| Tek isteği ona iyi günler dilemektir, çünkü eşinin günü o saatte başlamaktadır. | TED | أنه يريد فقط أن يتمنى لها يوماً طيباً، لأن ذلك وقت بداية يومها. |
| İyi günler memur bey. Bir şey söyleyebilir miyim acaba? | Open Subtitles | صباح الخير أيها الشرطي لو تسمح لي أن أتدخل للحظة. |
| İyi günler bayanlar, baylar. Air America'nın 1.uçuşuna hoş geldiniz. | Open Subtitles | مساء الخير أيها السيدات والسادة مرحبا بكم على متن رحلتنا |
| Madem beni meraklı bir dedikoducu olmakla suçluyorsunuz, size iyi günler diliyorum. | Open Subtitles | حسنا,بما انك تتهمنى بالفضول الرهيب, فأتمنى لك يوما طيبا |
| Çok yaşa Flash. Dünyayı kurtardın. İyi günler. | Open Subtitles | حياة طويلة فلاش انقذت أرضك تمتع بيوم لطيف |
| Bay ve Bayan Şehvetli Amerikalı size iyi günler diliyorum. | Open Subtitles | لذا إليك، سيد وسيدة أمريكا الشهوانية أتمنى لكم.. يوماً جيداً |
| Lütfen şunu arabayı yıkayan elemana verin. A-1 günler dilerim. | Open Subtitles | والرجاء إعطاء هذه لغاسل سيارتكَ المحترف ونتمنى لكَ يوماً مميزاً |
| Uğradığınız için teşekkür ederim beyler. İyi günler dilerim size. | Open Subtitles | .شكراً لك يا سادة على الحضور .أتمنى لكم يوماً جميلاً |
| İyi günler, Bayan Fletcher. Davis, sakıncası yoksa, beni merkeze bırakır mısın? | Open Subtitles | صباح الخير سيدة فليتشر, ديفيز ,هل تمانع لو اوصلتنى الى المقر ؟ |
| Bonjour (İyi günler) Mösyö Stonor. Madam Renauld'yla konuşmak istiyoruz. | Open Subtitles | صباح الخير سيدى من فضلك, نود الحديث الى مدام رينو |
| İyi günler, ben Doktor Grasnik. Ben... Çocuk benden önce gelmişti. | Open Subtitles | مساء الخير أنا الدكتورة , جرازنك أعتقد أنه هنا من قبلي |
| Her işlemi hatırlayamam. İyi günler. | Open Subtitles | لااذكر كل معاملة تمت في السابق ، يوما سعيدا |
| Sadece kasaya götürün yeter, size iyi günler dilerim. | Open Subtitles | حسنا فقط حذي هذه واذهبي للمحاسب واحظي بيوم جميل |
| - İyi günler Bayan Ohlsson. İsveççe konuşuyorsunuz! | Open Subtitles | أنت لاتتحدث السويدية نهارك سعيد أنسة فركن أولسون. |
| Bilmiyorum, efendim, ben bir volkanbilimcisi değilim. günler de olabilir, dakikalar da. | Open Subtitles | لا اعرف سيدي، لست عالمة براكين يمكن ان تكون ايام او دقائق |
| İyi günler gençler ve...ve teşekkürler. | Open Subtitles | طاب يومكم أيها السادة طاب يومكم أيها الشباب و شكراً لكم |
| Yardım etmeye çalışıyorsun, kalbini açıyorsun. Sen bilirsin. İyi günler. | Open Subtitles | تحاول أن تساعدهم تقدمها لهم من قلبك حسناً إستمتع بيومك |
| günler haftalara dönmeye başlıyor ve ekip çekimleri uzatmak zorunda kalıyor. | Open Subtitles | لقد بدأت الايام تتحول الى ساعات وعلى الطاقم أن يُطيل لقطته |
| Biliyorsun, bu sigara kutusu daha iyi günler de gördü. Şangay'dan almıştım. | Open Subtitles | كما تعرف , صندوق السجائر هذا شهد أياماً أفضل |
| Hiç canının fondü çektiği günler olmadı mı? | Open Subtitles | هل حدث لكِ أن إستعدتِ يومكِ ووجدتِ أنكِ تشتاقين إلي هذه الأكلة الشهية ؟ |
| Tüm gün oturup, günler, aylar, yıllar boyunca... milletin pisliğini sindiriyorsun. | Open Subtitles | تجلس وتأكل الفضلات طوال اليوم. يومًا بعد آخر سنة بعد اُخرى |
| Artık taşra gezilerine gitme, artık parkta uzun günler geçirme. | Open Subtitles | لا رحلات خارج البلاد ولا تقضي أوقات العصر فى المنتزه |