"فيما" - Traduction Arabe en Turc

    • ne
        
    • işte
        
    • da
        
    • neler
        
    • sonra
        
    • hakkında
        
    • kendi
        
    • ilgili
        
    • şeye
        
    • şeyde
        
    • olarak
        
    • diye
        
    • daha
        
    • bu
        
    • ama
        
    Eğer bu taraftan birileri bu kişilerin ne yaptığını anlamazsa sorun olmaz çünkü birbirimizin daha iyi bir hareket için çalıştığımızı biliyoruz. TED إذا لم يفهم أحدهم فيما يخص هذا الجانب ما تحاول فعله تلك المجموعة، فلا بأس، لأننا جميعاً نثق أننا نعمل لصالح الحركة.
    Çoğunlukla diğer insanların seçimimiz hakkında ne düşüneceklerini tahmin ederek seçiyoruz. TED غالبًا ما نختار بالتفكير فيما سيكون عليه رأي الأخرين في خيارنا
    Her zaman hangi noktala olduğunuzu ve ne düşündüğünüzü belli edin. TED اترك دائمًا ما يشير إلى حيث كنت أو فيما كنت تفكر.
    bu fikirleri test etmek için ilk deneme sahnesinde ne yapabileceğimizi düşünüyorduk. TED والآن لتجربة هذه الأفكار، كنا نفكر فيما سنقوم بفعله كمشهد أول لتجربتها،
    Nazizm'in ne anlama geldiğini gerçekten bilip bilmediğinizi merak ediyorum. Open Subtitles أتساءل فيما اذا كنتِ حقاً تعلمين ما تدافع عنه النازية
    bu konuda ve olup bitenler üstüne ne düşündüğümü sonra söylerim sana. Open Subtitles وسأذكر لك رأيي به وفي هذا الزمان الذي نعيش فيه فيما بعد
    Olanları senden dinleyeceğim sonra aslında ne olduğunu kontrol edeceğim. Open Subtitles أريد أن أسمع منك ما حدث ثم سنتحقق فيما حدث
    Boğazına ok saplandığı an filmleri bana komik geliyor, sonra bir de ne göreyim, oka doğalgaz faturası bağlı. Open Subtitles فأنا أجد أفلامه مُضحكة كما يُضحكك لو اخترق سهمٌ رقبتك ثم تكتشف فيما بعد بأن فاتورة الغاز معلقةٌ به.
    Sana bunu yaptıktan sonra ne hâle gelirsin görmek istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أتطلع فيما ستبدو عليه ريثما يفعلوا بك هذا
    Şimdi, bu ilk kez olduğunda tam olarak ne düşünüyorduysan onu düşünmeni istiyorum. Open Subtitles الآن أريدك أن تتذكر بالظبط فيما كنت تفكر أول مره حدث هذا الأمر
    ne yapabileceğim hakkında düşünmeye çalışıyordum sadece ve sanırım hâlâ da bilmiyorum. Open Subtitles لقد كنت أفكر فيما أود أن أفعل أعتقد بأني لا أعرف بعد
    Ailemi güvende tutabilmek için ne gerekiyorsa yaparım ve bu adamlar neyi yapıp, neyi yapmayacağım konusunda gayet açıktılar. Open Subtitles سأفعل أي شيء يتوجب علي للمحافظة على سلامة عائلتي وهؤلاء الرجال كانوا واضحين جدا فيما يمكنني وما لايمكنني عمله
    ne kendi aranızda, ne jüri odasında, ne de koridorda... Open Subtitles ليس فيما بينكم، ولافي غرفة هيئة المحلفين، ولا في الردهة
    Yaptıkları işte o kadar iyiler ki bazen onlara fazla güveniyorum. Open Subtitles هم ماهرين جدا فيما يفعلوه أنا أعطيهم المنح فى بعض الاوقات
    Yani bir kişisel bilgisayar için birkaç milyon pound özel jet almak ile aynı hesaba geliyordu. Çok da pratik sayılmazdı. TED إذن فيما يتعلق للحاسوب الشخصي، عدة ملايين من الجنيهات كانت تكفي لشراء طائرة نفاثة خاصة؛ في الحقيقة لم يكن ذلك عمليا.
    Dünya biraz daha farklı olsa neler olacağını hiç düşündünüz mü? TED هل فكرت فيما قد يحدث لو كان العالم مختلفًا بعض الشيء؟
    sonra oradan da bir kişiye sorarız. Şimdi kartları masaya bırakacağım. TED وان كانت نفس المنطقة. سوف ننتقي من تلك الناحية فيما بعد.
    Ona kim olduğunu sormaya çalıştığımda bana kendi işime bakmamı söyledi. Open Subtitles وعندما حاولت سؤالها عنه قالت لى ,لا تتدخلى فيما لا يخصك
    Ve teleskopla ilgili size son iletmek istediğim bir mühendislik eseri olan aynasıdır. TED والقطعة الهندسية الذي أود أن أترككم معها فيما يتعلق بهذا التلسكوب هي المرآة.
    Bence bazen birinin bir şeye ulaşması için kötü bir fikir değil. Open Subtitles أظن أنها ليس بفكرة سيئة فيما لو قام الإنسان أحياناً بمحاولة التواصل
    Profesyoneller, yaptıkları şeyde nasıl daha iyi oluyorlar? TED هو كيف يصبح المحترفون أفضل فيما يقومون به؟
    Genel olarak, beyaz ve siyah olarak konuşuruz ırk konusunu. TED عادة، نتكلم عن العِرق فيما يخص المشاكل بين السود والبيض.
    Ve geçenlerde, supermax olanaklar diye nitelediğimiz bu birikimli adamlar ile çalışmaya başladık. TED و مؤخرا، شرعنا في العمل مع أولائك الأشخاص المعزولين فيما نسميه مرافق سوبرماكس.
    bu nedenle, artık bunu yapabilecek daha akıllı birşeye ihtiyacımız var. TED لذا علينا ان نقوم بأمر أكثر ذكاءاً فيما يتعلق بهذا الخصوص
    Onun hikayesini uygulamak istiyoruz ama gerçek şu ki yapılacak çok şey var. TED نود أن يقلده آخرون فيما فعله لكننا، في الحقيقة، علينا بذل مجهود أكبر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus