Bak, sen şimdiye kadar tanıdığım en cesur, en ilkeli adamsın. | Open Subtitles | .. انظر أنت أشجع وأكثر رجل ذو مباديء عرفته في حياتي |
Bin yıldır tanıdığım abim ile her zaman istediğim abla arasında seçim yapacağım. | Open Subtitles | إنّي مخيّرة بين الأخ الذي عرفته طيلة ألف عام والأخت التي أردتها دومًا. |
Bunun usûle uygun olmadığını biliyorum ama tanıdığım biri Fabry hastalığından muzdarip. | Open Subtitles | أعرف أنّه ليس وضعا طبيعيا لكن فتاة أعرفها تعاني من داء فابري |
Onunla Kutsal Topraklar'da tanıştım. Şüphesiz tanıdığım en bilge insandır. | Open Subtitles | قابلتة في أرض القداسة إنه بلا شك أكثر حكيم قابلته |
Altı top kaybı... benim tanıdığım Nathan Scott bu değil. | Open Subtitles | ست تضييعات للكرة ؟ هذا ليس نايثن سكوت الذي اعرفه |
tanıdığım kadının artık burada olmadığını ve geri gelmeyeceğini kabul etmek çok zordu. | Open Subtitles | إستغرق الأمر مني وقتاً طويلاً لقبول أن المرأة التي عرفتها رحلت ولن تعود |
..sesi çok kötü geldi sanki bir zamanlar tanıdığım bir başkası.. | Open Subtitles | أنها كانت تبدو في تلك اللحظة كشخص آخر عرفته في السابق |
Güzelliğini tanıdığım herkesten çok daha fazla korudun. | Open Subtitles | حافظتِ على مظهركِ أكثر من أي واحد عرفته. |
Onu her zaman tanıdığım en iyi ve bilgili insan olarak sayacağım ve hatırlayacağım. | Open Subtitles | دائما سوف اتذكره كأفضل وأعقل رجل عرفته طول عمرى. |
Sen kesinlikle tanıdığım en çılgın insansın. | Open Subtitles | انت بالتأكيد أشرس شخص عرفته ويصعب التنبؤ بما ستفعله |
tanıdığım bir kız bir keresinde bana bir resmini göndermişti. | Open Subtitles | فتاة كنت أعرفها أرسلت أرسلت لي صورة لها ذات مرة |
Umarım yeni adam tanıdığım bazı kişiler gibi çalışması imkânsız birisi değildir. | Open Subtitles | آمل أن لايكون الشخص الجديد صعب التعامل معه، كبعض الناس التي أعرفها |
Benim, ona, kimsenin onun benim tanıdığım kadar onu tanıyamayacağını hatırlatmam gerek. | Open Subtitles | أنا فقط, علي أن أذكرها أن لا أحد يعرفها كما أعرفها أنا |
Sen tanıdığım en nazik insansın ve geçmişimin hengamesini hayatına sokmak istemedim. | Open Subtitles | أنت ألطف رجل قد قابلته ولم أرد أن أجلب.. أزمات ماضيِي بحياتك |
Şimdiye kadar tanıdığım veya bundan sonra tanıyacağım kimseye benzemiyorsun. | Open Subtitles | أنت لست مثل أي شخص أعرفه أو قابلته أو سأقابله |
O videoda konuşan, benim tanıdığım ve birlikte görev yaptığım adam değil, efendim. | Open Subtitles | الشخص في ذلك الفيديو ليس العميل الذي اعرفه وخدمت في الميدان مع .سيدي |
Sadece tanıdığım biri söyledi. - Demek tanıdık biri. | Open Subtitles | هو مجرد رجل اعرفه يخبرني بأشياء رجل تعرفينه |
Bugüne kadar tanıdığım en salak insansın. Konuşmayı kes. Dedikodu yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنت أغبى انسانه عرفتها. توقفوا عن الكلام , هذا ليس مكانا للنميمه. |
Ting-Tange tanıdığım en güzel, en komik ...en olağanüstü kız olduğunu söylerdim. | Open Subtitles | ساقول لتنج تنج أنها أظرف والطف . وأروع فتاة قابلتها على الأطلاق |
Sabıkalı olmayan biriyle iletişime geçmem gerekiyordu ve tanıdığım tek kişi de sendin. | Open Subtitles | كان من المفترض ان اتواصل مع شخص غير مجرم وكنت الوحيدة التي اعرفها |
Babaannem ve dedem olarak tanıdığım kişiler tarafından evlatlık edinilmişti. | TED | تم تبنيه من قبل من اعرفهم على انهم جدي وجدتي. |
Seni benim tanıdığım kadar tanımıyorlar. Bak, endişelenecek birşey yok. | Open Subtitles | أنهم لا يعرفوك كما أعرفك لا تقلق حيال أي شيئ |
Geniş olmayan çevremde tanıdığım bir çok insan mühendis olmaya gitti. | Open Subtitles | ومعظم الأشخاص الذين في محيط معارفي أقدموا على أن يكونوا مهندسين |
Benim tanıdığım profesör yolunu kaybeden birine asla sırtını dönmez. | Open Subtitles | البروفيسور الذي أعرفه لن يدير ظهره على أحدٍ أضاع طريقه |
tanıdığım bazı çocuklar ona biraz takılmak istiyor. Bir plan yaptılar. | Open Subtitles | هؤلاء الأولاد الذين أعرفهم يريدون التلاعب بها , لديهم تلك الخطة |
Bu yüzden ondan ayrıldım, tanıdığım en inatçı adam o. | Open Subtitles | لهذا السبب تركته انه من أكثر الرجال الذين قابلتهم عنادا |
Seni tanıdığım ilk günden beri bu işi istiyordun? | Open Subtitles | ماذا تفعل؟ أردت ذلك طوال الفتره التي عرفتك بها |
Seni tanıdığım bunca yıl boyunca, hiçbir kavgadan kaçtığını görmedim. | Open Subtitles | روي، في كل سنيّ معرفتي بك، لم أرك تفر من معركة |