"çok güzel" - Traduction Turc en Arabe

• جميل
• رائعة
• جميلة جداً
• جيد جداً
• من الجيد
• جيد جدا
• جميلة جدا
• من الرائع
• إنها جميلة
• جميلاً
• لطيف جداً
• هذا جيد
• جميله
• من الجميل
• من اللطيف

Bu nadiren doğada bulunan renktir, ama bazen suni bir rengin yanında doğal bir renk çok güzel olabilir.
ونادرا ما يكون اللون الذي أجده في الطبيعة، إلا عندما يكون متراكبا مع لون صناعي فاللون الطبيعي جميل جدا،

Çünkü oraya bayılıyorum. çok güzel bir yer. Özellikle de günbatımında.
لأننى أحب المكان هناك المنظر جميل هناك , خصوصاً عند الغروب

Mesela bu oda da çok güzel bir bebek odası olabilir.
الآن هذه الغرفةِ على سبيل المثال ممكن تعملوها غرفة أطفال رائعة

Elektriksiz ve yapay ışık olmadan gökyüzü çok güzel görünüyor.
بدون الكهرباء و الضوء الأصطناعي . السماء تبدو جميلة جداً

Şimdi dudaklarımızı ısındıracağız ve ba, ba, ba, ba, ba diyeceğiz, ba, ba, ba, ba. çok güzel.
والان تقوم بإحماء الشفتين سأقوم بعمل أصوات مثل با ، با، با، با، با با، با، با ، جيد جداً

Seni mutlu görmek çok güzel. Son zamanlarda oldukça gergindin.
من الجيد رؤيتك مستمتع لقد كنت مكتئباً في الفترة الاخيرة

- Nelerin atomik yeniden düzenlemesi... - Şekilsiz katıların. - çok güzel.
.. ـ إعادة ترتيب الذرات لـ الصلب الغير منظم ـ جيد جدا

Sheila her zaman çok güzel olmayı bilir. Her zanan bakımlıdır.
شيلا تبدو دائما جميلة جدا لم أر شعرها أبدا غير مرتب

Sevgimizden ve kenetlenmemizden bir hayat meydana gelebilir. Bu çok güzel.
الحياة يمكنها الظهور من خلال حبنا وتبادلنا للحب , وهذا جميل

çok güzel bir gün, benimle biraz yürümeye ne dersin?
إنه يوم جميل. يجب علينا الذهاب في نزهة على الأقدام؟

Örneğin, "Sizi tekrar görmek ne mutluluk verici. Havada çok güzel."
مثلا قل لقد سعدت برؤيتك مرة اخرى ياله من جو جميل.

Beraberce sinemaya gitmek isteyeceğim, kusursuz vücutlu, çok güzel bir erkek.
,رجل جميل جداً مع جسم ممتاز .الذي أريد آخذه إلى الأفلام

Bu şekilde söylemesen daha iyi. çok güzel bir tavsiyeydi.
لا , هذه نصيحة رائعة , رائعة جداً شكراً جزيلاً

Afedersiniz. çok güzel çiziyorsunuz. Küçük kızımı da çizer misiniz?
المعذرة، أنت تقومين بأعمال جميلة جداً هلا ترسمين ابنتي الصغيرة

Açık arttırmamızda sizin için harika tablolarımız var, ve çok güzel bir amaç için, vereceğiniz paralar işitme cihazı almak için kullanılacak.
في مزادنا العلني لدينا بعض اللوحات الرائعة لكم, لأجل سبب جيد جداً, المال الذي ستعطوننا سوف يستعمل لشراء أدوات السمع.

Seni yeniden görmek ve Clayton'un burada olması çok güzel.
منَ الجيد رُؤيتُكِ و من الجيد أن يكون كليتون معنا

- Altı saat içinde Hamburg'da olacağız. - çok güzel.
ـ في ست ساعات سنكون في هامبورج ـ جيد جدا

Evet Rachel ama bundan çok güzel bir şey çıkarmayı da başardın.
حسنا، نعم، راشيل، ولكن كنت حصلت على شيء جميلة جدا للخروج منه.

Bence senin ve Chris'in birlikte zaman geçirmeniz çok güzel birşey.
أعتقد أنه من الرائع أنك وكريس تقضيان الكثير من الوقت معا

O kızla görüşemeyecek olması çok kötü. çok güzel bir kız.
من المؤسف أن لا يستطيع رؤية تلك الفتاة , إنها جميلة

İsviçre çok güzel bir yer olmalı, sizce de öyle değil mi?
يجب أن تكون سويسرا مكاناً جميلاً جداً ، ألا تعتقدين ذلك ؟

çok güzel, ama benim sadece bir yatağım var.
هذا لطيف جداً ولكن لدى فراش سرير واحد فقط

çok güzel, Cyril, ama sürekli kavga etmek zorunda değilsin.
هذا جيد يا سيريل، لكن ليسَ عليكَ العِراك طوالَ الواقت

çok güzel. İçinde bulunduğu duruma rağmen mutlu bir çocuktu.
جميله جدا ,لقد كانت طفله سعيده, قبل ان يصيبها المرض

Ne düşündüklerini tahmin etmem gerekmeyen dürüst biriyle tanışmak çok güzel.
من الجميل معرفة شخص صادق ولا أحتاج إلى تخمين مايفكر فيه

Seninle baba oğul gibi vakit geçirmemiz çok güzel, Baba.
من اللطيف أن نمضي معاً هذه اللحظات الأبوية، يا أبي