"كلّ ما" - Translation from Arabic to Turkish

    • her şeyi
        
    • tek şey
        
    • Sadece
        
    • tüm
        
    • hepsi
        
    • onca şeyden
        
    • her şeye
        
    • kadar
        
    • herşeyi
        
    • her şeyin
        
    • olan her şey
        
    • her şeyden
        
    • bütün
        
    • geleni
        
    • herşey
        
    Yine de, elimizden gelen her şeyi yapmalıyız o şeyi kurtarmak için o ilahi hak ve tarihi kafasına yerleştirilen şeyi. Open Subtitles على الرغم من هذا، نحن يَجِبُ أَنْ إعملْ كلّ ما يمكن عمله لتَوفير الشيءِ ذلك الحقّ المقدّسِ والتأريخِ وَضعَ على رأسهِ.
    Eline geçirebildiği her şeyi kullanmayı istemesi onun suçu değil. Open Subtitles وليس خطأه أنه يرغب في كلّ ما تقع عليه يداه
    Kötülerin zafere ulaşması için gereken tek şey iyilerin hiçbir şey yapmamasıdır. Open Subtitles كلّ ما يحتاجه الشرّ كي ينجح هو أن يقف الأخيار مكتوفي الأيدي
    Biliyor musun ? Orada Sadece, yüksek klorlu musluk suyu veriyorlar? Open Subtitles كلّ ما يساعدون به هى مياه صنبور بها الكثير من الكلور.
    Şimdi, tüm bildiğim bu çünkü bana bütün anlattığı bunlar. Open Subtitles الآن، ذلك كلّ ما أعرف لأن ذلك ماّ قيل لي.
    Kavga çıkacağından korktum o yüzden gitmek istedim. hepsi bu. Open Subtitles خشيتُ أن تندلع مشاجرة، فهربنا، هذا هو كلّ ما حدث
    onca şeyden sonra neden onunla iletişimi kesmediğini... hep merak ettim. Open Subtitles أتساءل دائماً لماذا بقيت على اتصالٍ بها بعد كلّ ما حصل
    Bir hırsıza tuhaf gelebilir ama buradaki her şeyi kendi paramla satın aldım. Open Subtitles قد يفاجئ ذلك اللصّ ولكنّي اشتريتُ هذه الأغراض، كلّ ما يوجد هنا، بمالي
    Orada olmayı çok istedim. Elimden gelen her şeyi yaptım. Open Subtitles أردت حقا لكي أكون هناك فعلت كلّ ما يمكن عمله
    Kahve için dışarı çıkabilirsiniz. Söylediği her şeyi yapmak zorunda değilsiniz. Open Subtitles يمكنكما الخروج لأجل القهوة، لستما مضطرّين على فعل كلّ ما يقوله.
    Bildiğin her şeyi bana öğrettin ama bildiklerimin yarısını asla öğrenemedin. Open Subtitles علّمتِني كلّ ما تعرفينه، لكن لم تتعلّمي قطّ نصفَ ما أعرفه.
    Ona hayatta her şeyi verdim ama şimdi telefonlarıma çıkartamıyorum. Open Subtitles وهبتُه كلّ ما في الدنيا والآن لا يردّ على اتصالاتي
    Söylediği her şeyi satın al ve makyaj yapmadan asla okula gitme. Open Subtitles إشتري كلّ ما تقوله لكِ، و لا تذهبي أبداً للمدرسه دون وجهكِ
    O daire bana O'ndan kalan tek şey gibi geliyordu. Open Subtitles أشعر بأنّ تلك الشقّة هي كلّ ما تبقّى لي منه
    Bu kadar parası var, ama yaptığı tek şey yazmak. Open Subtitles لديها كلّ هذا المال، لكن كلّ ما تفعله هو الكتابة
    Ama yapmak istediği tek şey, bu yer hakkında sorular sormaktı. Open Subtitles لكن كلّ ما أراده أن يسألني بضعة أسئلة حول هذا المكان
    Sana Sadece çay ikram edebilirim. Sen daha çok kahveciye benziyorsun. Open Subtitles كلّ ما أستطيع تقديمه لكِ هو الشايّ، تبدين كشخص يفضّل القهوة
    Senatör, bu işten siz mesulsünüz fakat tüm bulgularınızı doğruca bana bildirmenizi istiyorum. Open Subtitles حضرةَ السيناتور، ستتولّين هذا، .لكن أريدكِ أن تُطلعيني على كلّ ما تجدينه مباشرةً
    Yüzüyordum ve sonra hatırladığım ilk şey öksürüp uyandığım hepsi bu. Open Subtitles كنت أسبح، وبعدها فوجئت بنفسي أسعل الماء هذا كلّ ما أعرف
    Yaptığımız onca şeyden sonra neden gruplarına katılmamızı istesinler ki? Open Subtitles وبعد كلّ ما فعلناه، فلمَ عساه يودّنا أن ننضم لمجموعته؟
    Baba istediğimiz her şeye sahibiz. Başka şeye ihtiyacımız yok. Open Subtitles أبي، لدينا كلّ ما نحتاج، ولسنا في حاجة لأشياء أخرى.
    Şimdiye kadar gösterdiğimiz her şey bağlantıları kurmak için üst veri kullanıyor. TED كلّ ما عرضناه عليكم إلى حدّ الآن، يستخدم بيانات التعريف لتأسيس الاتصال.
    Bugün evrende olan herşeyi barındırıyor içinde, hayal edebilirsiniz, patlıyor ve, TED و يشتمل على كلّ ما يحتويه الكون حالياً، فيمكن تصوّره ينفجر،
    6 yıldır yaptığı her şeyin karakteriyle tamamen çelişkili olduğu varsayımını yapmak gerek. Open Subtitles سيتطلب هذا التسليم جدلاً بأنّ كلّ ما فعلته هي خلال الأعوام الست الأخيرة
    Senin için önemli olan her şey tehlike içindeyse sen ne yapardın? Open Subtitles .. ماذا كنت لتفعل لو كلّ ما يهمك يقع تحت طائلة التهديد؟
    Evet, o zaman da böyle düşünüyordun. Safının inandığı her şeyden nefret ederdin. Open Subtitles أجل، كان لك نفس الرأي عندئذٍ، إنّك كرهت كلّ ما آمن به فريقك.
    bütün bildiği bu. Bize bir şey yapamaz. Onu her zaman dışarıda tuttuk. Open Subtitles هذا كلّ ما كان يعرفه، لم يكن يتعاطى معنا من الداخل، أبقيناه خارجاً
    Henüz bilmiyoruz ama onları adalete teslim etmek için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles لا نعرف حتى الآن، ولكن سنفعل كلّ ما بوسعنا لتقديمهم إلى العدالة
    Size gösterdiğim herşey algılamanın farklı yönleriyle, görme ve duymayla ilgili bölgeler. TED كلّ ما أريتكم إياه لحدّ الآن هي مناطق تتدخّل في أشكال مختلفة من الإبصار السمع والرؤية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more