"seyirciler" - ترجمة من تركي إلى عربي

• الجمهور
• المشاهدين
• الحضور
• الجماهير
• جمهور
• المشاهدون
• والجمهور
• الجمهورِ
• الحشد
• للجمهور
• جماهير
• الجُمهور
• متفرجون
• المتفرجين

Kıran kırana bir yarış Seyirciler büyük miktarlarda bahis oynadı.
ويتعين عليهم أن يفوزوا، فلدينا رهانات كثيرة من الجمهور اليوم

Kıran kırana bir yarış... Seyirciler büyük miktarlarda bahis oynadı.
ويتعين عليهم أن يفوزوا، فلدينا رهانات كثيرة من الجمهور اليوم

Son bir şey: Bu konu hakkında yıllarca çok üzerime gelindi ancak bunun buradaki Seyirciler için bilhassa önemli olduğunu düşünüyorum.
شيء واحد نهائي -- لقد كنت مضطربا للغاية حول هذا لسنوات ، لكنني أعتقد أنه من المهم بشكل خاص لهذا الجمهور.

İlkbahar konserinde Seyirciler sıradaki notayı duymak için heyecandan ölecekler.
الآن في حفلة الربيع , المشاهدين , سيتحمسون للنغمة التالية

Ve bu gece Seyirciler arasında, beş Einstein olmadığına adım gibi eminim.
وأنا لا أشك بوجود خمسة أشخاص مثل أينشتاين في هذا الحضور الليلة.

İkincisi, Seyirciler hikâye anlatımının düşünsel bir iş olduğunu fark ederlerse, dünya daha iyi bir yer hâline gelebilir.
ثانيًا، سيكون العالم مكانًا أفضل إذا أدركت الجماهير بأن رواية القصص هي عمل فكري ثقافي.

Sonu mantığa meydan okur, soruna yeni bir bakış açısı getirir ve Seyirciler şaşkınlıklarını gülerek ifade eder.
الخاتمة تتحدى المنطق، تعطي تبصراً جديدا للمشكلة، ف يعبر الجمهور عن دهشتهم بالضحك

Tamam, 1, 2, 3. Seyirciler: Can you read this?
حسنا، واحد، اثنين، ثلاثة. الجمهور: هل يمكنك قراءة هذا؟

Durduğum yerden her biriniz bu kadar büyüklükte görünürsünüz ve Seyirciler de bir nevi görüş alanımın tamamını kapsıyor.
إذاً من مكاني هذا، كل شخص منكم يبدو بهذا الحجم، و يأخذ الجمهور نوع ما كل مجال رؤيتي.

Seyirciler: Amin. Chris Emdin: Amin diyin ey müminler!
كريس: إذن فهل لي بـسماع 'آمين'؟ الجمهور: آمين.

Umarım Seyirciler arasında çok fazla psikolog yoktur.
ولذلك آمل ان لا يكون أخصائيون نفسيون في الجمهور.

Duraklatmadan Seyirciler, dinlemek istedikleri dili seçebilir.
بدون أي فواصل، وبإمكان الجمهور اختيار اللغة التي يودون الاستماع لها.

Seyirciler arasındaki her ebeveyn yeni doğan bir bebeğin ismine karar vermenin zevk ve heyecanını bilir.
جميع الآباء في هذا الجمهور يعرفون الفرحة والبهجة التي تترافق مع اختيار اسم مولودهم الجديد.

Bir tomar kablo ve zaptedilecek Seyirciler çok acımasız hissettiriyor.
يبدو من الصعب ابتلاعها على الجمهور وحزمة من الأسلاك.

Gerçeği keşfettiklerinde ise dehşete kapılmışlardı, çünkü yarışmalar hileliydi ve Seyirciler önemsenmemişti.
وكان الجمهور حزينا جدا عندما اكتشفوا أنه تم إبعادهم من المشاركة بعد إيقاف البرنامج.

Oradan duyabiliyor musunuz? Seyirciler: Evet. Kismet: Öyle mi düşünüyorsun? Öyle mi düşünüyorsun?
هل يمكنكم السماع؟ الجمهور: نعم. كيمست: هل تعتقد ذلك حقاً؟ هل تعتقد ذلك حقاً؟

Yazdığımız her bir değerlendirmede, her zaman bir özet üzerinde duruyoruz, ve bu özet bilimle ilgisi olmayan Seyirciler için yazılıyor.
في كل واحدة من هذه التقييمات التي نكتبها٬ نكتب معها ملخصا. وهذا الملخص مكتوب من أجل الجمهور غير العلمي٬

Sıkıcı olduğum ve arabam mükemmel çalıştığı için üzgünüm sayın Seyirciler.
اعتذر لشعوركم ايها المشاهدين لمشاهدة سيارته المملة ولكن لديّ سيارة تعمل

Ve komiktir ki, bütün bu macera, bir TED katılımcısı ile başladı -- bugün Seyirciler arasında bir yerlerde olduğunu umduğum Chee Pearlman.
وبدأت رحلتي, مضحك بما فيه الكفاية, مع أحد الحضور في تيد شي بيرلمان, الذي أتمنى أن تكون في مكان ما مع الحضور اليوم

Seyirciler Pro-Güreş'e ilgisiz kaldı.
الجماهير تات باهتمامها عن مصارعة المحترفين

Whyte House adına, çok kötü Seyirciler olduğunuzu söylemeliyim beyler.
نيابةً عَنْ منزل وايتي، اريد ان اعلمكم انكم كُنْتَم جمهور رديء.

Seyirciler filmleri birinin oturup yazdığını bilmiyor.
المشاهدون لا يعلمون أن هناك شخص يجلس لكتابة نص الفلم

Üçüncü şey sizsiniz, toplumun kendisi, Seyirciler.
الأمر الثالث حقًا هو أنتم، هو المجتمع نفسه والجمهور.

Bütün Seyirciler 3. Dünya Savaşı'na hazır olsa iyi olur.
كُلّ شخص في الجمهورِ يَستعدُّ مراهنَ للحرب العالمية الثالثةِ.

Ve şimdi Seyirciler yılın NFC koçu seçilen Tom Landry'yi alkışlıyor.
والآن الحشد يرحب بتوم لاندري مدرب الإن إف سي هذه السنة

Bir dakika sonra, evdeki Seyirciler için bunu gösterecek.
فى هذه اللحظة سوف يشرح لنا هذا للجمهور الذى يشاهدنا فى المنازل

Bakın stadyumdaki Seyirciler nasıl da çıldırdı.
إستمعوا لهذا جماهير الكوليسيوم بدأت تتوحش.

Bütün Seyirciler giyecek.
وسَيلبسهُ الجُمهور بأجمعَه.

Neredeyse herkes bir anda izleyici haline geldi bir şeyleri seyretmeye, kaydetmeye başladılar aynı ne olduğu umurlarında olmayan Seyirciler gibi.
جميع الناس اصبحو متفرجون الجميع اصبحو يشاهدون تلك الاشياء كالمجانين الذين لايأبهون ماذا ايحدث حولهم

Seyirciler, ip cambazlarını ve palyaçoları akın akın izlemeye gidiyorlardı. Şanslılarsa, insan güllesini izliyorlardı.
تدفق المتفرجين ليشاهدوا السائرين على الأسلاك، المهرجين المُشرّدين وإن كانوا محظوظين: الصواريخ البشرية.