"dair bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • شيء عن
        
    • هناك أي
        
    • فكرة عن
        
    • على وجود
        
    • لدينا اي
        
    • كان بشأن
        
    • عن كيفية
        
    • حول كيفية
        
    • دليل
        
    • إشارة عن
        
    • يوجد سجل
        
    • هناك إشاعة
        
    • عما يجب
        
    • عن مكانه
        
    • إحتمال بأن
        
    Gezegene gelmeden önceki hayatına dair bir şey biliyor musun? Open Subtitles أتتذكر أيّ شيء عن حياتك قبل أن تنتقل على الكوكب؟
    Ve orada bir başkasının... ..yani senden başkasının bulunduğuna dair... ..bir kanıt bulamadık; Open Subtitles وليس هناك أي دليل على الإطلاق ان شخصا آخر كان هناك في الداخل
    Nasıl çalıştığına dair bir fikrim yok, ama buna çok para ödedim. TED ليس عندي أدني فكرة عن طريقة عمله، لكني دفعت فيه مبلغاً كبيراً.
    Şimdiye dek başka kurtulanlar olduğuna dair bir iz bulamadık. Open Subtitles حتى الآن , لا توجد أي دلالات على وجود ناجين
    Bu sayı ve harflerin neyi gösterdiğine dair bir kaynağımız var mı? Open Subtitles هل لدينا اي فكرة عما تدل عليه الارقام او الحروف هنا
    "Gezide yeni bir sima belirdiğine dair bir söylenti dolaşıyordu küçük köpekli bir kadın." Open Subtitles ...الحديث كان بشأن أمور استُحدثت فى نزهة) ("السيدة مع الكلب الصغير"
    Şimdi, salgınla nasıl baş edeceğine dair bir duyuru yapman gerektiğini düşünüyorum. Hayır. Open Subtitles الآن أعتقد أنك قد تريد أن تعلن بياناً عن كيفية التعامل مع الاطلاق
    Gerçekten de kimse biliyor gibi değil ama bunun hiç de önemli olmaması kelimeleri nasıl anlamlandırdığımıza dair bir şeyler anlatır. TED يبدو أن لا أحد يعرف، ولكن حقيقة أنه لا يهم تخبرنا بشيء حول كيفية إضافة المعنى إلى الكلمات.
    Gece görüntüsüne dönersek, Çin'de kuralların çarpıcı bir şekilde değişmesine neden olan sürece dair bir ipucuna sahip olabiliriz. TED إذا عدنا إلى خريطة الليل ، يمكنك رؤية دليل العملية التي أدت إلى تغيير جذري في القوانين في الصين.
    MR sonuçlarında herhangi bir damar anevrizmasına dair bir şey çıkmadı. Open Subtitles لم يُظهر تصويرك المقطعي أية إشارة عن تمدد الأوعية الدموية
    Hafızanın iyi olmadığına dair bir şey söylememiştim, ...sadece gönül eğlendiriyorsun demiştim. Open Subtitles إلا أنني لم أصرح أي شيء عن ذِكرها فقط اصبحت ذو تجربه
    Arşivimde buna dair bir bilgi yok. Kesin olan şu ki, polis her yere baktı. Open Subtitles لا يوجد شيء عن هذا بالأرشيف، المؤكد أنهم بحثوا عنه ولم يجدوه
    Bay Turton, gerçek Hindistan'a dair bir şeyler görmek istiyorum. Open Subtitles سيد تورتون , أَشتاقُ لمشاهدة شيء عن الهند الحقيقية
    Ama trombozun bu kadar kötü olduğuna dair bir şey yazmıyordu. Open Subtitles ولكن لم يكن هناك أي إشارة إلى أن التخثر بهذا السوء.
    Gerçek anlamda sürmekte olan bir düşüncenin varlığına dair bir gösterge yok. TED ليس هناك أي إشارة إلى أن هناك أي تقكير حقيقي يجري.
    Gördüğünüz gibi, kas bozulmasına dair bir işaret yok. Open Subtitles كما تعلمون لم تكن هناك أي علامات على تدهور العضلات
    Evrenin çok canlı bir görsel anlayışına sahip olmamıza rağmen, evrenin nasıl bir sesi olduğuna dair bir algımız yok. TED ولكن إمتلاكنا هذا الكم الهائل من من الفهم البصري الحي للفضاء, لم يعطينا اي فكرة عن ما هو صوت الكون.
    Atlılar'ın patronları, bunun mahşer için dünyada hala çok fazla iyilik olduğuna dair bir işaret olduğunu söylemiş. Open Subtitles إنَّ رؤساء الخيَّالة يقولون بأنَّ هذه علامة تدل على وجود الكثير من الخير في العالم، والذي يصعب هزيمته
    Şimdiki hedefinin neresi olacağına dair bir fikrimiz yok. Open Subtitles ليس لدينا اي فكرة اين موعد ضربته التالية
    "Gezide yeni bir sima belirdiğine dair bir söylenti dolaşıyordu küçük köpekli bir kadın." Open Subtitles ...الحديث كان بشأن أمور استُحدثت فى نزهة) ("السيدة مع الكلب الصغير"
    Bunun nasıL oLduğuna dair bir fikrin var mı ? Open Subtitles هل يمكنك أن تخبرنا بشكل أفضل عن كيفية وقوع هذا؟
    Tamam, bebeği nasıl kurtaracağımıza dair bir fikri olan? Open Subtitles حسناً، هل هناك أية أفكار حول كيفية إنقاذ الطفل؟
    Bu adamın iddia ettiği kişi olduğuna dair bir kanıt yok. Open Subtitles لا دليل لدينا أن هذا الرجل هو من يدعي أن يكون
    Zorla girilmeye veya boğuşmaya dair bir iz yok. Open Subtitles لا إشارة عن الدخول عنوة، ولا إشارة عن قتال.
    Ann Nuyes'un kalp amelyatı geçirdiğine dair bir kayıt yok Open Subtitles لا يوجد سجل يذكر بأن آنا نويس قد خضعت لعمل جراحي في القلب
    Tek kaba işlerde çalıştırılacağımıza dair bir söylenti var. Open Subtitles هناك إشاعة تدور في الأنحاء أننا سنستخدم في الاعمال اليدوية فحسب
    Evet, ama en azından çoğu anne babanın, çocuklarını kimden koruduğuna dair bir fikri vardır. Open Subtitles ..نعم ، لكن على الأقل معظم الآباء لديهم فكرة عما يجب أن يحموا أولادهم منه
    Şarj aletimi bulamıyorum eğer nerede olduğuna dair bir fikrin varsa beni arayabilir misin? Open Subtitles اسمعى أنا لا أجد شاحن الهاتف خاصتى اذا كانت لديك اي فكرة عن مكانه هل بإمكانك الإتصال؟
    Eğer bu adamın bir polisle kan davası varsa sitemde olduğuna dair bir şans vardı. Open Subtitles إذا كان هذا الشخص لديه ثأرٌ على الشرطة، هنالك إحتمال بأن يكون بالنظام.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more