| fakat Paris'teki hayret verici alternatif enerji şirketi güneş enerşisiyle ızgaralardan kurtarıyor. | TED | لكن شركة طاقة بديلة في باريس تأخذنا خارج الشبكة عبر الطاقة الشمسية. |
| Ama karanlık enerji orada, ve bir yere de gitmiyor, bu nedenle evren sonsuza dek genişlemeye deva edecek. | TED | لكن إذا كان هنالك طاقة مظلمة ، وهذه الطاقة المظلمة لا تتبدد، فإن الكون سوف يظل يتمدد لأبد الآبدين. |
| Alan ve biyometrik kilit için yeterli gücü nereden aldınız? | Open Subtitles | كيف حصلت على طاقة كافية لذلك الحقل والقفل البايومتريك ؟ |
| Origen elektrik Süreci doğal gazı bir yakıt deposuna gönderiyor. | TED | تقوم عملية طاقة أورايغون بتحويل الغاز الطبيعي إلى خلية وقود. |
| İçinde koyduğumdan daha fazla enerjiyi üretmiyor, ama yinede birkaç harika şey yapabiliyor. | TED | وهو لا يولّد طاقة أكثر من الداخلة إليه، لكن له بعض المزايا الفريدة. |
| Ayrıca, mekiğin gücünü geminin sistemine entegre etmenin bir yolunu bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | ايضاً,كنت ابحث عن طريقة نستطيع بها دمج طاقة المكوك مع نظام السفينة |
| Harika bir çocuk ama enerjim de bir yere kadar. | Open Subtitles | أعني، أنه طفل رائع.. ولكن من لديه طاقة لهذا؟ ووالدتك.. |
| Birketler pişirme esnasında ufalanıyor, ve küçük parçalara ayrılarak enerji kaybediyorlardı. | TED | والقوالب تتفتت قليلاً, وبالتالي نخسر طاقة عندما تنفصل خلال عملية الطهي. |
| Bir türbülanslı akış eğer bir enerji çağlayanı varsa özbenzeştir. | TED | يكون جريانٌ مضطربٌ متماثلًا ذاتيًّا إن كانت هناك متسلسلة طاقة. |
| Elektron, daha büyük bir yörüngeye sıçramak için enerji kazanmalıdır. | Open Subtitles | على الإلكترون أن يحصل على طاقة للقفز إلى مدار أوسع |
| Paige bir enerji topu, o bir plazma topu çarptı çarptı değildi. | Open Subtitles | مما يعنى أن بايج لم تصب بكرة طاقة بل أصيبت بكرة بلازما |
| ve gel-gitten elde edilen dalga gücü oldukça az bilinir. | Open Subtitles | وبعد ذلك, هناك وسائل طاقة المد والجزر والأمواج الغير معروفة. |
| Bu, bizim soruna çok büyük miktarda işlem gücü getirdiğimiz anlamına gelir. | TED | هذا يعني أنّنا نحمل كمية هائلة من طاقة المعالجة لهذه المشكلة. |
| Söylemiştim dostum. Bu gece çok fazla negatif elektrik var. | Open Subtitles | مسرح على ذلك فعل لايمكنني انا سلبية طاقة لديه بسب |
| Bu makinenin elektrik enerjisi üreten... küçük bir dinamosu vardır. | Open Subtitles | .. فلدى هذا الجهاز مولد صغير . يولّد طاقة كهربائيّة |
| Bu ısı kaçan enerjidir ve sistemin içinde bulunan kendi kendisini çalıştıran enerjiyi azaltarak tamamen durana kadar kaçacaktır. | TED | تلك الحرارة هي طاقة هاربة، وستواصل التسرب والحد من الطاقة المتاحة ليحرك بها النظام نفسه حتى توقُّف الآلة الحتمي. |
| Çok yüksek sıcaklıklarda çalışarak antik metalin gücünü serbest bırakıyorlar. | Open Subtitles | بالعمل في حرارة أعلى، يمكنهم إطلاق طاقة هذا المعدن العتيق. |
| Mutfak. Hayır, ben böyle iyiyim. Bu iş için enerjim yok. | Open Subtitles | كلا، أنا على ما يرام يا صاح، لا أملك طاقة لذلك. |
| Bu onun zeka ve enerjisinin her bir gramını alacak. | Open Subtitles | فإن ذلك سوف يستهلك كل ما لديها من طاقة وذكاء. |
| Işığın enerjisi bizlere onun maddeyle nasıl etkileşeceğini gösterir, örneğin gözlerinizin hücreleri. | TED | طاقة الضوء تخبرنا كيفية تفاعله مع المادة، خلايا عينيك، على سبيل المثال. |
| Ancak bu Güneş'in 250,000 yılda yayacağı enerjiden daha fazla enerjiyi serbest bırakır. | Open Subtitles | لكنها تُصدر طاقة أكثر مما تصدرها الشمس في أكثر من 250 ألف عام |
| gücümüz fazla olduğunda, zaten itibarımız olmuş olur. | TED | عندما تكون لدينا طاقة عالية، فستكون لدينا المصداقية بالفعل. |
| - İskele motor kayışı gevşedi. - Tam güç ver, çarkçıbaşı! | Open Subtitles | سير المحرك الجانبى تعطل إحصل على أكبر طاقة , أيها الرئيس |
| İçinde, sonsuza dek beslenebilecekleri zaman enerjisinden bir dünya var. | Open Subtitles | وهناك كمية هائلة من طاقة الزمن فيها يمكنهم تناولها للأبد |
| Neden karbona bir fiyat koyup bunu da yenilenebilir enerjiye transfer etmiyoruz. | TED | لماذا لانضع هذا المبلغ لثاني اوكسيد الكربون لتحويله الى طاقة متجددة ؟ |
| Bu özellikle boşta çalışma kapasitesi olan şeyler için güçlü bir fikir. | TED | الفكرة قوية فعلا للأشياء التي لها طاقة غير مستخدمة عالية. |
| enerjin yok çünkü yemek yemiyorsun ruhunda da neşe kalmadı. | Open Subtitles | لا تملكين أي طاقة لأنك لا تأكلين عشاءك ولا مكان لبهجة داخل روحك |