| İkincisi, her ne yaparsan yap testi geçemeyecek olan çocuklarla zaman kaybetme. | TED | الثانية .. لاتهدروا الوقت على الطلاب الذين مهما فعلتم .. لن ينجحوا |
| Ancak her ne olursa olsun, bunun striyatumdaki sosyal bağlantıların işlenmesinde rol alan siniriletici sistemlerin tamamını etkinleştirmesi gerek. | TED | لكن مهما كانت، تحتاجُ إلى تنشيط كل أنظمة الناقلات العصبية في الجسم المخطط التي تشترك في إحداث الترابط الاجتماعي. |
| Stanley McChrystal: Bence Rick çok önemli bir şey söyledi. | TED | ستانلي ماكريستال : أعتقد أن ريك قال شيئا مهما جدا. |
| Müdür bey, biraz önce benim çok önemli olmadığımı söylediniz. | Open Subtitles | أيها المدير، لقد قمت باخباري للتو بأنني لم أعد مهما |
| Ailem bana tanıştığım herkese karşı saygılı ve onurlu davranmamı öğretti, nasıl göründüklerini, nasıl giyindiklerini, nasıl konuştuklarını önemsemeden. | TED | والديّ علّماني، أن أعامل كل من أقابل بكرامة وإحترام، مهما كان شكلهم، مهما كان لبسهم، مهما كانت طريقة كلامهم. |
| Bakın Bay Meyer, bugün yaptığınızın önemi yok siz gerçek suçlular değilsiniz. | Open Subtitles | سيد ماير ، مهما صدر منكم اليوم فأنتم لستم مجرمين بالمعنى المعروف |
| İkincisi; benlik kavramı, her ne kadar akıllı veya ileri teknoloji olursa olsun, robottaki bir yazılım programına indirgenemez veya yüklenemez. | TED | ثانياً: ما أكونه لا يمكن أن يُختزل أو يتم تحميله إلى برنامج يعمل على إنسان آلي، مهما كان ذكياً أو متطوراً. |
| Ama şuna temin ederim ki bedeli her neyse kat be kat ödedi. | Open Subtitles | لكنى أؤكد لك مهما كان الثمن ، فقد سدد لى ذلك ألف مرة |
| her ne yaptıysan özür dileme. Sadece bir daha yapma yeter. | Open Subtitles | مهما فعلت ، فلا تعتذر عنه لا تفعله مرة أخرى فقط |
| her ne yaptıysan özür dileme. Sadece bir daha yapma yeter. | Open Subtitles | مهما فعلت ، فلا تعتذر عنه لا تفعله مرة أخرى فقط |
| Derler ki evde her ne varsa... sonuçta refakatçi hanımın delirmesine sebep olmuş. | Open Subtitles | يقولون بأنة مهما كان هناك وما زال في البيت في النهاية الرفيقة اتجننت |
| Özellikle bu çok önemli bir kitapsa. Ki bu öyle. | Open Subtitles | .خاصه اذا كان الكتاب حقا مهما حيث ان هذا الكتاب |
| Benim ne düşündüğüm önemli değil. Hala aynı şeyin peşindeyiz. | Open Subtitles | ليس مهما ماذا أعتقد نحن ما زلنا وراء نفس الشئ |
| Beni, senin için dünyadaki en önemli şeyi nasıl öldürtürsün? | Open Subtitles | الشيىء الاكثر اهمية فى الكون مهما حدث فالحب شرف، إحترام؟ |
| önemli birşey değil. Oda arkadaşım dersine gidene kadar burada takılabilirim diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | ليس مهما ، أنا فقط فكرت أن أتسكع هنا ، تعرف ، حتى |
| Yahudilerse başlarına gelen ne olursa olsun mutlaka hak etmişlerdir. | TED | أمّا اليهود، مهما حدث لهم، استحقوا ذلك إلى حد ما. |
| Hangi fiyattan olursa olsun, hiç bir reklam, zekice hazırlanmış pazarlama kampanyası bu kadar fazla iyi niyet yaratamaz veya üretemezdi. | TED | ولا يوجد أي كم من الدعايا أو حملة تسويقية بارعة مهما كانت تكاليفها تستطيع أن تنتج تلك الإرادة القوية بهذا الشكل |
| Birisinin ne kadar kötü hissettiğinin önemi yok. Sen daha kötü yapabiliyorsun. | Open Subtitles | مهما بلغ شعور أحد ما من سوء، يمكنك أن تجعلي شعوره أسوأ |
| herneyse bu beni San Francisco'dan beri her yerde takip ediyor. | Open Subtitles | مهما يكن هذا الشيء فإنه يلاحقني دائما في كل سان فرانسيسكو. |
| Ve ne kadar farklı da olsa bu benlikler, hepsi içimde ilişkili. | TED | ليس مهما كيف تكون عليه تلك الذوات الأخرى، كلهم كانوا مرتبطين بي. |
| ne derseniz deyin ama ses, asansörün tam üstündeymiş gibi geliyordu. | Open Subtitles | حسنا مهما كان اسمها بدا كما لو كان علي قمة المصعد |