"قلت أن" - Traduction Arabe en Turc

• söylemiştin
• demiştin
• olduğunu söyledin
• dedim
• dedin
• demiştim
• olduğunu söylemiştiniz
• söylediniz
• söyledim
• demiştiniz
• söylediğini
• söylemiştim

Orda bundan kurtulacak ve beni geri gönderebilecek bir bölümün olduğunu söylemiştin.
قلت أن هناك ممراً يمكنه أن يخلصني من هذه الأشياء و يعيدني

Hele bi' dur. Ölüm zamanı 5 hafta önce demiştin değil mi?
تمهل لحظة, لقد قلت أن وقت الوفاة حدث قبل 5 اسابيع, صح؟

Bire on, demiştin. Beşinci Tashihe dayanacaktı ve ben kaybedecektim.
قلت أن هناك احتمال بنسبة 1 الى 10 أن يلتزم بحقه فى الصمت و قد خسرت

Kardeşin olduğunu söyledin. Ben de derslerime çalıştım, tamam mı?
أنت قلت أن أخيك كان حسنا أنا عملت واجبي ألمنزلي

12 kez yoldan dönmüştük çünkü sen onu acile götürmek istedin ben de Sue'nun 300 dolarlık gazı gibi olacak dedim.
تبادلنا 12 مرة بالفعل لأنكِ أردتِ اصطحابه للطواريء وأنا قلت أن موقف غازات سو الذي كلفنا 300 دولار سيتكرر مرة أخرى

Ve sen bir kızak takımında 11 kişi vardır dedin.
و أنت قلت أن هناك 11 لاعب في فريق التزلج

Bekle bir dakika.Kafam karışıyor.Önceki gün yeni bir kanı yaratmak için, beni tanıklık için çağırmalarının önemli bir şey olmadığını söylemiştin.
أنتظر لحظة ، أنا مشوشة ، في وقت سابق قلت أن استدعائي أمر ثانوي حيث أنهم كانوا يخلقون حاسة جديدة فقط

- Ne? Bir sorun olmadan tamir edebileceğini, garajda çalıştığını söylemiştin.
لقد قلت أن بإمكانه اصلاحه بلا متاعب وأنه يعمل في الورشة0

- Onun bir frekans jeneratörü olduğunu söylemiştin. Bagajı açtın.
أنتِ قلت أن هذا مولّد تردد لقد فتحت صندوق السيارة

Kanka, Kendall'ın şu Jeff denen heriften ayrıldığını söylemiştin hani.
يا صديقي، واعتقدت أنك قلت أن كيندال انفصلت عن جيف

Bire on, demiştin. Besinci Tashihe dayanacaktı ve ben kaybedecektim.
قلت أن هناك احتمال بنسبة 1 الى 10 أن يلتزم بحقة فى الصمت و قد خسرت

Bire on, demiştin. Beşinci Tashihe dayanacaktı ve ben kaybedecektim.
قلت أن هناك احتمال بنسبه 1 إلى 10 أن يلتزم بحقه في الصمت و قد خسرت

Buradaki herşey satılık demiştin.
أعتقد أنك قلت أن كل شئ في دكان جدك للبيع

Belirtilerin siyah göz ve yüksek ateş olduğunu söyledin, değil mi?
إذن، قلت أن الأعراض كانت عيونا سوداء و حمّى عالية، صحيح؟

Otomobiller işe yaramaz başbelalarıdır dedim.
لقد قلت أن الأوتوموبيل شئ مزعج عديم الفائدة

Modayı takip eden bir semt dedin. Cenaze evinin altında..
قلت أن هذا حيّ عصريّ، أنت تسكن فوق مستودع جثث

Size uygun bir zamanda arayın demiştim ama onu boş verin.
أعلم أني قلت أن تتصلي في الوقت المناسب لكن انسي هذا

Peki sayın başkan açık bir kapınız olduğunu söylemiştiniz ve şimdiye kadar bu sözünüzü tuttuğunuzu görüyorum.
حسنا حضرة المحافظ قلت أن أبوابك ستكون دائما مفتوحة وأنا أهنّئك لوفائك بذلك الوعد

Karınızı aradığınızda, ona Bayan Johnson'ın... eski sevgililerinizden biri olduğunu söylediniz mi?
على الهاتف، قلت أن الآنسة جونسون كان واحدا من السابقين الخاص بك؟

Sonra büyük bir kavga ettik ve ben ara vermek istediğimi söyledim.
ثم حدثت الخناقة الكبيرة ثم قلت أن اريد ان احصل على استراحة

Federal güçler ilgilenecek demiştiniz.
قلت أن السلطات الإتحادية سوف تتولي ذلك الأمر

Ona biçtiğin değeri söyle. Herkesin ona nasıl sahip olabileceğini söylediğini anlat.
أخبرها عن الثمن التي كنت تنوى شراءها به أخبرها كيف قلت أن بمقدور أي شخص الحصول عليها

Barry'nin hazır olmadığını söylemiştim ve sen de bana katılmıştın.
انا قلت أن باري ليس مستعداً و قد وافقتني الرأي