayı, evimi marketimi. Open Subtitles أحتاج التفكير بالمستقبل بالخروج من هنا العودة إلى حياتي ومنزلي والسوق
    Rotamız buradan geçiyor. Ama ben farklı bir yol biliyorum. Open Subtitles أن الطريق من هٌنا .و لكِن أنا أعرف طريقة أفضل
    Vaziyet boka sarmadan önce, buradan gitme şansımızı kullansak iyi olacak galiba. Open Subtitles أعتقد من الأفضل لنا إنتهاز الفرصة للرحيل قبل أن تصبح الأمور غريبة
    O zaman bavullarımızı toplayıp, sıska popolarımızı buradan kaçırmayı karara bağlıyorum. Open Subtitles حسنا، في تلك الحالة آمر بأن نحزم حقائبنا ونخرج من هنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد