"مقتنع" - Translation from Arabic to Turkish

• ikna
• eminim
• inanıyorum
• emin
• inanıyor
• tatmin
• inanmış
• düşünüyorum
• inandın
• inanmıyorum
• eminsin
• düşünüyor
• inandırmış
• inandığını
• inanıyordu

Düşündükçe evliliğinizin bir tren enkazına dönüştüğüne iyice ikna oldum.
و أكثر شيء أنا مقتنع به أن زواجك كالقطار المحطّم

Caliliklarda dev, mutant bir kopegin dolandigina tamamen ikna olmus durumda.
مقتنع تماماً بأن هنالك كلب بريء متحولاً ضخماً يجول في المستنقع

Onca yıldır, ailedeki herkes klarnete ilgisi olanın asıl Raj olduğuna ikna olmuştu.
وعلى مدى سنوات, الكل بعائلتي كان مقتنع أن هو من كان يحب المزمار

Bu geri dönmenin, bilinçli bir eylem tarafından tetiklendiğine eminim.
أنا مقتنع بأن ذلك الانحدار كان بفعل هجوم وعي داخلي.

Madam, bu adamın ailesini beslemekte çaresiz olduğu için bunu yaptığına inanıyorum.
سيدتي ,أنا مقتنع أن الرجل قام بهذا لأنه كان يائساً لإطعام عائلته

Ama iyice inceledikçe dosyanın bilinçli olarak çıkarıldığına daha çok emin oluyorum.
الشىء الواضح تماماً انى مقتنع ان هذا الملف اخذه شخص ما بتعمد

Bu köprüyü inşa etmenin iyi bir fikir olduğuna inanıyor musunuz?
سيدي , هل أنت مقتنع بأن بناء هذا الجسر هو فكرة جيدة ؟

Çalılıklarda dev, mutant bir köpeğin dolandığına tamamen ikna olmuş durumda.
مقتنع تماماً بأن هنالك كلب بريء متحولاً ضخماً يجول في المستنقع

Cidden, şimdiye kadar rastladığım en harika kadın olduğuna ikna oldum.
جدياً، أنا مقتنع رسمياً بأنك أكثر إمرأة مذهلة كنتُ من قبل

Babanın gelmiş geçmiş en iyi evlenmelik adam olduğuma ikna olduğunu sanmıyorum.
حتى والدك لا اعتقد انه كان مقتنع كنت افضل صيد في العالم

Ben sadece bu güncellemeyle hackerlık yapacağına ikna olmuş değilim.
أنا غير مقتنع أن مجرد تحديث للبرمجيات هو غطاء لعملية

Bakış açısını etkileyici bir biçimde ifade etse de, hiçbir şekilde ikna olmadım.
بينما كان يعبر عن وجهات نظره ببلاغة، ظللت غير مقتنع.

zaten var olanı kullanmaya dayalı bir çözümdü. Ve şuna tamamen ikna oldum ki, telefonlar olmasa da farklı koşullar için benzer çözümler üretebilmenize yetecek kadar şey hep var olacak.
بل من استخدام ما هو متاح هناك، وأنا مقتنع تمامًا أنه إن لم تكن الهواتف، فسيكون هناك دائمًا ما يكفي لإيجاد حلول مماثلة يمكنها أن تكون فعالة جدًا في سياقات جديدة.

Kalenin güvenli olduğuna eminim ve öğrencileri evlerine yollamak da istiyorum.
انا مقتنع القلعةآمنة زيادة على ذلك أنا سأرجع الطلبة لبيوتهم المدرسية

Chenlerin sağlam bir işaret olduğuna inanıyorum, dinlemeye devam et sen.
انا مقتنع ان آل شين علامة مهمة لذا استمري في التنصت

Bebeğin senden olmadığına kesinlikle emin misin?
ياصديقي هذا افضل خبر سمعت طوال النهار وهل انت مقتنع بأن ليس من المحتمل ان يكون لك..

Hap olmadan uyuyamayacağına inanıyor, ama ben bunun şeker olduğunu biliyorum.
انه مقتنع انه لن يستطيع النوم بدون الحبة، ولكنى اعرف انه سكر وهذا يفلح؟

Polis tatmin olup peşimi bıraktı... ama sen her zamanki gibi ensemdesin.
والبوليس مقتنع بهذا وتركنى حرا ولكنك مازلت تستشيط غضبا علىّ كالعادة

Biliyor musun onu herkesten çok hak ettiğime inanmış durumdayım.
تعلمين, أنا مقتنع بأنّي أستحقّها أكثر من أيّ شخص آخر.

Ben adalete katiyetle inanırım. Sadece imkânsız olduğunu düşünüyorum.
وانا الان مقتنع تماما بمفهوم العادلة .. ولكن اعتقد ان تحقيقها بصورة تامة امرٌ مستحيل

Bunca yıl, bu işi yapanın onun babası... olduğuna mı inandın?
كل هذه الأعوام وأنت مقتنع بأنك رأيت والد لوري يقتل زوجته

Ben birisinin öldürüldüğüne inanmıyorum.
حسناً . ماتعنيه هو أنى لست مقتنع تماماً بأن هناك شخص مقتول

Ve şimdi sen, bir tür psişik gücüm olduğundan eminsin.
والآن أنت مقتنع عندي نوع من القوة الروحية.

Baal başka türlü düşünüyor. O, Asgard'ın bu galakside daha fazla bulunamadığından emin.
هو مقتنع أن الأسغارد لم يعد يمتلكون تلك السطوه في المجره

Kendini eğer kaleyi yok ederse kimsenin onu kontrol edemeyeceğine inandırmış.
،إنه مقتنع إذا تمكن من تدمير القلعة فلا أحد سيكون قادراً على التحكم به

Glee kulübünde olduğuma neden bu kadar inandığını bilmiyorum.
لا أعرف لماذا أنت مقتنع جداً أني من نادي الغناء.

Hayır ama sevdiği kişiyle konuştuğuna inanıyordu.
لا ، كان مقتنع بأنه يتحدث مع الشخص الذي يحبه