"bir görev" - Translation from Turkish to Arabic

    • مهمه
        
    • في مهمة
        
    • مهمة واحدة
        
    • مهمّة
        
    • بمهمة
        
    • إنها مهمة
        
    • لدي مهمة
        
    • على مهمة
        
    • بالواجب
        
    • المهمه
        
    • هذه المهمة
        
    • لمهمة
        
    • فى مهمة
        
    • لديّ مهمة
        
    • كانت مهمة
        
    Bu dünyada herkesin yerine getirmesi gereken bir görev vardır. Open Subtitles الجميع في هذا العالم الكبير له مهمه عليه الوفاء بها
    Aynı gece Zeke, tamamen farklı türde bir görev peşindeydi. Open Subtitles في تلك الليلة , زيك كان في مهمة مختلفة تماما
    Güzel canavarımızı, basit bir görev için vahşi doğaya salacağız. Open Subtitles سنرسل وحشنا الصغير إلى البرية مع مهمة واحدة بسيطة لينفّذها
    Dolayısıyla bugün sizlere bir iddia, bir amaç ve bir görev hakkında farklı hikayeler anlatacağım, ki bence bu örnekler konunun daha doğru anlaşılmasını sağlıyor. TED لذا ما سأحاول قوله لكم اليوم هي قصة مختلفة عن ادعاء و هدف و مهمّة أعتقد أنّها تعطي صورة أعمق للموضوع.
    Şimdi eğer bu robotun zor bir görev yapmasını isterseniz, bu yıllık başka bir doktora programı demektir. TED الآن إذا ما أردت من هذا الروبوت أن يقوم بمهمة مختلفة، فهذا يمثّل برنامج لدكتوراه ثانية تدوم ثلاث سنوات.
    O kadar tehlikeli bir görev ki eski mürettebatımın hepsi öldü. Open Subtitles إنها مهمة في غاية الخطورة و تسببت في قتل طاقمي الأخير
    Elimde keşif nişancılarının, uğruna ninelerini vurabilecekleri türde bir görev var. Open Subtitles لدي مهمة لا يستطيع أحد تنفيذها إلا القناصة
    Çünkü İngilizlerin böyle bir görev için kullanacakları adam mutlaka ajanları James Bond olur. Open Subtitles بسبب هذا الرجل فإن البريطانيين سوف يستخدمون فى مهمه كهذه عميلهم جـيمـس بـونـد
    Ben Bill Jenkins, Kanal 2 Haberler adına özel bir görev için buradayım. Open Subtitles معكم بيل جينكينز في مهمه خاصة للقناة الإخبارية الثانية
    Bernard'a ve size Avustralya'da tehlikeli bir görev teklif edildi. Open Subtitles أنت و برنارد ... طلبتم لتقبلو مهمه خطيره في أستراليا
    Bu yüzden demokrasimizi 21. yüzyıla taşımak için sekiz yıldır bir görev sürdürüyorum. TED لذا أمضيت آخر 8 سنوات من عمري في مهمة من أجل دفع ديموقراطيتنا إلى القرن الواحد والعشرين.
    Resmi bir görev için burada olduğumu biliyor olmalısınız. Open Subtitles أعتقد أنكم تعلمون جميعاً أني هنـا في مهمة رسمية
    Yapılacak son bir görev var. Open Subtitles لكن تبقت مهمة واحدة غير منجزة مهمة حيوية واحدة,
    Keşke emekli olsaymışım, ama olmadım ve son bir görev aldım. Open Subtitles لم أتقاعد كما كان يجب أن أفعل بل قبلت مهمة واحدة أخيرة
    Kösteklediğiniz gizli görev, çok gizli bir görev. Open Subtitles ما خضت به هو عمليّة سرّية, مهمّة تغطية عميقة.
    Dünyamıza girebilmeniz ve bu yıla başlamanız için kurulumuz size küçük bir görev verdi. Open Subtitles قبل أَنْ تدْخلَ عالمَنا وتَبْدأُ سَنَتَكَ، مجلسنا لَهُ مهمّة صغيرة لَك لإكْمالها. ممكن تقول إختبار.
    İşverenim bana yerine getirmem gereken bir görev emanet etti. Open Subtitles رب عملي عهد إليّ بمهمة والتي أنوي الوفاء بها
    Bu çok önemli bir görev, o yüzden sadece sana güvenebilirim. Open Subtitles إنها مهمة في غاية الأهمية و لا أستطيع اِئْتِمَان غيركِ عليها
    Hayır, tek yaptığım zor bir görev alıp onu imkânsızlaştırmak oldu. Open Subtitles لا، كل ما فعلته هو الحصول على مهمة صعبة وجعلها مستحيلة
    Kalabalığın arasında, büyük bir minnet duygusunun yanında bir görev olduğunu da hissetti. TED وسط الحشود، شعر بامتنان عظيم، لكن أحس بالواجب أيضًا.
    Tanrı, önemli bir görev için okuma bilmeyen bir köylü yolladı. Open Subtitles ارسل لنا الرب قرويه اميه لتحمل مثل هذه المهمه
    bir görev değişikliği yapabilir misiniz? Hayır mı? ! Open Subtitles هذه المهمة خطيرة جداً ارسلوا بديلاً عني لا أريد الموت
    Robogamiler, özel olarak sadece tek bir görev için yapılmış robot olmak yerine birçok görevi yerine getirmek için optimize edilmişlerdir. TED بدلاً من أن يكون روبوت واحد مصنوع خصيصًا لمهمة واحدة، يتم تحسين الروبوغامي للقيام بمهام متعددة.
    Bana oyun oynamayın, Ekselans. Bu seferki öyle bir görev değildi. Open Subtitles لا تراوغى ياسمو الأميره لم تكونى فى مهمة انسانية هذه المره
    - Ayrıca tamamlamam gereken bir görev var. Open Subtitles إنها على حق إضافة إلى أن لديّ مهمة لأنهيها
    ÖImüş, göz yaşı dökülen Vallo dışında, bu çok sıkıcı bir görev oldu. Open Subtitles بأستثناء موت المأسوف عليه فالو ، لقد كانت مهمة مملة جدا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more