"وجعل" - Translation from Arabic to Turkish

    • haline
        
    • sağladı
        
    Bu sayede üçüncü dünya'da ücreti gerçekten uygun olarak kişisel tedavilere başlayabileceğiz ve dünyayı daha güvenli bir yer haline getireceğiz. TED إذاً فهذا سيتيح لنا إنشاء علاجات أدوية شخصية في العالم الثالث بتكلفة ممكنة التحقيق وجعل العالم مكاناً أكثر أمنا.
    Yani dul ve yetimleri kurtarmakla, ...dünyamızı yaşanacak bir yer haline getirmekle meşgul olmadığın zamanlarda? Open Subtitles أعني، عندما لا تكون مشغولاً بانقاذ الأرامل والأيتام وجعل عالمنا مكان أفضل للاقامة. في الأراضي الواسعة.
    Tahminlere göre dünyanın 3'te 1'i 9/11 olaylarını canlı izledi, ve 3'te 1'i 24 saat içinde olaydan haberdar oldu, bunların tümü bu olayın meydana geldiği anı eşsiz bir global farkındalık anı haline getirdi. TED وكان مقدرا أن ثلث العالم شاهد أحداث 9/11 مباشرةً، و ثلث من العالم علم بالأمر خلال 24 ساعة التالية، وجعل هذا الحدث كأنما تشاهدونه مباشرةً، هذه اللحظة التي ليس لها مثيل من الوعي الدولي.
    Kurye onu yakalayan polisi öldürdü ve vur-kaç vakası gibi gözükmesini sağladı. Open Subtitles الجاسوس قتل الشرطي الذي قبض عليه وجعل الأمر يبدو كحادثة صدم وهروب
    Evet, konuştuk.. ve Monica benim biraz aşırı tepki gösterdiğimi görmemi sağladı. Open Subtitles نعم. تحدثنا وجعل مونيكا لي أن نرى أنني بالغت في رد فعلها قليلا.
    Rahip hastalarımızı tedavi etti, hasadımızın büyümesini sağladı. Open Subtitles عالج الراهب مرضانا.. وجعل محاصيلنا تنمو على الفور بالسحر
    Yani siz Barksdale ve Bell'i iş birlikçi olarak kullanıp politikacıları ana hedef haline mi getireceksiniz? Open Subtitles أتريدون جعل (باركسدايل) و(بيل) يتعاونان معكم وجعل السياسيين الهدف الرئيسي؟
    Yeni albümü, 'Benimle Gel'in satışlarının dört katına çıkması, onu herkesçe tanınan biri haline getirdi. Open Subtitles (ألبومها الجديد (تعال معي استحق قرص بلوتونيوم وجعل لها اسما في كل بيت
    Şu anki sistemin yaptığı parayı suçluların eline vermek ve o suçluları sen ben gibi normal insanlar haline getirmek. Open Subtitles كل ما يفعله هذا النظام الحالي ... هو وضع المال في أيدي المجرمين وجعل الناس العاديين ... مثلك ومثلي يتعاملون مع أولئك المجرمين
    Dünyayı daha iyi bir yer haline getirdik? Open Subtitles وجعل العالم مكاناً أفضل ؟
    Sadece ağır suç işlemekle ve John'u kalan hayatı boyunca aranan bir adam haline getirmekle kalmıyorsunuz ve bir de o bunu yapmanızı istemiyor mu? Open Subtitles {\pos(190,220)}.انتظرا لحظة {\pos(190,220)}لا تودان ارتكاب عدّة جرائم وجعل (جون) طريدًا لبقية عمره فقط
    Sadece ağır suç işlemekle ve John'u kalan hayatı boyunca aranan bir adam haline getirmekle kalmıyorsunuz ve bir de o bunu yapmanızı istemiyor mu? Open Subtitles لا تودان ارتكاب عدّة جرائم وجعل (جون) طريدًا لبقية عمره فقط بل وإنّه يأبى أن تهربانه فعليًّا؟
    - Bileşik mikroskoba öncülük etti ve cerrahların temiz eldivenler giyip yaraları fenik asitle temizlemelerini sağladı. Open Subtitles -إبتكار المجهر المركب وجعل الجراحون يرتدون قفازات نظيفة و تطهير الجروح بحمض "الكاربوليك".
    Sonunun daha da korkunç olmasını sağladı. Open Subtitles وجعل النهاية أكثر فزعاً.
    İşler umduğunuz gibi yürümeyince de kendinizi aklamak için kanıt gerekti ve Lonergan da eleman ayarlayıp Brady'nin size gitmesini sağladı. Open Subtitles وعندما لم يحدث ذلك، أدركت أنك بحاجة لحجة غياب. وجعل (لونرجان) تابعه يستدرج (برادي) للمنزل عن طريق المكالمات.
    Avatar'ın da kaçmasını sağladı. Open Subtitles . وجعل الأفاتار يهربون
    Sonra da Sax ve Stanzen'in elmasları çalmasını sağladı. Open Subtitles "وجعل "ساكس " و "ستانزين يسرقوا الالماس
    Linus'ın gerçekten bir dahi gibi görünmesini sağladı. Open Subtitles وجعل (لينس) يبدو كعبقري حقيقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more