ويكيبيديا

    "isteyen" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يرغب
        
    • أراد
        
    • طلب
        
    • يحاول
        
    • أيريد
        
    • يُريد
        
    • يطلب
        
    • يودّ
        
    • تريدون
        
    • ترغب
        
    • اراد
        
    • يريد ان
        
    • تطلب
        
    • يودون
        
    • يحتاج
        
    Albay Pepper ile konuşmak isteyen bir İtalyan kadını var. Open Subtitles هناك امرأة الايطالي الذي يرغب في الكلام مع الفلفل العقيد.
    Yanlarında geçmek isteyen binlerce kadın çocuk ve tüccar vardı. Open Subtitles من ضمنهم ألاف من النساء والأطفال وأي تاجر يرغب بالأنضمام
    İletişim kurmak isteyen iki kişi için tek yolun onları manipüle etmek isteyen üçüncü bir tarafın finanse edilmesi olan bir toplumda yaşayamayız. TED لا يمكننا الحصول على مجتمع يكون فيه إذا ما أراد شخصان التواصل، يكون فقط من خلال وعبر تمويل شخص ثالث يريد التلاعب بهم.
    Birkaç sene önce, dijital ortama geçiş yapmak isteyen bir bankayla çalışıyordum. TED قبل عدة سنوات، كنت أعمل في بنك، أراد الشروع في التحول الرقمي.
    Benim gitmemi isteyen toplumun aynısı şimdi geri dönmemi ve onlara eşcinsellik hakkında konuşmamı istiyor, çünkü bu bir ikilem. Open Subtitles المجتمع ذاته الذى طلب منى أن أغادر يطلب منى الأن أن أعود و التحدث معهم عن المثلية الجنسية لأنها مُعضلة
    Benden kurtulmak isteyen o kalabalığın bir parçası olduğunuzu düşünüyorum. Open Subtitles أظن انك جزء من هذا الحشد الذى يحاول التخلص منى
    Mağarada pislik içinde oturup mağara zıpzıpçısı yemek isteyen var mı? Open Subtitles أيريد أحدكم أن يبقى في القذاره و يأكل جراد الكهوف ؟
    Bu arada, kocanıza zarar vermek isteyen birileri aklınıza geliyor mu? Open Subtitles في خلال ذلك هل تفكرين في أي أحد يُريد أذية زوجكِ؟
    Son bir örnek ürün daha paylaşmak isteyen var mı? Open Subtitles هل لدي أي أحد نموذج أولي يرغب في مشاركته معنا؟
    İçimde bebeğin senin olmasını çok isteyen bir yan vardı. Open Subtitles ثمة جزء مني يرغب حقاً أن يكون هذا الطفل ابنك
    Sana baktığım zaman, korkmuş ve bütün bunlardan kurtulmak isteyen birisini görüyorum. Open Subtitles ،عندما أنظر إليك أرى شخص خائف شخص يرغب بإنتهاء هذا الأمر برمته
    Peki, bunu nasıl hâlledeceğimizi biliyorum. Parayı isteyen el kaldırsın. Open Subtitles حسناً أعلم كيف نخمد هذا من أراد المال ليرفع يده
    Başka kaçmak isteyen varsa, hemen kaçsın. Çünkü az önce ordu olduk. Open Subtitles إذا أراد أحد منكم الهرب فليفعل ذلك الآن لأننا أصبحنا جيشاً للتو
    Evet, yine de son anlarında zamanı dursun isteyen de bu adamdı. Open Subtitles ومع ذلك كان الرجل الذي أراد في لحظاته الأخيرة أن يتوقّف الزمن.
    -Bunu söylemeni ilk olarak isteyen bendim. -Beyaz partide mi? Open Subtitles كنت اول من طلب منك ان تقولها في الحفلة البيضاء
    Ne yaptığını bilmediğimi mi sanıyorsun? Buraya gelip itiraf etmemi isteyen onuncu polissiniz. Open Subtitles أنت مثل الشرطي العاشر الذي يجيء هنا يحاول إلى تعلّق بي حتى أعترف.
    Borazan kuşunun omurgasının nasıl çıkarıldığını görmek isteyen var mı? Open Subtitles أيريد أحدكم أن يأتي ليرى الغزال يتلصص على الطير الصغير؟
    Prens Prospero'nun şatosuna girmek isteyen kimdir? Open Subtitles من يُريد الدخول إلى قلعة الآمير بروسبرو ؟
    Belli belirsiz bir hezeyan, sanki yardım isteyen küçük bir insan. Open Subtitles صراخ صغير جداً و كأن شخصاً صغيراً ما كان يطلب النجدة
    Tamam, tamam. Ama öncelikle seninle konuşmak isteyen biri var. Open Subtitles حسناً، حسناً، حسناً، ولكن أوّلاً، هنالك من يودّ محادثتكَ بشدّة
    Spor salonuna gelin, bir dilim alın. İsteyen herkes. İsteyen herkes. Open Subtitles يمكنكم الحصول على شريحه فى صاله الالعاب ، كل ما تريدون
    Dışarda, bizim bu yaptığımız şeyi durdurmak isteyen bazı insanlar var. Open Subtitles هناك بعض الناس هناك التي ترغب في وقف ما نقوم به.
    Bu sabah marangozluk bölümüne girmek isteyen oğlana ne oldu? Open Subtitles ذلك الصبي الذي اراد الانضمام إلى قسمي, كيف ظهر ؟
    Benimle Antarktika ve Arktika'ya gelmek isteyen varsa götürürüm, haydi gidelim. TED واي احد يريد ان ياتي معي الى القطب .. ساسعد باصطحابه
    Birleşmiş Milletler, Dünya vatandaşlarından paniğe kapılmamalarını isteyen bir bildiri yayınladı. Open Subtitles أصدرت الأمم المتحدة مرسوما تطلب فيه من مواطني العالم ألا يذعروا
    Yani hayatımızda hiç böyle insanlar olmadı, biliyorsun. Bize yardım etmek isteyen. Open Subtitles لم يكن لدينا ابدا اشخاص مثلهم كما تعلم الذين يودون تقديم المساعدة
    Burada senin prenses ellerinle... işlem görmek isteyen işler var Linda. Open Subtitles إليكِ هذا العمل الإضافي الذي يحتاج لمستكِ الملكيه أيها الملكة ليندا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد