"sevdiğim" - Translation from Turkish to Arabic

    • المفضل
        
    • المفضلة
        
    • أحببتها
        
    • أحبهم
        
    • احبه
        
    • احب
        
    • المفضّل
        
    • أحبّه
        
    • أحبك
        
    • احبها
        
    • أحبّ
        
    • المفضله
        
    • حبي
        
    • المفضّلة
        
    • أحبّها
        
    Veririm ama geri almak şartıyla. O benim en sevdiğim... Open Subtitles سوف أعيره لكِ لكن يجب أن تعيديه إنه المفضل لديّ
    Satıcı kadına en sevdiğim yazarın isminde "N" harfi olduğunu söylemiştim. Open Subtitles أخبرت البائعة بأن حرف النون هو أحد الحروف بإسم كاتبي المفضل
    Bu yolculuktaki en sevdiğim resim Joe ve Roseanne aitti. TED تعتبر صورة جو وروزان من الصور المفضلة من هذه الرحلة،
    Biliyorum, senin para kazandıran şarkılarından değil ama benim en sevdiğim. Open Subtitles أنا أعلم أنها لا تجني الكثير من المال لكنها المفضلة عندي
    Hiçbir erkek, benim onu sevdiğim gibi bir kadını sevmemiştir. Open Subtitles لم يحب أي رجل امرأة قط بالطريقة التي أحببتها فيها
    Küçük grubumuzu paramparça; sevdiğim insanları birbirine düşman etti. Keşke... Open Subtitles مزقت أشلاء مجموعتنا الصغيرة ، وحرضت إناس أحبهم ضد البعض
    Bu en sevdiğim etkinlik: Yağa bulanmış sağır adamı yakala. Open Subtitles هذا هو الحدث المفضل لدي القبض على الرجل المدهون بالزيت
    Bazen, doktor olarak hayatımın, en sevdiğim dizideki gibi olmasını isterim. Open Subtitles أحياناً كـ طبيب، أتمنى حياتي لو كانت مثل برنامجي التلفزيوني المفضل
    Ve ben bunu yerken, erkek arkadaşım en sevdiğim TV programını kaydediyor. Open Subtitles بينما أنا اتناول شريحة البيتزا هذه رفيقي الحميم بالمنزل يسجل مسلسلي المفضل
    Savaş kaybedilince; asıldılar, kelleleri kesildi, çekilerek dörde bölündüler ve... oh benim en sevdiğim, bağırsakları deşildi ve yakıldılar. Open Subtitles عندما خسرنا الحرب , كانوا سيكونون مشنوقين , ومقطوعي الرؤوس , ومربطين و,أه المفضل لدي , قطع أحشائهم وأحرقوا
    Eğer öyle olsa, en sevdiğim bu elbise için üzülürüm. Open Subtitles كنت سأكون حزينة لو حصل شيء له إنه ثوبي المفضل
    En sevdiğim oyundur. Ama kazandığında ne diye bağırdığını hatırlayamıyorum. Open Subtitles هذه لعبتي المفضلة لكن لا أتذكر بما تصيح حين تفوز
    Size sadece adımı, rütbemi ve en sevdiğim yemeği söylerim. Open Subtitles كل ما استطيع قولة هو اسمي, وظيفتي, والحبوب المفضلة لدي
    Antlaşmanın imzalanması ve en sevdiğim tatlı, Jogan'lı pasta şerefine. Open Subtitles للتوقيع علي المعاهدة ولحلوتي المفضلة كعكة فواكه الجوجان . نعم
    Bugün sevdiğim kızın geçmişe gönderildiğini, ve 150 yıl önce öldüğünü öğrendim. Open Subtitles اليوم وجدت إبنتي التي أحببتها أعيدت إلى الماضي وماتت منذ 150 سنة
    Vaktimi ve enerjimi sevdiğim insanlarla mücadele ederek harcamak istediğim en son şey. Open Subtitles اخر شيء احتاجه هو إضاعة الوقت والطاقة هنا القتال مع الاشخاص الذين أحبهم
    Bi kaç iş yaptım, iyi para kazandım sevdiğim şeyi yapıyordum. Open Subtitles فعلت بعض الاشياء مقابل بعض المال كنت افعل شيئا لا احبه
    Bunlar benim en sevdiğim ayakkabılarım. Ne yapacaksın onu? Ne? Open Subtitles هذا احب حذاء عندي ما الذي تنوي القيام به ؟
    Ve ben de Şükran Günü'nü ailem, şu alternatif müzik grubu ve en sevdiğim barmenle geçirdiğim için mutluyum. Open Subtitles و أنا شاكر لأنّي سوف أقضي عيد الشكر مع عائلتي و مغنّي الروك هؤلاء، و مع السّاقي المفضّل لدي
    Ama midendeki kelepçeyi aldırdım ve sevdiğim şirin adam olarak kalmanı sağladım. Open Subtitles لكنّي جعلتهم يفكون ربطة معدتك و يرجعونك إلى الرجل الجميل الذي أحبّه
    Ama seni sevdiğim sürece, senin de benim kadar önem verdiğini bilmem gerekiyor. Open Subtitles لكن بما أني أحبك يجب أن أعلم أنك تهتم بقدر ما أهتم أنا
    Basketbol oyununu benim sevdiğim gibi seven bir grup çocuk ile karşılaştım. Open Subtitles لقد وجدت مجموعه من الاولاد تحب لعب كره السله بالطريقه التى احبها
    Çevremde dostlarım ve önemli konuklarım var. Ve sevdiğim kadın. Open Subtitles أن محاطاً من قبل الأصدقاء، ضيوف الشرّف، والمرأة التي أحبّ.
    En sevdiğim intörnümün bu sabah bir çift akciğerle sorun yaşadığını duydum. Open Subtitles سمعت ان طبيبتى المتمرنه المفضله لديها مشكله فى تركيب رئه هذا الصباح
    Sağlam içgüdülere sahipsin ama bunu seni sevdiğim için söylüyorum. Open Subtitles لديك موهبة فطرية ولكني أخبرك بهذا من منبع حبي الشديد
    Bugün sizlere en sevdiğim oyunu öğreteceğim. Çok Oyunculu Kitlesel Parmak-Güreşi. TED سأعلّمكم اليوم كيفيّة لعب لعبتي المفضّلة: مصارعة إبهام شديدة تعدّد اللاعبين.
    Bu hayatta gerçekten sevdiğim bazı şeyler vardır, ve fikrimi kimse değiştiremez. Open Subtitles هنالك بعض الأشياء المُعيّنة في هاته الحياة و الّتي أحبّها حقّاً و لا أحدَ باستطاعته تغيير ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more