Tanrı'nın bana verdiği görev sona erdiğinde, yeniden kadın gibi giyineceğim. | Open Subtitles | عندما تنتهي المهمة التي أرسلني الرب لها سأرتدي مجدداً ثياب النساء |
Tüm yaptığım Tanrı'nın iradesi ve her zaman Tanrı'nın isteği dışında bir düşünceyi kalbime ve aklıma sokmaması için dua ediyorum. | Open Subtitles | ما أقوم به هو إرادة الرب وصلاتي دائما فهو لن يسمح بأن يدخل قلبى أو عقلى أى فكر من غير مشيئته. |
Bu yaşadığım 30 yıl boyunca Tanrı'nın elçisinden gayrı geçirdiğim ilk Noel olacak. | Open Subtitles | ستكون هذه المرة الأولى منذ 30 عاماً دون كلمة الرب في عيد الميلاد. |
Avrupa'nın her yanından gelen kraliyet mensupları da eksik olmuyordu. | Open Subtitles | ولم يكن هناك أيّ في الملوك من جميع أنحاء أوروبا. |
Diz çök. Sana Tanrı'nın adamına saygı duyulmaması mı öğretildi? | Open Subtitles | اركع , حيث انك لم تتعلم الإحترام لرجل الإله ؟ |
Tabiki hayır. Tanrı'nın yarattığı bu güzel gezegendeki her varlığı severim. | Open Subtitles | طبعاً لا ، أحب كل مخلوقات الرب على هذه الأرض الخضراء |
Tanrı'nın bir hizmetkarı çeşme suyunu kutsayıp bir silah yapabilir. | Open Subtitles | خادم الرب يمكنه أن يبارك ماء الحنفيه و يجعله سلاحا |
İncil, 'Ölüm Meleği Tanrı'nın kötüye karşı kullandığı askeridir' der. | Open Subtitles | الانجيل يقول ان ملاك الموت هو مرتزق الرب ضد الشر |
Eğer bu Tanrı'nın senin için planladığı bir şeyse, olur. | Open Subtitles | إذا كان ذلك ما كتبه الرب لك فهذا ما سيحصل |
Bu onun kaderi ile ilgili değil, Tanrı'nın gücü ile ilgili. | Open Subtitles | انه لم يكن حول إيمان إبراهيم لقد كان حول قوة الرب |
Bu onun kaderi ile ilgili değil, Tanrı'nın gücü ile ilgili. | Open Subtitles | انه لم يكن حول إيمان إبراهيم بل كان حول قوة الرب |
Beyler, burası Tanrı'nın evi. Ve vatanseverler 45 dakika içinde ölecek. | Open Subtitles | يا رفاق، هذا بيتُ الرب برنامج باتريوت سيبدأ في 45 دقيقة |
Almanya'nın her tarafına yayılmış bunun gibi altı tane merkez vardı. | Open Subtitles | كان هناك ستّة مراكز مثل هذه تنتشر في كافة أنحاء ألمانيا |
Avrupa'nın her tarafından insanlar elektriği inceliyor ve bazı sıra dışı iddialarda bulunuyordu. | Open Subtitles | الناس في كل أنحاء أوروبا كانوا يبحثون في الكهرباء و جاءوا بادعاءات غريبة |
Ve bütün bu olanların Tanrı'nın planının bir parçası olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وهل تعتقد أن كل هذا، كل شيء حدث بسبب إرادة من الله؟ |
Hiç hak etmediği bir onur ama kimse Tanrı'nın iradesini sorgulayamaz. | Open Subtitles | فخر ما تستحقه حقاً بقوة لكن لا أحد يعارض إرداة الإله |
Kanada dışındaki insanlarn bu yıl Amerika'nın bir numaralı ithal petrol kaynağı olması hesaplananan Alberta katran kumları hakkında ne kadar az bilgi sahibi olduğuna her zaman şaşırmışımdır. | TED | وانا متفاجئة جداً كيف ان القليل فحسب من خارج كندا يعرفون عن رمال ولاية ألبرتا النفطية تلك التي مخططٌ لها بأن تغدو المصدر الاول للنفط المستجلب الى الولايات المتحدة |
Tanrı'nın adaleti..ailemin kanseriydim ve Tanrı da bana kanser verdi | Open Subtitles | يعمل الخالق بأسلوب عجيب وضعت اهتمامي بعائلتي فرحمني الله بالسرطان |
Natasha'nın gitar çantasının içindeki ve katilin aldığı şişe buydu. | Open Subtitles | هذا هو ما كان في حقيبة الجيتار الخاصة ب ناتاشا |
Namlı bir kılıçtır akrabalarım olan Batı'nın Yüksek Elfleri'nin eseri. | Open Subtitles | نصل مشهور تمّ صقله من طرف الجنّ السّامي في الغرب، من أقربائي |
Erica'nın bilgisayarında toprak ve yeraltı suyuyla ilgili sonuçlar vardı. | Open Subtitles | لا القرص الصلب الخاص ب إريكا كان عليه نتائج دراسات المياه الجوفية و التربة |
Bunlar Wayeyi Nehri'nin ormancıları, Okavango Deltası'nın insanları. | TED | هؤلاء هم شعب البوشمن من نهر الواي يي، سكان دلتا أوكافانجو. |
Karşıtlığın ilk sebebi şu anda elimde tuttuğum Tanrı'nın kitabı. | Open Subtitles | والسبـّب الأوّل الذي أعطيته إياه ، كان هذا كلمات الربّ |
Fazla süslemeden ve lafı uzatmadan sizlere Huzur Arayıcısı İtalyan Bekaretinin Koruyucusu Yüce Tanrı'nın İnfaz Memuru'nu sunuyorum. | Open Subtitles | وهكذا بدون المزيد من الكلام عنه بدون المزيد من التأخير أقدّم لكم الباحث عن السكون حامى العذرية الإيطالية |
Evet, etkileyici. Aynen Tanrı'nın İbrahim'e İshak'ı öldürmesini söylediği gibi. | Open Subtitles | نعم ، ممتع مثل عندما اخبر الاله ابراهيم لقتل اسحاق |
Hollanda'nın en yüksek rütbeli ve dünyanın her yerinde birlikleri olan komutanı olarak, bugün burada olmak benim için bir onurdur. | TED | بصفتي القائد الأعلى للقوات المسلحة في هولندا وخفيراً على قوات متوزعة في انحاء العالم أنا أفتخر بوجودي أمامكم هنا |
Dünyayı gezerek üvey annesi, tanrıların kraliçesi Hera'nın emri altındakilerle savaşırdı... | Open Subtitles | جاب الأرض مقاتلا أتباع زوجة أبيه الشريرة هيرا ملكة الآلهة المتسلطة |