Ben, iş hayatında evdekinden daha çok aiama kaydettiğimize ikna olmuş durumdayım. | TED | لقد اصبحت مقتنعة اننا احرزنا تقدما اكثر في العمل اكثر من المنزل. |
Zaman içinde, birkaç sistemin aileden daha çok 'waterfall' olmasının bir sebebi vardır. | TED | هناك سبب جعل بعض الأنظمة تعمل كالشلال اكثر من الأسرة على مر الزمن. |
Ve bence gerçekten gerimizde olduğundan daha çok yenilik önümüzde var. | TED | أنا أظن أن هناك الكثير من الإبتكار أمامنا أكثر مما خلفنا. |
Bazı kültürlerde ebeveynler erkek çocuk sahibi olmayı daha çok seçiyor. | TED | إنهم ، في بعض الثقافات، يختارون إنجاب ذكور أكثر من النساء. |
Çiftlik diyeceğiniz bir yer değil. daha çok çiftlik küçüğü. | Open Subtitles | لا يمكن أن تطلق عليها مزرعة ولكنها أكبر من العزبة. |
Bu ceketi parçalara ayırmak çoğu zaman daha çok para ve zaman gerektiriyor. | TED | ولذلك كثيراً ما يتطلب الأمر المزيد من الوقت والأموال لتفكيك سترة مثل هذه. |
Böylece, parçacıklar yakınlaşır ve daha çok çarpışma meydana gelir. | TED | وسوف تحدث الاصطدامات اكثر وكثرة تلك الاصطدامات تعني رفع احتمالية |
Onu eskiden sevdiğimden daha çok sevemem sanıyordum. Fakat Tanrım! | Open Subtitles | ظننت اننى لن احبه اكثر مما احببته و لكن ياللروعة |
Bu zamana kadar daha çok para kazanmak için çalıştık. | Open Subtitles | نحن جئنا من مكا بعيد للعمل هنا لكسب مال اكثر |
- daha çok bir polis devleti. - Bu, iyi haber olabilir. | Open Subtitles | انه يشبه اكثر بمركز للشرطة من الممكن ان يكون من حسن حظنا |
Ben de sevilecek bir taçtan daha çok şey olduğunu bildiğini umuyorum. | Open Subtitles | اتمنى ان تعرفي ان هناك الكثير لتحبيه فى شخصى اكثر من تاجى |
her geçen gün daha çok sayıda hastaya takılıyorlar. Hala klinik deney aşamasındalar ama, bunları rutin olarak kullandığınızı hayal edin, | TED | و يستفيد منها عدد أكثر فأكثر من المرضى. هي لا زالت قيد التجارب السريرية ، لكن تخيلوا حين نتمكن من توصيلها، |
Kesinlikle gerçek özgürlükler hakkında Magna Carta'dan daha çok şey söylemektedir. | TED | هي بالتأكيد تقول أكثر بكثير حول الحريات الحقيقية من ماغنا كارتا. |
Bekli insanların daha çok paraları olduğunda daha çok tasarruf yapmalarını sağlamalıyız. | TED | ربما ينبغي علينا أن نجعل الناس يدخرون أكثر عندما يكسبون مالا أكثر. |
Bunun sonuda, kıtamızda daha çok kötü adam parmaklıklar ardına konulacak. | TED | بنهاية الأمر، الكثير من الأشرار في قارتنا سوف يوضعون خلف القضبان. |
Aynı zamanda, burada modern ürünleri üretmek için birçok imkanımızın olduğunu düşünüyordum, etnik olmayan, daha çok modern ürünler... | TED | في نفس الوقت، كنت أفكّر، حسناً هناك الكثير من الإمكانيات هنا لإنتاج سلع معاصرة بعيداً عن الإثنية، وأكثر معاصرة |
Bu noktada, onu sağ görmeyi sizden bile daha çok istiyorum. | Open Subtitles | أعتقد، في هذه النقطة أريد لرؤيته حيّ لدرجة أكبر منك يعمل. |
uygun koşullar altında daha çok tahribat yaratmanın kısa yoludur. | TED | في ظروف ملائمة، إنه طريق قصير نحو المزيد من الدمار. |
- Bu daha çok bazı tür kalp olayıdır, kalp çarpması. | Open Subtitles | يبدو وكأنّه أقرب لأزمةٍ قلبيّة من المحتمل أن يكون رجفانٍ بطيني |
Yeteri kadar bilgi yok, daha çok bilgiye ihtiyacımız var... | Open Subtitles | لا يوجد ما يكفي من البيانات نحتاج مزيداً من البيانات |
Seni dönüştürdükten sonra hanginizin oğlunuzu daha çok istediğini seyretmek çok ilginç olacak. | Open Subtitles | وسيكونُ من المثيرِ مشاهدة من سيكونُ أكثرَ رغبةً منكما بعد أن أقومُ بتحويلك |
Halkımızın daha çok sağlık hizmetine ve eğitime ihtiyacı var. | Open Subtitles | شعبنا يحتاج للمزيد من العناية الصحية نحتاج للمزيد من التعليم |
Birçok endüstride daha çok düşünmek ve ayarlama yapmak gerekiyor | TED | قد يحتاج ذلك في بعض الصناعات لمزيد من النظر والضبط. |
Size söyledim, beni daha çok dinlerseniz daha uzun yaşarsınız. | Open Subtitles | كنت دائماً أقول لك إستمع إليّ أكثر تعيش مدة أطول |
Gözlerim başka bir yerde daha çok işe yarar, Efendi Baka. | Open Subtitles | يمكننى إستخدام عيناى بشكل أفضل فى مكان آخر يا سيد باكا |
Etrafınıza daha çok baktıkça Licklider'ın vizyonuna daha çok rastlıyorsunuz. | TED | فكلما نظرت حولك كلما رأيت رؤية ليكليدر في كل مكان. |
daha çok duvar, daha çok bariyer ve güvenlik görüyoruz. | TED | نرى العديد من الحوائط العازلة والحواجز، والمزيد من أفراد الأمن. |
Bu bıçaklar yılanlara normal silahlardan daha çok zarar veriyor. | Open Subtitles | هذه الأمور وضعت لتؤذي بشكل اكبر كولبيراس من الأسلحة العادية |