"تجاه" - Translation from Arabic to Turkish

    • hakkında
        
    • ilgili
        
    • doğru
        
    • olan
        
    • konuda
        
    • konusunda
        
    • e
        
    • ye
        
    • a
        
    • hakkındaki
        
    • ya
        
    • şeyler
        
    • karşısında
        
    • kadar
        
    • yüzünden
        
    Gamma Beş ile ne yaptığım hakkında, ve O projenin iptal edildiğini biliyordu. Open Subtitles عما سأقوم به تجاه جاما خمسة وهو يعرف ان المشروع قد تم الغاؤه
    Soo Jung, Çavuş Lee hakkında çok da kaygılanmıyorsun, öyle mi? Open Subtitles سو جونغ , ألا تبدين أي قلق تجاه الرقيب لي ؟
    Şok olmuştum fakat bana söylediği şeyi düşündüğümde annem için müthiş bir merhamet ve sevgi hissiyle doldum ama bununla ilgili yapabileceğim hiçbir şey yoktu. TED صُدمت ، لكن حين فكرت فيما قالته لي ، مُلئت بكم كبير من الشفقة والحب تجاه والدتي، إلا أنه لايمكنني فعل إي شي حيال الأمر
    Kaydettiğiniz gürültünün ölçümü ile kıyaslandığında, inanılmaz doğru bir referans verir Open Subtitles تمنحك الآحترافية الدقيقة المرجعية تجاه التي تستطيع قياس الضجيج الذي تستقبله
    Yolsuzluğa karşı olan sinirim geçen sene büyük bir kariyer değişikliği yapıp tam zamanlı avukat olmama neden oldu. TED الغضب بداخلي تجاه الفساد جعلني أخطو خطوة كبيرة في عملي في السنة الماضية حيث أصبحت أمارس المحاماة بدوام كامل
    İşte bu yüzden şu an için bu konuda hiçbir şey yapamayız. Open Subtitles لهذا بالضبط لا يمكننا فعل أى شىء تجاه هذا الآن ماذا تعنى؟
    İlginç bir şekilde, eşim Grab konusunda o kadar endişeli değildi. Çünkü Grab ilk çıktığında MyTeksi adıyla çıkmıştı. TED الآن، من المثير للاهتمام، لا تشعر زوجتي بنفس القلق تجاه جراب، لأنه عندما بدأت جراب، كان لديها اسمًا آخرًا.
    Tavşanlar hakkında ne düşünürsün, çünkü şimdi birisi şu yöne gitti. Open Subtitles ماذا تحس تجاه الارانب, لان ارنب قد مشى في هذا الاتجاه.
    Ona ne kadar erken anlatırsan, her şey hakkında o kadar iyi hissedeceksin. Open Subtitles كلما تكلمت معها فى أقرب وقت, كلما كان شعورك جيدا تجاه كل الأشياء.
    Aslına bakarsan bundan kaçınıyordum. Merkez hakkında neler hissettiğini biliyorum. Open Subtitles لأكون صادقه , لقد تجنبت ذلك أعلم شعورك تجاه المركز
    Schweickart, Apophis adlı asteroidle ilgili hayli müteyakkız olmamız gerektiği konusunda ısrarcı. Open Subtitles أصر شويكارت على أن نبقى في حالة تأهب قصوى تجاه الكويكب أبوفيس
    Yaptıklarımla ilgili kendine özgü biçimde ifade edip bunu asla kabullenmesem bile yanıldığımı hissetmeme sebep olacak bir etik problemin var mı? Open Subtitles هل لديك مانع أخلاقي تجاه ما أفعله بحيث يمكنك التعبير عن ذلك بطريقة مميزة تجعلني أظن أنني مخطئ ولو لم أعترف بذلك؟
    Daha sıradışı, daha o Bu Yeni Güç doğru yol eğilimindedir. Open Subtitles الأمر الأكثر غير إعتيادي ، كلما وصلت تجاه هذه القوة الجديدة
    Park yerinden ana yola doğru giden kan izleri buldum. Open Subtitles ووجدت قطرات دم تقود إلى موقف السيارات تجاه الطريق الرئيسي
    Doğruyu söylemekten, bu kadına olan duygularınızdan dolayı mı kaçındınız? Open Subtitles هل تحاشيت قول الحقيقة بسبب مشاعرك تجاه هذه السيدة ؟
    Frank'e olan hislerim için özür dileyemem. Benim için çok önemli. Open Subtitles أنا لاأعتذر لمشاعري تجاه فرانك فهو عزيز علي, أتعلم ذلك ؟
    Ama bu konuda bütün yaz ne kadar kötü hissettiğimi bilmiyorsun. Open Subtitles لكن ما لا تعرفه كم شعرت بالسوء تجاه ذلك طوال الصيف
    Deliriyorlar. Bence hükümet bu yabancı eşler konusunda bir şeyler yapmalı. Open Subtitles يجب أن تفعل الحكومة شيئا تجاه الزوجات الأجنبيات ، حصار مثلا
    İşin harika kısmı, 30 gün sonra bile Halocin'e karşı direnç gözlemlemedik. TED بشكل مذهل، بعد مرور 30 يوم، لم نرصد أي مقاومة تجاه الهالوسين.
    Kral'ın Kraliçe'ye olan davranışlarının İmparator'u çok öfkelendirdiğini herkes biliyor. Open Subtitles ليس سراً أن الإمبراطور غاضب من سلوك الملك تجاه الملكة
    Neyse ki tam da bunların ortasında Davidson'a yeni bir rektör atandı ve onunda ırkçılık konusundaki düşünceleri belliydi. TED ولكن لحسن الحظ، في وسط كل ذلك دافيدسون عينت رئيس جديد، وذلك الرئيس كان أيضًا أحادي التفكير تجاه العنصرية.
    Şarkı hakkındaki tereddütlerine rağmen bunun kendine özgü bir performans olduğunu kabul etmelisin. Open Subtitles بغض النظر عن تحفظاتك تجاه الأغنية فيجب أن تعترف بأنه كان آداءً أصيلا
    ya, sanırım bazı insanlar bu şekilde şeylere karşı çok hassaslar. Open Subtitles أجل، لكنني أظن أن بعض الناس حساسين للغاية تجاه هذه الأمور
    Böyle bir felaketin karşısında diğer insanları korumak için korkusuzca savaştılar. Open Subtitles تجاه مثل هذه الكارثة، عملوا بشجاعة للوصول بالنّاس إلى بر الأمان.
    Annemle yaşadığım sağlıksız bir ilişki yüzünden kadınlarla olan ilişkilerim çok çarpık. Open Subtitles تعرفين, كل مشاعري تجاه النساء شهوانية بسبب علاقة غير صحية مع والدتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more