| Ona bakarsan ruh büyüsü kullanıp komik sesler yap da dedim. | Open Subtitles | لقد قلت أيضاً أن تستخدمي سحر الأرواح و أصدرت أصواتاً مضحكة |
| Ayrıca çıkarttıkları yeni sesler sualtı ses dünyasını nasıl etkileyecek? | TED | وكيف تؤثر الأصوات التي تصدرها على بيئة الصوت تحت الماء؟ |
| Yüksek sesler, parlak ışıklar oğlunuz gibi insanlar için daha çok sorun olabilir. | Open Subtitles | الضوضاء الصاخبة، الأضواء الساطعة يمكن أن تكون صعبة بشكل إستثنائي لشخص مثل ابنكِ. |
| Ya da daha kötüsü. Duyduğu sesler ona öldürmesini söylüyor olabilir. | Open Subtitles | او اسوء، الاصوات داخل رأسه من الممكن انها تخبره ان يقتل |
| Bir şeyleri hayal etmesiyle, gürültüler, ayak sesleri ve sesler duymasıyla başlamış... ve sonra sesler konuşmaya başlamış. | Open Subtitles | لقد بدأ بأنها كانت تتخيل اشياءا ثم سماع ضوضاء ووقع اقدام, وأصوات ثم بدأت الأصوات تتحدث اليها |
| Ve beni öyle dinliyor ki, sanki kelimelerim dünyadaki son sesler. | Open Subtitles | وحين ينصت إليّ كأن كلماتي هي آخر صوت على هذا الكوكب |
| Ben yeni yerlere ulaşmak ve daha önce hiç duymadığım sesler keşfetmeyi umuyorum. | TED | اتمنى ان اصل الى مناطق جديدة لاكتشف اصوات لم اسمعها من قبل |
| Bir yerde okumuştum, rüzgâr, mağara gibi dar yerlerden geçince garip sesler çıkarabiliyormuş. | Open Subtitles | قرأت أنه عندما تمر الريح عبر أماكن ضيقة كالكهوف، قد تحدث أصواتاً غريبة. |
| Dolaplar ve kapılar daha önce duymadığım tuhaf sesler çıkarıyormuş gibi geliyor. | Open Subtitles | الأبواب و الخزائن تصدر أصوات صرير غريبة. تصدر أصواتاً لم أسمعها من قبل |
| Küçük, zalim bir kabadayıymışsın gibi sesler çıkarıyorsun. | Open Subtitles | أنت تُصدرُ أصواتاً وكأنّك تعني بأنّني تافه ووضيع |
| Tek fark, sesler daha yakından geliyordu sanki birileri kapıyı tekmeliyordu. | Open Subtitles | و لكن الصوت اعلي بكثير كما ان لو أحدهم يكسر الباب |
| Bu şifrelemeleri ve 423 ayrı parçayı sesler anlaşılır olana kadar yazılımda çalıştırdım. | Open Subtitles | طبّقت برنامجاً يفك تشفير كلٍ من الـ423 مقطعاً المجزأة حتى يصبح الصوت واضحاً |
| Yüksek sesler, parlak ışıklar oğlunuz gibi insanlar için daha çok sorun olabilir. | Open Subtitles | الضوضاء الصاخبة، الأضواء الساطعة يمكن أن تكون صعبة بشكل إستثنائي لشخص مثل ابنكِ. |
| Biliyorsunuz bu küçük sesler ancak bir iki adım öteden duyulur. Neden bana bu kadar kızıyorsunuz? Ne yaptım ki? | Open Subtitles | تعلم بأن هذه الضوضاء لاتسمع فلماذا انت حانق علي ؟ |
| Artık bütün o çılgın repertuara sahiptim: korkunç sesler, grotesk görüntüler, tuhaf, inatçı sanrılar. | TED | حتى الآن، كت أعاني من جميع أعراض الحمّى : الاصوات المرعبة، والرؤى البشعة، الأوهام الغريبة و الصعبة. |
| Amos oradan garip sesler geldiğinden şikayetçiydi. | Open Subtitles | دئما ماكان عاموس يشتكى من ضوضاء غريبة من عندهم |
| Bu korkunç sesler de ne? Bir çeşit hayvan falan mı? | Open Subtitles | بحق السماء ما هذه الأصوات الفظيعة أهو حيوان من نوع ما |
| Elimizdeki tek şey, depodan gelen sesler, ve adamı da antlaşmalarla bağlamak imkansız. | Open Subtitles | كل ما لديّ هو صوت يخرج من المستودع ولا توجد طريقة لربطه بالسندات |
| Mavi balinalar ve yüzgeçli balinalar uzun mesafelerce hareket edebilen çok düşük frekanslı sesler çıkarırlar. | TED | لذا فالحيتان الزرقاء والحيتان ذات الزعانف تصدر اصوات ذات ترددات منخفضة يمكنها الانتقال الى مسافات كبيرة |
| Dikkatlerini dağıtmak için araya başka sesler de koyduk ve tek yaptıkları yatıp bu kayıtları dinlemek oldu. | TED | وضعنا أصواتا أخرى بغرض التشويش عليهم، و كل ما عليهم فعله هو الإستلقاء و سماع الأًصوات |
| Görünüşe göre, patlama-darbeli sesler gerçekten biraz insan sesine benziyor. | TED | يتضح أن أصوات تدفق النبضات تبدو تقريباً مثل أصوات البشر |
| Okyanusta sebep olduğumuz sesler değişik frekanslarda olabilir ve çok büyük mesafeleri katedebilirler. | TED | الضجيج الذي نلقي به في المحيط يأتي بكل الترددات المختلفة التي بوسعها أن تسافر لمسافات طويلة. |
| Bazen, bana öyle geliyor ki çevremizdeki uğultulu sesler okyanusun değil kısık ağlamaların sesi. | Open Subtitles | أحياناً تبدو الهمهات من حولي وليست صوتاً صادراً عن المحيط بل كغصات الدموع المختنقة وتنهدات البكاء |
| Uyurken öyle sesler çıkarır mısın hep? | Open Subtitles | هل دائما تصنعين هذه الضجة و أنتى نائمة ؟ |
| Hayır, pantolonla ona oturunca garip garip sesler çıkarıyor. Çılgın bir fikrim var. | Open Subtitles | لا انه يصدر اصواتا بما يكفي عندما تجلسين عليه بالبنطال لدي فكرة مجنونة |
| ♫ Eğer sesler varsa ♫ ♫ gecede ♫ Eric Whitacre: Hayrete düşmüştüm. | TED | ♫لو كان هناك ضجيج♫ ♫في الليل♫ اريك ويتيكير:كنت كمن ضربه البرق |