İlk kez Los Angeles'a gelmem hakkında konuşmayı çok isterdim. | Open Subtitles | احب ان اتكلم عن القدوم إلى لوس أنجلس للمرة الاولى |
1 numaralı otoyol üzerinden San Francisco'dan Los Angeles'e kadar gittik. | TED | لقد قدنا من سان فرانسيسكو .. الى لوس أنجلس .. على الطريق السريع الاول |
Bu hafta bir kez Los Angeles'e gittim, ve sorular daha da artacak. | Open Subtitles | لقد ذهبت مرة الى لوس انجلوس هذا الاسبوع وهذا يعني مزيدا من الأسئلة |
Öylesine bir tutku ve anlayışla ondan bahsediyordu ki, bu duyguyu Los Angeles Filarmoni’deki çalışma arkadaşlarımla da paylaşıyorum. | TED | وقد تحدث عنها بشغف .. ووعي وفهم كما أتحدث أنا مع زملائي في جمعية محبي الموسيقى في لوس أنجليس |
İnan bana, burayı Los Angelas'taki en güzel otel yapacağım. | Open Subtitles | ثق بي , سأحوّل هذا المكان لأفضل فندق بلوس انجلوس |
Los Angeles'te mesela yetki belediye başkanında mı valide mi? Başkan'da mı yoksa özel yurt savunması biriminde mi? | TED | لو كانت في لوس أنجيليس، هل المسئول هو العمدة، أم الحاكم أم رئيس الولايات المتحدة، أم رئيس الدفاع المدني؟ |
Bu, Lucas Museum of Narrative Arts, Los Angeles'ta inşa ediliyor. | TED | إنه متحف لوكاس لفنون السرد يتم بناؤه في مدينة لوس أنجلوس. |
Los Angeles'ta 3 yıl, New York'ta 4 yıl, Pekin'de 3 yıl. | Open Subtitles | ثلاثة سنوات في لوس انجليس 4 في نيويورك و 3 في بيكين |
RW: -- bayağı bir ünlü olmuştu bu yüzden Los Angeles'ta. | TED | ريتشارد: .. كان لديه نوع من الشهرة.. شهرته بدأت في لوس أنجلس لفترة |
dedi. Tabii adreslerinin Kuzey Los Angeles'ta bir alışveriş merkezi olduğu ve hiçbir çalışanlarının olmadığı | TED | لا تهتم بواقع أن العنوان قاد إلى قطاع مركز تسوق في مكان ما في شمال لوس أنجلس |
Los Angeles'tan başlayıp Washington'a doğru | TED | المسير. بدأت من لوس أنجلس بدأت في المشي إلى واشنطون، |
Bundan sonra Whistler'ın Annesi ait olduğu yer olan Los Angeles'ta yaşayacak. | Open Subtitles | من الآن وصاعداً أم ويستلر تبقى هنا في لوس انجلوس حيث تنتمي |
Bir sorun çıkarsa, içeri Los Angeles polisi gibi girersin. | Open Subtitles | اذا حدث أى خطأ فلتتدخل وكأنك من شرطه لوس انجلوس |
Wayne Federman film çekimini izlemek için bizi Los Angeles'a davet etti. | Open Subtitles | ووين فيدرمان مدعو نا خارج إلى لوس أنجليس. لمشاهدة فلمه أن يصوّر. |
Los Angeles'ta yapacak bir işim var. İş bitti mi, gerisi fark etmez. | Open Subtitles | لديَ شئ لأفعله في لوس أنجليس حالما يتم هذا الشئ , لا يهم |
Evet, Los Angeles'da kornanın acil durumlar için olduğunu anlıyorlar. | Open Subtitles | نعم، بلوس انجلوس الناس يعلمون أن الزامور هو فقط للطوارئ |
- CIA'in en değerli varlıkları Los Angeles'taki bir yeraltı mahzeninde tutuluyor. | Open Subtitles | معدات الاستخبارات الأغلى ثمنا محفوظة في مدفن أرضي في مؤسسة بلوس أنجلوس |
Orasını geçen ay Los Angeles'ta ondan $4,000'a satın aldım. | Open Subtitles | اشتريت منه المكان ب4000 دولار في لوس أنجلوس الشهر الماضي |
KWLA Los Angeles Haber Merkezinden canlı yayınlanan KWLA sabah 6 haberlerine hoş geldiniz! | Open Subtitles | مباشرة من قناة كيه دبليو إل إيه نبث لكم من لوس انجلوس معكم اخبار السادسة من كيه دبليو إل إيه في السادسة صباحاً |
Los Angeles Emniyetindeki kodamanlar üçüne çok önemli kişi muamelesi yapıyor. | Open Subtitles | منهم 3 حسب شرطة لوس انجلس يعتبرون ذوي شخصيات مهمة جداً |
Diyelim benden hoşlandığın için ve Los Angeles'a giden arabada hemen yanında oturuyorum. | Open Subtitles | ،قل أن الأمر بخصوصي أنا بعدها سأركب السيارة إلى جانبك عائدين للوس أنجلوس |
New York'taki bay Po ve Los Angeles'tan bay Pee aramızda değil. | Open Subtitles | لم يعد معنا السيد وو من نيويورك والسيد بينج من لوس أنجيلوس |
Los Angeles'e gittiğin zaman bana bir mektup yaz. ~ | Open Subtitles | ~ ما ان تصل الى ناسُينغ .. ارسل لي رسالة ~ |
Elimde Los Angeles şehrine dağılması muhtemel solunum hastalığı var. | Open Subtitles | لدي احتمال تفشي مرض تنفس كارثي في مدينه لوس انجلس |
Biliyor musun, Los Angeles'a gittik ve sonra da Las Vegas'a. | Open Subtitles | نحن ذهبنا الى لوس انجلوس ومن ثم ذهبنا الى لاس فيجاس |
Salt Lake City ve Los Angeles 'a gidecek uçak için son çağrı. | Open Subtitles | آخر ندائ إلى الرحلة رقم 1559 المتوجهة إلى مدينة سولت لايك ولوس أنجلس |