ويكيبيديا

    "yatağın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الفراش
        
    • سريرك
        
    • سرير
        
    • فراشك
        
    • السريرِ
        
    • فراش
        
    • سريره
        
    • سريري
        
    • سريركِ
        
    • السرير
        
    • سريرها
        
    • للسرير
        
    • فراشها
        
    • فراشه
        
    • بالسرير
        
    yatağın arka tarafı daha iyi görünüyor sol tarafta bir kapı var. Open Subtitles هناك الآن مساحة مرئية أكبر حول الفراش و هناك باباً على اليسار
    yatağın kenarına doğru yatıp elbiseni kaldırmanı ve külotunu indirmeni istiyorum. Open Subtitles اريدك ان تاتي لهذا الجانب من الفراش وانحني علي الطرف هنا
    Buna bir benzetme şöyle olurdu; yemek masasında oturup acıkmayı beklemezsiniz, o zaman yatağın içinde yatıp uykunuzun gelmesini de beklemeyin. TED لذا المقارنة ستكون، أنت لن تجلس أبدًا على مائدة الطعام منتظرًا أن تجوع، فلماذا إذًا ستسلقي على سريرك منتظرًا أن تنعس؟
    Ve bana ne düşündürüyor biliyor musunuz, biraz rahat ve pofuduk gibi; bir yatağın üstüne serilmiş yorgan gibi. TED وتعرفون ما الذي تجعلني أفكر به هو أنها نوعاً ما دافئة ومنتفخة كما لو أنها لحاف منتشر على سرير
    Saman yatak yerine Özel kuştüyü yatağın. Open Subtitles فراشك الخاص المعمول من الريش بدلاً من حصيرة قش
    Senin izmaritlerinden birini yatağın yanındaki küllükte bıraktı. Open Subtitles وفّرتْ أعقابَ سجائركِ في منفضةِ سجائر بجانبِ السريرِ.
    O sırada ben yatağın altında saklanıyordum. Her şeyi duydum. Open Subtitles كنتُ أختبئ تحت الفراش عندما حدث ذلك، سمعتُ الأمر كلّه
    İstediğin kadar bağır, seni duyacak kimse yok. Annem, yatağın altına bıçak koyarsan, acıyı keser derdi. Open Subtitles كانت أمي تقول إن و ضعتِ سكيناً تحت الفراش فسوف يقطع الألم
    İyi, bırak oraya. yatağın içine bak. Open Subtitles لو رأيت أكثر ، اتركهم هنا ابحث فوق الفراش
    Etrafta gezinen domuzlar, yatağın üstünde uçuşan tavuklar. Open Subtitles خنازير حول البيت, الدجاج يطير على الفراش.
    Yemin ederim, yatağın altında belki 200papeli vardı.Tracy hakkında bir şey söyleyeceğim. Open Subtitles كل أسبوع تعبيرها تحت الفراش. أقسم أنني أعتقد أن طفل زيارتها ربما 200 دولارات تحت الفراش.
    Ruby bana yatağın altındaki böcekten korkmamam gerektiğini öğretti. TED علمتني روبي أنه ليس من المفترض أن تكون خائفاً من حشرات البقّ الموجودة تحت سريرك
    ...bu dünyada gerçekten mutlu olduğun tek yer yatağın değildir. Open Subtitles إن سريرك هو المكان الوحيد في العالم الذي تشعر فيه بالسعادة
    yatağın bu ama burada uyumayız. Bu yurtta kesintisiz heyecan vardır. Open Subtitles هذا سريرك ولكننا لا ننام هنا المفاجآت لا تتوقف في هذا المسكن
    Yelek bana kocaman bir yatağın üzerine serilmiş bir örtüyü hatırlatıyordu. TED تجعلني الصدرية أفكر بغطاء سرير على سرير كبير جداً
    yatağın altına saklanmak için çok yaşlıyım. Bir şey bilmiyorum. Open Subtitles أنا أكبر من أن أختبئ تحت سرير أنا لا أعرف شيئا
    yatağın yanındaki İncil'de cep telefonu var. Open Subtitles هناك هاتف خلوي في الأنجيل الموجود بجانب فراشك
    Ama yatağın altındaki cesede dokunmamışlar. Open Subtitles حَكَّ السطحُ لكن تَركتْ الجثّةُ تحت السريرِ.
    -Ben mutfaktaydım. Uyuşturucu yatak odasındaki yatağın içine gizlenmişti. Open Subtitles المخدرات كانت مخبأة في فراش في غرفة النوم
    3 Mart'ta... Kadın, yatağın başında, çıplak olarak diz çöktü. Open Subtitles في صباح الثالث من آذار جاءت امرأة عارية إلى سريره
    Uyurken yatağın altından açılıp beni yutabilir miydi? TED هل يمكن أن ينفتح أسفل سريري وأن يبتلعني بينما أنا نائم
    Bıçak falan yok yatağın kenarında sadece o ve silah vardı Open Subtitles ولم يكن هناك أى دخلاء لم يكن هناك سكين فقط هو ومسدسه بجانب سريركِ
    Havaya CO2 eklemek yatağın üzerine bir tane daha battaniye atmak gibidir. TED إضافة ثاني أوكسيد الكربون إلى الهواء يشبه رمي بطانية أخرى على السرير.
    yatağın yanındaki masaya bırakmıştı. Open Subtitles إنها كانت ترتديهم الليلة الماضية إنها وضعتهم على طاولة سريرها
    Dün gece gözümü bile kırpamadım, sana söyleyeceklerimi düşündüm, yattığım yatağın yeni sahibine. Open Subtitles لَم أنَم و لا لحظَة الليلَة الماضية و أنا أُفكرُ بما أقولهُ لَك المالِك الجديد للسرير الذي أستلقي عليه
    Küçükken, böyle soğuk gecelerde, kız kardeşimle yatağın içine büzülürdük. Open Subtitles في صباي في تلك الليالي الباردة كنت أنام مع أختي في فراشها
    Ancak ölümü yaklaştığında, bir gün yatağın bir kenarına oturduğunu ve hemşireye vaizi görüp görmediğini sorduğunu söledi. TED لكنها قالت عندما جاءه الموت جلس على حافة فراشه ذلك اليوم وطلب من الممرضة أن يرى قسيس.
    Tunç zırhını kuşanıp yatağın etrafında yürür. Open Subtitles ينقضّ عليك مرتديًا كامل ردائه الرسمي المجنون بالسرير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد