ES: Bildiğiniz gibi bu tartışmanın parçası olan herkes benim ve benim şahsım üzerinden, beni tanımlamak üzerinden tartışma yürütüyor. | TED | إد: أنت تعرف كل شخص تعرض لهذا النقاش يعاني ليتفهمني وليتفهم شخصيتي وكيف بإمكانه أن يصفني. |
ES: PRSIM'le ilgili küçük bir tartışma olduğundan onu anlamanın en iyi yolu PRISM'in ne olmadığını konuşmaktan geçer. | TED | إد: أفضل طريقة لفهم PRISM لأنه كان هنالك بعض الجدل علي أولاً أن أتحدث عن الأشياء التي لاتمثلها PRISM |
ES: Program için düzgün isim kullandığı için NSA'nın hakkını vermek isterim. | TED | إد: إذن علي أن أمنح بعض التقدير لالـNSA لإستخدامها أسماً ملائمًا هاهنا. |
ES: İşte buradayım, yakın dostlarımdan yaklaşık 1000 tanesiyle TED'de ve düşündük de bir canlı yayın sırasında aranıza katılalım dedik. | TED | إي إس: أنا هنا في TED مع حوالي 1000 شخص من أصدقائي المقربين، وفكرنا أن نأتي وننضم لكم في بث حي قصير. |
Bu durumda, yemeği es geçip, tatlıyı yemek istiyorum. | Open Subtitles | في تلك الحالة سأفوت العشاء وأذهب حالا للحلوى |
Bunu es geçme. Çok iyi duyuyorsun. | Open Subtitles | لا تتجاهل ذلك، لديك قدرة عظيمة على السمع. |
Hotch Dışişleri'ni es geçip doğrudan İtalyan Konsolosluğu'na gider ve kariyerinden olur. | Open Subtitles | اذن يتجاوز هوتش وزارة الخارجية يصل ذلك الى القنصلية الايطالية و يخسر حياته المهنية |
ES: Her şeyden önce haklarını bir kenara bırakıyorsun. | TED | إد: حسنًا أول شيء هو أنك تتنازل عن حقوقك. |
ES: Kesinlikle daha fazlası gelecek. | TED | إد: بالتأكيد هنالك العديد من التصريحات لتلحق |
ES: Affedersin, seni duyamadım, tekrarlar mısın? | TED | إد: عذراً لم أقدر على سماعك, اعد مرة أخرى؟ |
ES: Evet. Sonuç olarak istihbarat dünyası terörizmi başka şeylerin üstünü örtmek için kullanır. | TED | إد: نعم الخلاصة هي أن الحرب على الإرهاب دائمًا كانت مانسميه في عالم الإستخبارات بغطاء العملية. |
ES: Bazı ülkelerin benim ölmemi istemeleri bir sır değil. | TED | إد: ليس لغزًا أن هنالك بعض الحكومات تريدني ميتًا |
ES: Evet, duyabiliyorum. CA: Geri geldi. | TED | إد: نعم بإمكاني أن أسمعك كريس: اه لقد رجع. |
ES: Nereye kadar gidebileceğimiz açısından düşündüğümüzde bence Internetin sınırı belirleyen bizim onu nelerden oluşmasını istediğimizle ilgilidir. | TED | إد: عندما نفكر كم بإمكاننا أن ننجز أعتقد أنه سؤال مقيد برغبتنا لخدمة القضية. |
ES: Doğru. Bu noktada bir argüman ortaya çıkıyor: Büyük Biraderin gücü olağanüstü arttı. | TED | إد: صحيح هنالك حجة لابد أن تقام هي أن سلطات الأخ الأكبر قد إزدادت بشكل هائل. |
TBL: Çok yakında gelecek. ES: Tanıştığıma memnun oldum ve ben de umarım sizin burada göründüğünüz gibi harika görünüyorumdur. | TED | إد: سعيد بلقائك و أتمنى أن تبدو صورتي جيدة كما الصورة التي أراكم بها. |
ES: Peki Cohh, acaba buradaki TED seyircisiyle Twitch'deki topluluğun hakkında öğrendiklerini paylaşabilir misin? | TED | إي إس: لذا كو هل يمكنك مشاركة جمهور TED-- ما تعلمته عن مجتمع Twitch؟ |
Karaciğer kanseri hücreleri aktarılan denek karın içerisine 6 kez ES–22 enjekte edilerek tedavi edildi. | Open Subtitles | مصاب بخلايا من سرطان الكبد البشري "اجتاز ست جولات من العلاج بـ"إي إس 22 داخل تجويف البطن |
ES: Yani Cohh, bir an önce geri dönmem gereken TED konuşmama dönmeden önce -- (Kahkaha) Benimle paylaşmak istediğin başka bir şey var mı veya hep bir seyircinin önünde, sormak istediğin bir soru var mı? | TED | إي إس: لذا كووه وقبل أن أعود لحديثي والذي يجب أن أعود له عند نقطة معينة-- (ضحك) هل لديك شيء آخر تود مشاركته معي، أو أي سؤال تريد أن تسأله ، لقد أردت دوما الصعود هنا أمام الحضور؟ |
Bugünkü fuarı es geçip onunla biraz vakit geçireceğim. | Open Subtitles | سأفوت المؤتمر اليوم وأقضي بعض الوقت معها. |
Evet, elbette kanıtlaması zor olduğu için harika bir tanıyı es geçin. | Open Subtitles | أجل، من الأفضل أن تتجاهل نظريةً تشخيصيةً رائعة لأنّها صعبة الإثبات |
Eğer beynin bu bölgesine akım gönderirsem vicdan duygusunu es geçecek bir yanıt oluşturabiliyorum. | Open Subtitles | خلال هذا الجزء من المخ ، فيمكنني أن أثير ردة فعل و الذي يمكن أن يتجاوز تماماً أيّ فكر واعي |
#es rüzgar, estikçe es# | Open Subtitles | هبّي أيتها الرياح، هبّي |
"Liberare es" yeniden dirilmenin duasıdır. | Open Subtitles | "ليبيرا إيوس" إنها صلاة من أجل أحياء الموتى. |
Beni es geçti. Arkandan iş çevirmek için seni es geçti. | Open Subtitles | ذهب من خلف ظهرك ليصل إلى فوق رأسك |
Sanırım istemediğim romantik tavsiyeni es geçeceğim, sağ ol. | Open Subtitles | أعتقد أنّني سأتخطى أمر المشورة الرومانسية الغير مرغوب بِها. شكراً. |