"شيء من" - Traduction Arabe en Turc

    • bir şeyler
        
    • bir şey
        
    • bir şeyi
        
    • bir şeye
        
    • yok
        
    • bir şeyin
        
    • falan
        
    • şeyden
        
    • bir şeydi
        
    • şey çıktı
        
    • birşey
        
    • hiçbir şey
        
    • hiçbiri
        
    RW: Bir gece filme gitmeye veya bir şeyler yapmaya ne dersin? TED رايان: ليلة واحدة، هل تريد الذهاب إلى السينما أو شيء من هذا؟
    Bu iki salak kesinlikle arkamdan bir şeyler çeviriyordu ve bundan hoşlanmamıştım. Open Subtitles هؤلاء الأغبياء كانو يتطلعون لفعل شيء من وراء ظهري ولم يعجبني الأمر.
    Niye yakında var olmayacak bir gelecek için çalışayım? Hem de hiç kimse bu geleceği kurtarmak için bir şey yapmıyorken. TED وإلّا فما فائدة أن أتعلّم لمستقبلٍ ربّما اختفى قريباً عندما لا يقوم أحد بفعل أي شيء من أجل إنقاذ هذا المستقبل؟
    Seri numaralarını, güvenlik kodlarını ya da bu tip bir şeyi aldığınızı zannetmiyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن لديك رقم تسلسلي أو رمز؟ أي شيء من هذا القبيل؟
    Bu dünyada başka bir şeye ihtiyacım yokmuş gibi hissediyorum. Open Subtitles اشعر و كأنني لا احتاج لأي شيء من هذا العالم
    yok, yok, öyle bir şey yok! Daha önceden planladığımız bir şey. Open Subtitles لا شيء من هذا القبيل، فقد كان ذلك متفقا عليه من قبل
    Kulağa daha çok bir opera salonu ya da başka bir şeyin ismiymiş gibi geliyor. Open Subtitles تبدو أقرب إلى ، مثلاً دار الأوبرا ، أو شيء من هذا.
    Ama sonra gaz içeri falan mı kaçtıysa artık, inek patladı. Open Subtitles لكن ذلك الغاز عاد إلى الداخل أو شيء من هذا القبيل
    Bak, çok ciddiyim. Öyle, barlarda falan, açık bir şeyler içme sakın. Open Subtitles أنا جادة، لا تشربي أي شيء من زجاجة مفتوحة في البار وغيره
    İçti ve hastalandı. Eğer bir şeyler yaptıysan, bana söylemekle iyi edersin. Open Subtitles هـو شـرب ثـم مـرض لو وضعـت شيء من الأفضـل أن تقوله لي
    O kadar meraklıysan götür tüy örneği falan, bir şeyler al. Open Subtitles إذا كنتَ مهتماً خُذ بعض العينات للفراء أو شيء من هذا
    Hadi sevgilim, ikimizin de bir şeyler elde edebileceği bir anlaşmada uzlaşalım. Open Subtitles دعينا نتوصل لتسوية ليكُن كلاً منا حصل على شيء من هذا الترتيب.
    Daha azıyla daha fazla üretmeye çalışmak hiçbir şeyle bir şey üretmek neredeyse. TED الكثير من القليل هو المبدأ المفضّل هذه الأيام بعد مبدأ شيء من اللاشيء.
    Vajinayı ya da kadınlar tuvaletini mi ne, bir şeyi temsil ediyor. Open Subtitles ترمز إلى المهبل أو حمام النساء , أو شيء من هذا القبيل
    Çalışma odasından bir şeyi kaydetmek istiyorlarsa uzaktan çalıştırıyorlar sonra da gelip alıyorlardır. Open Subtitles إنهم يُفعّلونها عن بُعد عندما يُريدون تسجيل شيء من المكتب ثم يأتون ويأخذونه
    Şehri tahrip etmenizin ardından S.T.A.R.Labs'den gelen herhangi bir şeye nasıl güveneceğiz peki? Open Subtitles كيف يفترض بنا أن نثق أي شيء من ستار مختبرات بعد ضربوا المدينة؟
    Evin yok, araban yok, bir sonraki yemeğinin nereden geleceğini bilmiyorsun ama hiçbiri önemli değil çünkü bu gece tango var. Open Subtitles ليس لديك منزل , أو سيارة ولا تعرف من أين ستأتي وجبتك التالية لكن لا شيء من هذا مهم لأن الليلة
    Kulağa daha çok bir opera salonu ya da başka bir şeyin ismiymiş gibi geliyor. Open Subtitles تبدو أقرب إلى ، مثلاً دار الأوبرا أو شيء من هذا
    Her şeyden şüphelenen biri gibi davranmak istemem ama panik atağa sebep olacak bir şey göremiyorum, ya sen? Open Subtitles لا أريد أن أكون شَكُوكاً لكني لا أرى أي شيء من الممكن أن يكون قد سبّبَ لنوبة الذعر، صحيح؟
    Değiştirmesi zor bir şeydi, ama denemeye değerdi. TED شيء من الصعب تغييره لكن من الجيد محاولة القيام به
    - Hesap denetiminde bunun gibi bir şey çıktı mı? Open Subtitles هل المراقب عثر على أي شيء من هذا القبيل؟ لا
    Bugün suç mahallinden birşey aldınız. Bunu, Polisin bulmaması için yaptınız. Open Subtitles أنت أخذت شيء من مسرح الجريمة و الذى لم يجده الشرطى
    Beyin ve uzuvları dışında hiçbir şey kalmadı ama hala işlevsel durumda! Open Subtitles لم يتبقى شيء من الجثة سوى الدماغ و الأطراف و مازال يتحرك
    Eğer terkediyor idiyse ya da kovulduysa, bunlardan hiçbiri asla olmazdı. Open Subtitles لو كان مستقيل أو مطرود لكن لا شيء من هذا حدث

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus