Almanya'nın, Türkiye'nin, İngiltere'nin Ortadoğu'da ilerlemesine karşı, dayanmasına ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | إحتاجت ألمانيا صمود تركيا ضدّ التقدّم البريطاني فى الشرق الأوسط |
Görev iptal önerimize karşı çıkıldı ve vatandaşlarımızın hayatları tehlikeye sokuldu. | Open Subtitles | تم تعارض مع توصية الألغاء بسبب تحريض الإنتقامِ ضدّ المواطنون الأمريكان |
Bu mücadele; ahlâksızlığa, günaha, cazibeye, şehvet ve aç gözlülüğe karşı bir mücadeledir. | TED | هو صراع مع النفس، نضال ضد السوء والخطيئة والاغراء و الشهوة و الجشع. |
Bunun da tasarımcılar olarak bizi alıcılarımıza karşı sorumlu tuttuğuna inanıyoruz. | TED | ونحن بصفتنا مصممين، نؤمن بأن هذا ما يجعلنا محاسبين أمام زبائننا |
Bu dört farklı adımdan oluşan işleme karşı yazmak, dokunmak, yazmak ve bunları bir harekette yapmak, ya da bir buçuk nasıl sayarsanız. | TED | تلك اربعة خطوات مقابل ان نطبع ثم نلمس ثم نطبع وفعل هذا كله في خطوة واحدة او خطوة ونصف اعتمادا علي طريقة حسابك |
Bu çok ilginçtir çünkü iki usta karşı karşıya gelir. | Open Subtitles | إنها ممتعة جداً حيث يوجد لديك لاعبان يوجه أحدهما الآخر |
Birine karşı oynamak yerine onunla beraber nasıl oynayacağınızı öğreniyorsunuz. | TED | أنت تتعلم كيف تلعب مع شخص آخر، بدلًا من ضده. |
Hoşuna gitsin, gitmesin, Wraith'e karşı savaştaki en iyi müttefikimiz oydu. | Open Subtitles | , شئنا أم أبينا إنه حليفُنا الأفضل في الكفاح ضدّ الأشباح |
Gelecekteki herhangi bir tehdide karşı silahlı ve hazır olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نبقى يقظين ومسلّحون ضدّ أيّ تهديد في المستقبل. |
Bilirsin, teröre karşı verilen savaşta istenmeyen zayiatlar çok sık olur. | Open Subtitles | تعلم أنّ بالحرب ضدّ الأرهاب، دئماً ما يكون هنالك أضرار أحتمالية. |
Hedefler önemlidir, eylem odaklıdır, ilham vericidir ve belirsiz düşüncelere karşı aşı gibidir. | TED | والأهداف تكون ذات مغزى، عملية المنحى، ملهمة، نوع من اللقاح ضد التفكير الغامض. |
GDO'ya karşı çıkan insanlar, anladığım kadarıyla, iki ana noktadan hareket ediyorlar. | TED | الذين يجادلون ضد الكائنات المعدلة وراثياً كما فهمت، إعتراضاتهم تأتي من شيئين |
Güce karşı gerçeği savunmak fedakârlık gerektirmemeli ama öyle değil. | TED | قول الحق أمام القوة يجب ألا يكون تضحية، لكنه كذلك. |
Tam teçhizatlı Alman birliklerine karşı çok az şansları vardı. | Open Subtitles | كان هناك القليل جداً ليفعلوه أمام القوات الألمانيه فائقة الأعداد |
Fakat mesele yalnızca sevdiğimiz hikâyelere karşı göz ardı ettiğimiz hikâyeler değil. | TED | لكنها ليست حول القصص التي نحب فقط مقابل القصص الني نختارُ تجاهلها. |
Yani Gana, Nijerya, Togo ve bunlar gibi diğer ülkelere küresel fikrine karşı milliyetçiliği nasıl sunabilir ve meşrulaştırabiliriz? | TED | لذا كيف نقدم ونبرر فكرة العالمية مقابل الوطنية للناس في بلدان مثل غانا ونيجيريا والتوغو وبلدان أخرى مثل ذلك؟ |
Diş Perisi çok çirkin... ve karşı cinse karşı iktidarsız. | Open Subtitles | إن جني السنة قبيح وعنيف في التعامل مع الجنس الآخر |
Hakemler heyeti kendisine karşı sunulan delilleri dinleyecek ve karar okunacak. | Open Subtitles | محكمة من القَضاة سيستمعون إلى أدلة ضده وسيتم تلاوة قرار .. |
Ve ayrıca, zenginlere karşı hissedilen gücenme ve içerleme, oldukça yaygın durumda. | TED | وأيضا ، المرارة والاستياء حتى نحو الأغنياء والأقوياء على نطاق واسع جدا. |
Evet, eğer bana karşı kanıtları varsa, o adamı öldürdüğümü biliyorlar. | Open Subtitles | أجل, إذا كان لديهم أدلة ضدي, هم يعرفون بأني قتلت الرجل. |
Bu mükemmel düzen içinde 500'den fazla eski rejim üyesi halka karşı işlenen suçlarla itham edildi yargılanarak idam edildiler. | Open Subtitles | في حالة النظام المثالي هذه، اتُهم أكثر من خمسمائة عضو من النظام السابق ،بارتكاب جرائم ضد الشعب فتمت محاكمتهم وإعدامهم |
Ya eğer yanlış düşmana karşı savaşıyorsak, insülin direncinden ziyade obezite ile savaşıyorsak? | TED | ماذا لو أننا نحارب المشكلة الخطأ، محاربة السمنة عوضاً عن محاربة مقاومة الإنسولين؟ |
Bir dakika! Hareketlerin neşesi yükseliyor. Dans aşkı, karşı koymak imkânsız. | Open Subtitles | لحظة ، استمتاعي بهذا يزداد حُبي للرقص ، يصعب عليّ المقاومة |
Buna karşı konulmaz dürtü diyebiliriz. Savunmanı bu şekilde yapabiliriz. | Open Subtitles | يطلق عليه دافع لا يقاوم , وهذا هو دفاع قانوني |
İngiltere'de tek bir saldırıya bile karşı koyacak paramız yok. | Open Subtitles | لا يوجد قلعة في إنجلترا يمكن أن تقاوم طلقة واحدة |
Eminim kapılarını hem Kral'a, hem de Kilise'ye karşı kapatmazsın, değil mi? | Open Subtitles | والأن، أنا مُتأكد أنك لن تغلق بابك فى وجه الملك و الكنيسة؟ |
Beni kurtaran kişi nasıl olur da bana karşı nazik olabilir? | Open Subtitles | كيف يمكن لشخص انقذ حياتي ان يكون مجرد بالنسبة لى ؟ |