| Eğer formülü kendin yazmak zorunda kalsan, ne yapılacağını bilirdin. | TED | وإن توجب عليك كتابة الصيغة بنفسك ستعرف كيف تفعل ذلك. |
| İki insana da ilgi duymanın mümkün olduğunu kendin söyledin. | Open Subtitles | أنت قلت بنفسك أنه من الممكن أن يكون مشاعر لشخصين. |
| Bu kadar uzun uzun düşündüysen maskeyi neden takıp kendin denemedin? | Open Subtitles | لمَ لم تجرّبه بنفسك إن كنتَ قد فكرتَ بالأمر لهذه الدرجة؟ |
| Avukatım olur musun diye sormadım sana. Sen sadece kendin için uğraşıyorsun. | Open Subtitles | لم أطلب منك أن تكوني محاميتي أنت تقومين بهذا فحسب لتهتمين لنفسك |
| kendin dedin, sana mesaj göndermeye çalışıyor. Seninle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | قلتِ بنفسكِ إنّه يحاول أن يبعث إليكِ برسالةٍ، يريد لقاءكِ |
| Ne? Sen kendin demedin mi, eğer ölmediysem seninleyim demektir? ! | Open Subtitles | حسنا , لقد قلتها بنفسك إذا كنت لم أمت, فأنا معك |
| - Lord Vorborton'la el sıkışmak istiyorsan bunu kendin söylemelisin. | Open Subtitles | إذا اليدين لتكون وضعت على الرب اربورتون، وضع عليها بنفسك. |
| Kusura bakma, ama bu benim işim değil. Bi dahaki sefere kendin yap. | Open Subtitles | أعذرْيني، لَكنَّه ليس من اللازم ان اتأكد في المرة القادمة، افعلي ذلك بنفسك.. |
| Demek istediğim eğer gerçekten ciddiysen kendi yemini kendin takarsın. | Open Subtitles | أعني إذا كنت جديّا حقا، يجب أن تعد صنانيرك بنفسك. |
| Büyükannemin dediği gibi "bir kutunun güneşe atıImasını istiyorsan bunu kendin yap. " | Open Subtitles | كما قالت جدتي إن أردت أن تلقي بصندوق في الشمس فعليك فعلها بنفسك |
| Eğer diyeceğin bir şey varsa buraya gel ve kendin anlat. | Open Subtitles | حسناً، إن لديك شيئاً لتقوله، تعالَ إلى هنا واخبرني أياه بنفسك. |
| - kendin söyledin, Doktor. Yıldızlara geri dönüp diğerlerine Dünya'dan bahsedeceklerdi. | Open Subtitles | لقد قلتها بنفسك يا دكتور، سيعودون للنجوم ويخبروا الآخرين عن الأرض |
| Yolda bir mola verdin gibi. kendin için bu seçimi yapmak zorundasın. | Open Subtitles | نوع من الوقوف فى طريقِ طول يَجِبُ أَنْ تَقُومَ بذلك الإختيارِ بنفسك |
| Sana kelimeleri öğretebilirim ama gücünün sınırlarını kendin öğrenmek zorundasın. | Open Subtitles | استطيع تعليمك الكلمات لكن حدود قواك عليك انت اكتشافها بنفسك |
| kendin halledebilirsin, ama benim hemen gitmem lazım, ve biraz borç almam lazım. | Open Subtitles | يمكنك ان تتعاملى بنفسك ولكن انا احتاج للذهاب الان واحتاج لاقتراض بعد النقود |
| Bunu sen kendin söyledin; o, gezegendeki en kötü adam. | Open Subtitles | أنت قلتها بنفسك, إنه أسوأ رجل على ظهر هذا الكوكب |
| Fakat bunu sen kendin de söyledin, tabutta sahte paradan başka birşey yoktu. | Open Subtitles | ولكن أنت بنفسك قت بأنه لا يوجد شيء سوى المال المزيف في الصندوق |
| Yani bunu benim için değil, ...kardeşim için değil kendin için yap. | Open Subtitles | لذا لا تفعل ذلك لى لا تفعل هذا لأختى إفعل هذا لنفسك |
| Ya da alternatif olarak, onun en sonunda cehennemde gördüğünde, ona kendin söyleyebilirsin. | Open Subtitles | أو بدلاً من ذلك عندما ترينه في الجحيم ربما يمكنكِ أن تخبريه بنفسكِ |
| Ama en iyi casus annesin! kendin gibi olmana bayılıyorum. | Open Subtitles | و افضل والدة للاطفال الجواسيس احبك عندما تكونين على طبيعتك |
| Harika, kendin hakkında bir şey söyleyerek aradaki soğukluğu azalt. | Open Subtitles | هذا ممتاز، الآن إكسري الجمود بإخباره شيئاً شخصياً عن نفسكِ |
| Prensesi kendin yakalayıp bütün ödülün üzerine konmayı düşünüyorsun! | Open Subtitles | تريد أسر الأميرة بمفردك حتى تحصل على المكافأة بأكملها |
| Herkes bana bebekmişim gibi davranıyor. Bugün buraya kendin mi geldin? | Open Subtitles | الكل يعاملني كما الأطفال هل أتيت إلى هنا اليوم لوحدك ؟ |
| - Ne? kendin dedin, sürekli mutlu olmamak için sebep ariyorum. | Open Subtitles | لقد قلتِ لي بنفسكَ أنني أبحث عن أسباب تحرمني من السعادة |
| Bir de doktor gelecek sefer iş belgelerini kendin doldursan iyi edersin. | Open Subtitles | أوه، دوك، قد ترغب في ملء الأوراق الخاصة بك في المرة القادمة. |
| Sen kendin git, seni izleyeceğim. Hadi git evlat, seni izleyeceğim. | Open Subtitles | أمضي وحدك وأنا سأراقبك هيّا أيها الفتى أنا سأراقبك |
| Hayır, bunu ben istemişim gibi davranma. Buna kendin sebep oldun. | Open Subtitles | لا، لا تتصرّف وكأنّي أردتُ هذا، قد جلبتَ هذا على نفسكَ |
| Ama kendin için başka bir araç bulmalısın ki.... ...kısmetim kapanmasın. | Open Subtitles | ولكن يجب أن تجدي لنفسكِ منزلاً أخر في حالة لو صادفني الحظ |
| En iyisi, neden kendin gelip görmüyorsun? | Open Subtitles | أو أفضل من ذلك لماذا لا تأتي هنا وتشاهدي بأم عينك |
| Gerilmene gerek yok. Yalnızca bana ayak uydur ve kendin ol. | Open Subtitles | مهلاً، لست مضطراً كي تتوتر الآن اتبعني فحسب وكُن على سجيتك. |
| Sadece kendin ol. Burası senin evin. | Open Subtitles | فقط، أريد منكِ أن تتصرّفي على طبيعتكِ هذا بيتكِ |