"واحدا" - Traduction Arabe en Turc

• tane
• birini
• tek bir
• birisin
• birisi
• birine
• birinin
• tanesini
• teker
• sadece
• tanesi
• birer
• biri
• biriydi

Aynı sayıda tuğla olacak. Bir tane bile eksik olmasın.
تذكروا أن إنتاجكم سيكون هو نفسه لن ينقص قالبا واحدا

Elinizi kaldırır mısınız, kaçınız ekrandaki kişilerden en az birini tanıyor?
برفع الأيدي، كم منكم يعرف على الأقل شخصا واحدا في الشاشة؟

Gururu yüzünden dünyanın en kötü mağlubiyetlerinden birini alacağını düşündüler o hiç vazgeçmeyecek ve o ringde yok edilecekti.
إنهم يعتقدون أنه مع اعتزازه سيعتبر واحدا من الضرب أسوأ من أي وقت مضى في العالم وانه لن يستسلم.

Freud 83 yaşında ölürken aklında hala tek bir soru vardı.
هل تعلم ان فرويد مات وعمره 83 وهو يسأل سؤالا واحدا

Çok popülerler. Sana da bir tane yapmamı ister misin?
انهم شعبيون جدا هل تريدين أن أصنع لكِ واحدا ؟

Ama küçükken bir tane istediğimi bildiğin için onunla geldin.
ولكنك كنت تعرف اننني املك واحدا وذهبت وحصلت على واحد

Peki, şimdi bir tane gördün. Ben senin için buradayım.
حسنا إذا،ها قد رأيت واحدا الآن أنا هنا في خدمتك

Hassas bir kalbi var desenize. Bu sabah onlardan bir tane kestim.
لكم أتعاطف معهم ، لقد قطعت واحدا منهم إلى نصفين هذا الصباح

İkimiz de biliyoruz ki isteseydin çoktan bir tane satın alabilirdin.
نحن نعلم جيدا انك ان اردت جناحا في مشفى لأشتريت واحدا

Öğrenci, mezun, ya da birini kaybetmiş aile üyesi olabilir.
طالب حالى، خريج احد افراد عائلة ممن فقدوا واحدا ؟

Hey, tümüyle güvenilirim, değil mi? Benim için temin edecek birini buldum bile.
نعم انا جدير بالثقة تماما انا اعرف رجلا يمكنه ان يحضر واحدا لي

Mesele şu ki, birini bile öldürürsek dünya daha ıssız bir yer olur.
المقصد هو لو قتلنا واحدا منهم حتى واحد فسوف نجعل العالم مكانا وحيدا

Ve sadece tek bir garanti var: Hiç birimiz cenneti görmeyeceğiz.
وهناك فقط شيئا واحدا مؤكد أن أحد منا لن يرى الجنة

- Sen aynanın arkasında yaşayan insanlardan birisin.
نعم ، كنت واحدا من الشعب الذي يعيش وراء المرآة.

Peki, kendin hakkında üç şey söyle ve bunlardan birisi yalan olsun.
حسنا اخبريني عن ثلاثة اشياء عن حياتك واجعلي واحدا منها غير صحيح

sadece birine dokunmak istedim. Bu garip sesler nereden geliyor?
لقد اردت فقط ان ألمس واحدا ما الضرر في ذلك؟

İnanılmaz olan, birinin DNA dizisindeki tek bir nükleotid değişikliğinin algıyı değiştirmesidir.
الأمر المذهل هو أن تغيراً واحدا في إحدى النوكليوتيدات في نمط الحمض النووي يغير التصور.

Düşündüğümüz isimleri duysan gülmekten ölürsün. Bir tanesini hatırlıyorum da--
ستموت ضحكا على الاسماء التى اخترعناها استطيع ان أتذكر واحدا

Ancak insanları teker teker saymak oldukça verimsiz, değil mi?
ولكن عدّ الأشخاص واحدا تلو الآخر عملية بطيئة، أليس كذلك؟

Evet, çok seslilik problemi: benim sadece bir sesim var.
لذا فمشكلة تعدد الأصوات هي: كوني أملك صوتا واحدا فقط.

Ve bir tanesi bize fizik dersine geliyordu.
وكان واحدا منهم هؤلاء هو الذي علمنا الفيزياء.

Onların en iyi dövüşçülerini birer birer ...yenecekler.
هم سيهزمون مقاتليهم الأفضل واحدا بعد الآخر في ذلك الوقت.

Bu adam, benim gördüklerim içinde o savaştan en kötü etkilenenlerden biri.
وقد كان واحدا من أكثر الأشخاص المتضررين قد رأيت ذلك في الحرب.

O uçağı çağırmak hayatımda verdiğim en zor kararlardan biriydi.
طلب تلك الطائرة كان واحدا من أصعب القرارات في حياتي.