Tuğladan duvarları bu gezegenin üzerine yıktığımız bütün sorunlar olarak düşünün. | TED | تصور جدران الطوب هي جميع المشاكل التي سببناها على هذا الكوكب. |
1840'ta tam bir hayal kırıklığı olmalıydı, bu uzak, devasa gezegenin yer çekimsel etkileri görülüyor ancak henüz ne olduğu bilinmiyordu. | TED | إنه من المحبط حقًا العودة إلى 1840 لنرى تأثيرات جاذبية هذا الكوكب البعيد العملاق بينما حتى الآن لا نعرف له طريقًا. |
Bu gecelik beni korkutmayın, size ilkelerimin bildirisini sundum, içten hizmet ettiğim bu gezegenin kadınlarına ve erkeklerine, tüm kardeşlerime bir söz. | Open Subtitles | لا أريد تخويفكم الليلة أعلن مبادئ أفكارى وعد للرجال و النساء على هذا الكوكب من أجل أخوتى و أخواتى الذين أخدمهم بتواضع |
gezegenin yok olmasından önce ne kadar vaktimiz kaldığını söyleyemem. | Open Subtitles | لاندرى كم من الوقت لدينا قبل انفجار هذا الكوكب كلياً |
O anda bir miktar yıldız ışığı gezegenin atmosferinden geçti. | Open Subtitles | في تلك اللحظة، بعض الضوء النجمي اخترق الغلاف الجوي للكوكب |
Bu gezegenin bütün nüfusu bunu başka bir ırk için mi yetiştiriyor? | Open Subtitles | كامل سكان هذا الكوكب, يزرعون هذا الشيء من أجل جِنسٌ آخر ؟ |
Dünya'dan 78 milyon kilometre uzaklıkta ve en güçlü teleskopların bile göremediği bu gezegenin yüzeyi tam bir gizemdi. | Open Subtitles | على بُعد 78 مليون كيلومتر من الأرض أى أبعد من مجال أقوى المناظير سطح هذا الكوكب كان لغز كليّ |
gezegenin üzerindeki herkes bir çeşit gerçeğe inanmak üzere büyütülür, | Open Subtitles | كل شخص على الكوكب رُبيَ ليُؤمِن بنسخةٍ ما من الحقيقة |
..hızlı büyümenin gezegenin varlığını sürdürmesinde olumsuz etkili olduğunun farkıdasın. | Open Subtitles | بإعتبار حجم التزايد السريع لسكان كوكبكم و صلاحية الكوكب للحياة |
Hiç kimseye sormadan tüm gezegenin temsilcileriymiş gibi... ..işleri yürüttünüz. | Open Subtitles | أَخذتم على أنفسكم تمثيل مصالح الكوكب بدون إستشارة أي أحد. |
Üzerinde yaşadığın gezegenin parasını fareler vermişti ve onlar tarafından yönetiliyordu. | Open Subtitles | أن الكوكب الذى عشت عليه فوض و دفع لتشغيله بواسطه الفئران |
gezegenin yüzeyini sürekli olarak şekillendiriyor devâsâ sıradağlar oluşturuyor ve kıtaları hareket ettiriyor. | Open Subtitles | وهي تُعيد تشكيل سطح الكوكب باستمرار، تبني سلاسل جبلية عظيمة وتحرك القارات بأسرها. |
Mars'ta, bir gezegenin yerçekiminin zayıf olmasının nelere yol açtığını görebilirsiniz. | Open Subtitles | على المريخ، بوسعك رؤية ما يحدث إن كانت جاذبية الكوكب ضعيفة. |
Şimdi gezegenin karmaşık yaşamı destekleme kabiliyetine zarar verecek kadar mı güçlendik? | Open Subtitles | أنحن أقوياء الآن ونبدأ في إتلاف قدرة الكوكب على دعم الحياة المعقدة؟ |
Bu gezegenin gerçek yöneticilerinin aslında böcekler olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل ندرك بأن الحكام الحقيقيين لهذا الكوكب هي الحشرات ؟ |
Sondaj aygıtı sabote edildi efendim ama gezegenin çekirdeğine ulaştık. | Open Subtitles | الحفار تم تخريبه يا سيدي ولكننا وصلنا إلى قلب الكوكب |
Çok yakınlaşırsa gezegenin çekim gücü bir uyduyu parçalarına ayırır. | Open Subtitles | لو اقترب كثيرًا فستعمل جاذبية الكوكب على تمزيق القمر إربًا |
Dünya gibi bu gezegenin yörüngesi de sıvı formda suyun bulunabileceği bir mesafede. | Open Subtitles | مثل كوكب الأرض مدار هذا الكوكب على مسافة مناسبة ليكون الماء فيه سائل |
Benim favorim olan diğer bir fikir ise, gezegenler arası bir uzay savaşına ve bir gezegenin ölümcül yıkımına şahit olduğumuzdu. | TED | فكرة أخرى هي إحدى قناعاتي الشخصية المفضلّة هي أننا للتو شاهدنا معركة فضائية بين الكواكب والتدمير الكارثي للكوكب. |
Onu, gücünü kısarak, gezegenin derin uçurumlarından birine saklayacağım, böylece tespit edilemeyecek. | Open Subtitles | سوف اخفيها فى احد الكواكب القريبة مع عدم تشغيل المحرك لعدم الكشف |
Bugün sadece balinaların hayatta kalması değil, yaşadığımız gezegenin her noktasındaki tüm doğal yaşamın geleceği, biz insanların elinde. | Open Subtitles | هو لَيسَ فقط مستقبل الحوتِ الذي يَكْمنُ في أيدينا اليوم هو بقاءُ العالمِ الطبيعيِ في كُلّ أجزاءِ الكوكبِ الحيِّ. |
izle Uh-oh, Bu üçüncü sınıf manevra beni gezegenin kalın atmosferinde kaydırıyor. | Open Subtitles | لاحظ هذه مناورة من الدرجة الأولى، تجعلنى أُحلق بسهوله خلال غلاف كوكبك الجوى السميك |
Dokuz gezegenin aynı hizaya girişinin ilk aşaması tam bir güneş tutulmasıyla sonuçlanacak. | Open Subtitles | هذه أول مرحلة في انتظام التسع كواكب السيارة كلها و الذي في أوجه سيكون كسوف كامل |
Bir gezegenin yüzeyinde sıvı halde su olması için 3 şey önemlidir: | TED | هنالك ثلاثة عوامل ضرورية كي يوجد الماء السائل على سطح كوكب ما. |
Ama eğer asfalta büyümemiz olarak bakarsak, o zaman tüm yaptığımızın gezegenin özündeki temel işletim sistemini tahrip etmek olduğunu fark ederiz. | TED | لكن إذا نظرنا إلى الأسفلت كنمونا ، فإننا ندرك أن كل ما نفعله هو تدمير نظام التشغيل الأساسي لكوكب الأرض. |
Bu deniz manzarası gezegenin en çok sayıdaki memelilerinden birine ev sahipliği yapıyor. | Open Subtitles | هذا المشهد البحري الجديد موطنٌ لأحد أكبر تعداد من الثديّات على وجه البسيطة |
Dış uzayın karanlık ve çalkantılı koridorlarında, uzak bir gezegenin patlaması,... ..hatta galaktik bir facianın, maymunların kendi zamanlarından bizim zamanımıza.. | Open Subtitles | ليس من الصعب أن نصدق أن في الظلام والممرات المضطربة من الفضاء الخارجي أن هنالك تأثير بعدي للكواكب والمجرات |
Örneğin, bir gezegenin, yıldızının yörüngesinde döndükçe ısındığını ve soğuduğunu görüyoruz. | Open Subtitles | على سبيل المثال ، نحن شاهدنا كوكباً أرتفعت حرارتة وانخفضت خلال دورانه حول نجمه |
bu gezegenin tek evimiz olduğunu; | TED | ان هذا هو كوكبنا الوحيد .. وطننا الوحيد .. |
Bundan 400 milyon yıl kadar önce dünya denilen bu gezegenin topraklarında yaşamdan eser yoktu. | Open Subtitles | ,حوالي 400 مليون سنة مضت اليابسة على كوكب الأرض كان من دون حياة تماما |
Şunu bir dinle. gezegenin bu tarafında Tokyo modanın başkentidir, tamam mı? | Open Subtitles | انتبه، طوكيو هي العاصمه الاكبر من هذه الناحيه من الكوكب |