"mücadele" - Translation from Turkish to Arabic

    • القتال
        
    • مكافحة
        
    • صراع
        
    • قتال
        
    • معركة
        
    • النضال
        
    • تقاتل
        
    • الكفاح
        
    • الصراع
        
    • مقاومة
        
    • المعركة
        
    • المقاومة
        
    • أقاتل
        
    • نقاتل
        
    • تحارب
        
    Kuran, mücadele etmekten söz ettiğinde, her zaman kutsal bir savaştan söz etmez. Open Subtitles عندما يتحدث القراّن عن الكفاح فإنه لا يعنى دائما القتال فى حرب مقدسة
    New York'tan teklif aldım, bir terörle mücadele biriminin başına geçmem istendi. Open Subtitles لم يعطني التفاصيل عرض علي عمل في نيويورك بترأس قوة مكافحة للارهاب
    Bu mücadele; ahlâksızlığa, günaha, cazibeye, şehvet ve aç gözlülüğe karşı bir mücadeledir. TED هو صراع مع النفس، نضال ضد السوء والخطيئة والاغراء و الشهوة و الجشع.
    Çünkü insanlara sorsaydınız iki elimi de çok iyi kullanabildiğimi ve iki elimle de çok rahat şekilde mücadele edebildiğimi söylerler... Open Subtitles لانه اذا كنت قد سألت فقط بالجوار سوف يقول كل شخص هنا انني ماهر يدوياً وايضاً استطيع قتال اثنين او حتى..
    Önümüzde bir mücadele olsa da bizde Voldemort'ta olmayan bir şey var. Open Subtitles رغم أن هناك معركة تنتظرنا نحن نملك شيئا واحدا لا يملكه فولدمورت
    Su onlarla mücadele etmeden herşeyden nasıl yarar sağlayacağını bilir. Open Subtitles الماء يعرف كيف يستفاد من كلّ شيء. دونّ النضال معهم.
    Yıllarca Elektrikli Araç Birliği'nin başında ve her gün bu konuyla mücadele ediyor. TED هي تترأس لسنوات جمعية السيارات الكهربائية وهي تقاتل من أجل ذلك كل يوم.
    Ve bunun şu anda tüm dünyada asıl mücadele olduğunu görüyorsunuz. TED وترى هذا ظاهراً حول العالم مجدداً ان هذا هو الصراع الرئيسي.
    Ancak açıklanamayanı açıklama dürtüsü ile mücadele zor olabilir. TED إلا أن مقاومة الرغبة في تفسير ما لا يمكن تفسيره قد يكون أمرًا صعبًا.
    Ulusal Güvenliğin yüz karasısınız bir mücadele de beş dakika bile dayanamazsınız! Open Subtitles أنتم عار على الحرس الوطني ولن تصمدوا لخمس دقائق في ساحة القتال
    Bunu neden yapmalıyım, iki yılımı seninle mücadele ederek harcayayım? Open Subtitles لماذا عليّ فعل ذلك أن أضيّع سنتين في القتال معك؟
    Ve yolsuzlukla mücadele ofisi komiser Kadam'ı paralarla suçüstü yakaladı. Open Subtitles وقسم مكافحة الفساد .. مفتش اشتعلت كادام متلبسا مع المال.
    Uyuşturucu ile mücadele Bürosu'nda iyi bir geçmişin var, bunu sorgulamıyoruz. Open Subtitles نحن لا نتجادل بأن لديك سجل جيد مع وحدة مكافحة المخدرات.
    Sonra Ellie'yi düşürmüş mücadele olmuş, silahı düşmüş ve Ellie de onu vurmuş. Open Subtitles بعدها هو اوقفها كان هناك صراع , المسدس سقط , هى اطلقت علية
    Birbirimizle didişmemeliyiz aksine birlikte mücadele etmeliyiz. Open Subtitles نحن لا يجب أن نحارب كل سوية لكن قتال سوية
    Fakat Kore savaşında çatıştığı bir mücadele esnasında başından geçtiği ciddi travmadan. Open Subtitles لكن من صدمة خطيرة خاضها خلال معركة قاتل فيها خلال الحرب الكوريّة
    Gençler değişim isterken, yaşlılar mevcut durumu korumak için mücadele ediyor. Open Subtitles النضال المسن للإحفاظ على الوضع الراهن بينما الشباب يحن إلى التغيير.
    Turnuvada mücadele ederken, rakibiniz bir yılan saldırısına uğrayacak ve rakibiniz felç olacak Open Subtitles عندما تقاتل فى المسابقة .. ّ حدد خصمك بأستخدام هذا الدرع ثم ..
    Biz teori değil, eylem adamıyız. Hayatımız için mücadele veriyoruz. Open Subtitles نحن ليس نظريون, نحن عمليون علينا الكفاح من أجل حياتنا
    İçinde öyle bir mücadele azmi kalmamış olmasına çok üzüldüm. - Ne? Open Subtitles إنها سيئة جدا لم يكن لديك أكثر من ذلك الصراع في داخلك
    Şöyle bir baktığım kadarıyla bayanın odasında mücadele izine rastlamadım. Open Subtitles بنظرة فاحصة لحجرتها فقد غادرتها السيدة على عجل ولكن بدون مقاومة
    Gana'da Aralık, 2012'de yapılan seçimlerde iki aday arasındaki mücadele eğitim üzerineydi. TED في انتخابات غانا في ديسمبر 2012 المعركة بين المنتخبين كانت حول التعليم
    onun hizmetli arıları programın bir parçası halindeler. Bugünlerde, araştırmacılar, bazı arıların maytlarla mücadele edebilme yeteneğine doğaları gereği sahip olduklarını keşfetti böylece bir dizi mayt-karşıtı arı üretebilmek için yola koyuldular. TED وقد اكتشف العلماء أن بعض النحلات لديها قدرة طبيعية على مكافحة العت لذا فقد شرعوا بتربية نوع من النحلات المقاومة للعت
    Çocuklarımızın eğitimi için omuz omuza mücadele etmek de öyle olacak. Open Subtitles وسيكون من دواعي سروري أن أقاتل بجانبك من أجل تعليم أطفالنا
    Ama görenler ve kahinler bir listesini yaptık ve öngörmek mümkün olabilir herkes onu geri almak için mücadele etmek gerekir kim. Open Subtitles . لقد صنعت قائمة بالعرافين و الحكماء و أي أحد قد يكون قادراً على التنبؤ . من يجب أن نقاتل حتى نستعيده
    Kardeşi için mücadele veriyor, ne bir akrabası ne bir ailesi var. Open Subtitles إنها تحارب في سبيل أخيها، هي بنفسها، لا أقارب لديها، لا عائلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more