ويكيبيديا

    "maruz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التعرض
        
    • تعرض
        
    • تعرضت
        
    • تتعرض
        
    • التعرّض
        
    • يتعرض
        
    • تعرّض
        
    • يتعرضون
        
    • تعرضنا
        
    • تعرّضت
        
    • عرّض
        
    • عرضة
        
    • تعرّضه
        
    • تعرضه
        
    • تعرضها
        
    Yüksek ses maruz kalmak ve bazı ilaçlar işitme kıllarını öldürebilir, bu da sinyallerin kulaktan beyne gitmesini önler. TED التعرض لضوضاء عالية وبعض الأدوية يمكن أن يقتل الخلايا الشعرية مما يمنع الإشارات من الانتقال من الأذن إلى الدماغ.
    Bu radyasyona aşırı maruz kalınması hücre hasarına, radyasyon yanıklarına, radyasyon rahatsızlığına, kanser ve hatta ölüme neden olabilir. TED التعرض لكميات هائلة من هذا الإشعاع يمكن أن يؤدي إلى تلف الخلايا، حروق الإشعاع، مرض الإشعاع، السرطان، وحتى الموت.
    18 aydan fazla sürede, binlerce çocuğunda dahil olduğu 100.000 çevre sakini yüksek seviyede kurşun kirletilmiş içme suyuna maruz kaldı. TED لمدة 18 شهرًا، تعرض 100,000 ساكن محلي، بما في ذلك الآلاف من الأطفال الصغار، لمياه شرب ملوثة بمستويات عالية من الرصاص.
    Eğer çevrede birşeyler oluyorsa seninde ona maruz kalmış olman muhtemel. Open Subtitles هناك شيء ما يجري هنا وأنت ربما تعرضت له مثل الكل
    Jeo-Tıp'a göre yaşadığınız yer, maruz kaldığınız çevresel etkenler sağlığınızı önemli ölçüde etkileyebilir. Bu bilgiyi alabiliriz. TED إنه الطب الجغرافي : مكان عيشك و المحيط الذي تتعرض له يمكن أن يؤثر بشكل كبير على صحتك. يمكننا التقاط هذه المعلومات.
    Uzun süreli maruz kalmak çeşitli solunum sorunlarına yol açabiliyor. Open Subtitles التعرّض لها لفترات طويلة يُمكن أن تؤدّي لمشاكل تنفسيّة حادة.
    Üyeler tarikata girdiklerinde, çeşitli beyin yıkama biçimlerine maruz kalırlar. TED يتعرض الأعضاء إلى أساليب مختلفة من التلقين متى أصبحوا أعضاء.
    Hey, bak. Eğer gerçekten maruz kaldıysa, durumu ciddi olabilir. Open Subtitles أنظر , إذا كان حقاً تعرّض للأشعاع قد يكون خطيراً
    Cinselleştirilmiş görüntülerin yerine veya bunlara ek olarak şiddet içerikli medya akışına sürekli maruz kalmak sorunlarımıza yol açıyor olabilir. TED ويمكن أن يكون التعرض إلى دفق مستمر من وسائل الإعلام العنيفة بدلًا من أو بالإضافة إلى الصور الإباحية المسبب لمشاكلنا.
    Mulder, yanılmışım bence zehre maruz kalmak, paranoyaya neden oluyor. Open Subtitles مولدر، لقد كنت مخظئة التعرض لهذه المبيدات يزيد من الرهبــة
    Ve grafikten görüyoruz ki İngilizce'ye maruz kalmak Çince'yi geliştirmiyor. TED والرسم البياني التالي يوضح بأن التعرض إلى اللغة الإنجليزية لم يحسن مهاراتهم في لغة الماندرين.
    Ben de ordaydım ve bir şeylere maruz kaldığımı düşünüyorum. Open Subtitles كنت هناك ، وأعتقد بأنه قد يكون تعرض لشيئ ما
    İnfaz yıllar önce yapıldı cesedi sadece birkaç gündür çeşitli maddelere maruz kaldı. Open Subtitles في الغالب تم قتله منذ عده سنوات جسده فقط هو ما تعرض للقصف
    Hiç yüksek dozda radyasyona ya da zehire maruz kaldın mı? Open Subtitles هل تعرضت لأي جرعة زائدة من مواد مشعة او مواد سامة؟
    Görev sırasında farkında olduğunuz bir atığa maruz kaldınız mı? Open Subtitles هل تعرضت لأية مصيبات عدوى في مهمتك تعرف بأمرها ؟
    Ağır kamyon trafiği bölgeleri, benzin ve ağır metallere maruz kalmak, kanser ve lupus (deri veremi) riski yaratır. TED الممرات التي تمر منها الشاحنات الثقيلة، تتعرض لمادة البنزين ورذاذ المعادن ، وخطر الإصابة بالسرطان وداء الذئبة الجلدي .
    Bu ışınlara bir kez maruz kalırsan... dünyadaki tüm güçlerin sonsuza dek yok olacak. Open Subtitles الشمس الحمراء لكوكب كريبتون و عندما تتعرض لهذه الأشعة قواك العظيمة على الأرض
    Akut maruz kalma vücudun kendi kendine hasar onarma yeteneğini etkiler. TED التعرّض الحاد يُقضي على قدرة الجسم الطبيعيّة للترميم.
    Evet, biz de kimsenin maruz kalmadığından emin olmak istiyoruz. Open Subtitles نعم, نحن فقط نيد التأكد أنه لم يتعرض أحد لها
    Aslında kaslarınızı her zaman biraz dirence maruz bırakmazsanız, kaslar incelecektir, buna da kas atropisi denir. TED في الواقع، إن لم تعرّض عضلاتك بشكل مستمر لبعض المقاومة، فإنها ستنكمش، تُعرف تلك العملية بالضمور العضلي.
    Ve her yıl binlerce çocuk bu muameleye maruz kalıyor. TED وهنالك مئات الآلاف من الطلاب يتعرضون لهذا كل عام
    Eşim ile ben bombanın patlamasına maruz kaldık ama hâlâ hayattayız. Open Subtitles أنا وزوجتي تعرضنا للإشعاع بشكل مباشر ومع ذلك ما زلنا أحياء
    Son üç haftada yüzyıllık nadir bir bitkiye maruz bırakıldın. Open Subtitles إنّك خلال الثلاثة أسابيع الماضية تعرّضت لعشبة نادرة تعود لقرون.
    Ajan Mulder'ın maruz kaldığı retrovirüsü durduran şey, bilimdi. Open Subtitles هو كان علما الذي عزل الفيروس العكسي الوكيل مولدر عرّض إلى.
    Suçlu olmak, sizi bizzat devlet tarafından kötü muameleye maruz bırakır. TED أن تتهم بالإجرام يجعلك عرضة لسوء المعاملة من قبل الدولة نفسها.
    Zehirli kimyasallara maruz kalmakla ilgili uyarıyordu. TED كان تحذيرا حول تعرّضه للمواد الكيميائية السامة.
    Neme maruz kaldığında ölü hayvan dokularında ortaya çıkan bir artık. Open Subtitles أنها بقايا شمعية تتكون على النسيج الحيواني الميت عند تعرضه للرطوبة
    Ben sadece mahkemenin bu sansasyonel duruma maruz kalmasına üzülüyorum. Open Subtitles واعتذر للمحكمة عن تعرضها الى هذه المناقشة الحامية الغير لازمة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد