ويكيبيديا

    "tehlikede" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خطر
        
    • المحك
        
    • الخطر
        
    • المحكّ
        
    • للخطر
        
    • ورطة
        
    • بخطر
        
    • مهددة
        
    • خطرٍ
        
    • الخطرِ
        
    • تهديد
        
    • التهديد
        
    • المخاطر
        
    • خطرِ
        
    • خطراً
        
    Ve bunun sebebi, hem kamu sektöründe hem özel sektörde, karar alma yetkisine sahip kişilerin çoğunun, gerçekten tehlikede olmadıklarını hissetmesidir. TED وذلك بسبب أن أغلب الأشخاص الذين لديهم سلطات اتخاذ القرار في كلٍ من القطاعين العام والخاص لا يشعرون بأنهم في خطر
    Bir evde katillerle birlikte ve tehlikede olduğunu bilmesi gerekir. Open Subtitles . إنه فى المنزل مع القتلة ويعلم أنه فى خطر
    - Hayır. Sanırım Grady'nin gerçekten tehlikede olduğunu düşünseydin, doğruyu söylerdin. Open Subtitles كنت اظن انك كنت ستعترف ان وجدت ان جريدى فى خطر
    Bildiğin gibi, burada işimden daha fazla tehlikede olan şeyler de var. Open Subtitles هناك أكثر من ذلك على المحك هنا أكثر من مجرد وظيفتى, أتفهمين؟
    Şimdi, dünyanın yeni Kami'si olan Dende arkadaşlarının tehlikede olduğunu öğrendi ve Goku ve diğerlerini onları kurtarması için çağırdı. Open Subtitles ومالم يوجد هناك بعض الوسائل المقاتلة التي إن وجدت ستشكل تهديد كامل جنس الناميك في خطر الإنقراض من عبر المجرة
    Eve'in hayatı tehlikede! Hayır, bekle. tehlikede olan Eve değil. Open Subtitles جوليا ، ليست إيف هى التى فى خطر اجلسي للحظة
    Bu sana garip gelecek ama senin tehlikede olabileceğini düşünüyorum. Open Subtitles قد يكون هذا غريباً بالنسبة لك، لكنني أظنك في خطر
    Çünkü milyonlarca insanın hayatı tehlikede, belki de büyük bir felaketi önleyebilirsin. Open Subtitles لان ملايين الارواح في خطر انت ربما يمكنك ان تمنع كارثة حقيقية
    Dedi ki bu gece, beyaz tavşan yüzdüğünde ruh eşim tehlikede olacakmış. Open Subtitles لقد قالت: الليلة عندما يسبح الأرنب الأبيض, فستكون توأم روحك في خطر
    Yavru daha önce bir tilki görmedi ama büyük tehlikede olduğunun farkında. Open Subtitles لم يرى الصغير ثعلبا من قبل ولكنه يعرف أنه في خطر حقيقي
    Dün geç saatte bir yardım mesajı aldım ve sizin tehlikede olduğunu düşündüm Open Subtitles البارحة تلقيت رسالة إستغاثة علي حبة من الأرز لذا أعتقدت بأنكم في خطر
    Hank tehlikede ve hayatı tam anlamıyla bizim onu bulmamıza bağlı. Open Subtitles هانك فى خطر حقيقى وربما حياتة تكون معتمدة على عثورنا علية
    Eğer ailem tehlikede olsaydı onları korumak için herşeyi yapardım. Open Subtitles لو كانت عائلتي في خطر لفعلتُ كلّ ما يلزم لحمايتها
    Bende de koruduğum kişi tehlikede olunca kulağıma fısıldayan bir nöbetçi var. Open Subtitles صوتي هو حارس يهمس في إذني، حين يكون من أحميه في خطر
    Bo'nun hayatı tehlikede. Soyumdan geriye kalan bir tek o var. Open Subtitles حياة بو في خطر إنها كل من تبقى لي في سلالتي
    tehlikede olan çok şey var, ancak çok fazla zaman yok. Open Subtitles يوجد الكثير من الأمور على المحك ولا يوجد الكثير من الوقت
    Bütün kariyerim ve Richard'la olan evliliğim büyük ihtimalle tehlikede. Open Subtitles مستقبلي المهني كله وزواجي من ريتشارد على الأرجح على المحك
    Senin hayatın ve tabii ki gemideki herkesin hayatları, ilk önceliğimiz, ama şunu anlamalısın, tehlikede olan çok şey var. Open Subtitles حياتك وبالتاكيد حياة جميع من علي السفنية, هو الاولوية الاولي. لكن عليك ان تفهمين ان هناك العديد علي المحك هنا.
    Merak etme, tehlikede değiller, bilâkis.. Open Subtitles إطمئني وإرتاحي فهم بعيدون عن الخطر تماماً، بل على العكس
    Kimin dava ettiği veya neyin tehlikede olduğu umurumda değil. Open Subtitles أنا لا أبالي بمن يقاضين ولا ما هو على المحكّ
    Şu anda benimle ve ağabeyimle bağlantısı olan herkes tehlikede. Open Subtitles أي أحد له صلة بي أو بأخي معرض للخطر الآن
    tehlikede olan sadece bal arıları değil, fakat bu yerel polen yayıcıları veya topluluğun diğer kısımlarının tehlike altında olmasını anlayamıyoruz. TED اذن ليست فقط نحل العسل في ورطة ، لكننا لا نفهم هذه الملقحات الأصلية أو كل من الأجزاء أخرى من مجتمعنا.
    Nasıl ve niye olduğunu bilmiyorum ama sanırım hayatı tehlikede. Open Subtitles لا أعرف كيف أو لماذا و لكني أعتقد أنه بخطر
    Hayatından başka şeyler de tehlikede. Open Subtitles وهناك أشياء أكثر من حياتها مهددة بالضياع
    O olmasaydı Frank ölümcül bir tehlikede olacaktı. Open Subtitles بدون جونز فرانك من الممكن أن يكون فى خطرٍ شديد
    Yapmayın, bu şaka değil. Gerçekten tehlikede olabilirsiniz. Open Subtitles أنت رجال يُمكنُ أَنْ يَكُونوا في الخطرِ الحقيقيِ.
    Buffy'nin de hayatının tehlikede olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles لدى سببا يجعلنى أعتقد أن بافى فى خطر من هذا التهديد
    Neyin tehlikede olduğunu biliyorsun. Hiçbir kişinin hayatı daha önemli değil. Open Subtitles تعرف ما المخاطر حياة شخص مفرد ليست أكثر أهمية
    tehlikede olduğunu düşünseydi, Efendimizden yardım isterdi. Open Subtitles لو كانت في خطرِ سَيَسْألُ اللوردَ للمساعدةِ
    Canavar haklandı, bu yüzden kont tehlikede değil. Open Subtitles الوحش كان مهزوماً , لذا الكونت ليس خطراً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد