"yaşadığımız" - Traduction Turc en Arabe

    • نعيش
        
    • مررنا
        
    • نعيشه
        
    • عشنا
        
    • نسكن
        
    • نحيا
        
    • نعيشها
        
    • خضناه
        
    • عيشنا
        
    • عانيناه
        
    • عشناها
        
    • نقيم
        
    • نقطن
        
    • واجهناه
        
    • قاسيناه
        
    Ve sonra şu anda içinde yaşadığımız toplumu inşa etti. TED و , كذلك بنت المجتمعات التي نعيش بها نحن الان
    Bu büyük gezegende hepimizin kendi potansiyelimizin küçük bir parçasıyla beraber yaşadığımız gerçeğini gördüm ve tamamen canlanmış hissediyorum. Open Subtitles وأشعر بانتعاش شديد ودهشة مجددة من ادراكي بأن جميعنا على كوكب الأرض العظيم نعيش على جزء بسيط من امكانياتنا.
    Yine bir kere daha, onun hayalleri, içinde yaşadığımız dünyayı tarif ediyordu. Open Subtitles بث واضح ومره اخري رؤياه تصف بالضبط العالم الذي نعيش فيه الان
    Beraber yaşadığımız onca şey ona hiçbir şey ifade etmemiş mi? Open Subtitles وماذا عن كل شئ مررنا به؟ ألا يعني ذلك لها شيئاً؟
    Bana, son sekiz yıldır yaşadığımız dünyayı yaratabilme yeteneğini verdikleri yer. Open Subtitles و أعطائي تلك القدره لخلق عالم نعيش فيه منذ 8 سنوات
    Bana, son sekiz yıldır yaşadığımız dünyayı yaratabilme yeteneğini verdikleri yer. Open Subtitles و أعطائي تلك القدره لخلق عالم نعيش فيه منذ 8 سنوات
    Nerede yaşadığımız ya da kim olduğumuz kimsenin umrunda değil. Open Subtitles واجه ذلك يا أودي لا أحد يهتم سواء نعيش أو
    Biliyorsunuz, tüm bu aramalar, bunların hepsi Malia ve benim beraber yaşadığımız zamanlardan. Open Subtitles كما تعلمون, تواريخ هذه الاتصالات كانو من وقت ميلا وانا كنى نعيش سويه
    Her neyse çok uzun zaman önceydi bu ve bizler gerçekten böylesine güzel bir evde yaşadığımız için minnettarız. Open Subtitles على أي حال، لقد كان قبل فترة طويلة، ونحن شاكرون للوضع حقاً وحسب أن نعيش في بيت جميل مثله.
    Hepimiz yaşadığımız yerlerdeki suç oranlarını biliriz, çünkü orada yaşıyoruz ve burayla ilgilli hislerimiz çoğunlukla gerçeklikle eşleşir. TED الآن كلنا نعرف نسبة الجرائم في حاراتنا، لأننا نعيش هنا، و لدينا إحساس بها الذي حقا سيطابق الواقع.
    Biz, hayatımızı nasıl yaşadığımız hakkında her türlü veriyi topluyor ve yaratıyoruz, ve bu bazı şaşırtıcı hikayeler anlatmamızı sağlıyor. TED اننا نجمع و نخلق كل انواع البيانات عن كيف نعيش حياتنا وهي تمكننا من سرد بعض القصص الرائعة
    İçinde yaşadığımız muhitler, genel olarak, bunun gibidir. TED البيئات التي نعيش فيها، الأكثر عادة، مثل ذلك.
    yaşadığımız yere daha yakın konumlarda yiyecek yetiştirmek zorunda kalacağız. TED ونحن في طريقنا لزراعة المزيد من الغذاء أقرب إلى المكان الذي نعيش فيه.
    Bütün bunlar, bugün yaşadığımız dünyamızdan oldukça farklı görünen bir gelecek. TED كل هذا يشير إلى مستقبل مختلف جداً من العالم الذي نعيش فيه اليوم.
    yaşadığımız her şeye rağmen burada oğluna bir doğum günü hediyesi sarıyorsun. Open Subtitles رغم كل ما مررنا به، وها أنت تعد هدية من أجل ابنك
    yaşadığımız her gün için, yaşayamadığımız milyarlarca ve milyonlarca gün var. Open Subtitles في كل يوم نعيشه توجد ملايين ومليارات الأيام التي لم نعشها
    Bana 8 yıldır içinde yaşadığımız dünyayı yaratma yeteneğini verdikleri yer. Open Subtitles وأعطوني القدرة لخلق العالم الذي عشنا به خلال السنوات الثمانية الماضية
    İki anneye sahip olma fikri çok yeni değil, özellikle de bizim yaşadığımız yerde. TED فكرة وجود والدتان ليست غريبة جداً، خصيصاً حيث نسكن.
    Bu tedaviler bir gün tıpta devrim yaratabilir ve sonsuza kadar içinde yaşadığımız vücutları dönüştürebilir. TED يومًا ما قد تُحدث هذه العلاجات ثورةً في الطبّ وتغيّر، للأبد، الأجسام التي نحيا بها.
    Görünen o ki, öngörülemezlik içinde yaşadığımız dünyayla her yönden sıkıca bağlıdır. Open Subtitles بدا عدم التنبؤ كحبل خانـق فى كـل جوانـب ومجالات الحياة التى نعيشها
    yaşadığımız onca şeyden sonra aramızdaki her şeyin böyle sinirle bitmesine çok üzülüyorum. Open Subtitles أكره فكرة أن تنتهي علاقتنا بهذا الكم من الكراهية، بعد كل ما خضناه
    Nerede yaşadığımız konusunda kararlar alıyoruz, kiminle evleneceğimizi ve kimlerin arkadaşımız olacağını inançlarımız doğrultusunda kararlaştırıyoruz. TED ونتخذ قرارات حول أماكن عيشنا ، ومن نتزوج ،وحتى من سيكونون أصدقاءنا ، اعتماداً على ما نؤمن به مسبقا.
    Daha yeni Porterların bizim yaşadığımız korkunç kaderi yaşamalarını engelledin. Open Subtitles لقد منعتِ بورتر من المعاناة من نفس المصير الذي عانيناه
    Bu evde yaşadığımız üç yıl içinde? Open Subtitles خلال الثلاث سنوات التى عشناها فى هذا المنزل ؟
    - Bizi yaşadığımız yerde vurmaya geliyorlar. O anma töreninde çocuklar olacak, eşler olacak, dedeler nineler olacak. Open Subtitles إنهم قادمون لضربنا حيث نقيم سيتواجد أطفال بذلك التأبين
    Kozlarını doğru oynarsan yaşadığımız yeri gösterebilirim sana. Open Subtitles إن كنت تحب اللعب بأوراق اللعب، فربما أريك أين نقطن.
    Böyle bir durumda en başından beri yaşadığımız her şey boşa gitmiş olacaktır. Open Subtitles أننا لن نتخطى جزء حيوى من اللغز وحينها كل شىء واجهناه
    yaşadığımız onca kötü şeyden, yaptığın onca iyilikten sonra eğer senin için ölmeyeceğimizi düşünüyorsan sana diyecek sözüm yok. Open Subtitles بعد كل ما قاسيناه وبعد ما فعلته من أعمال صالحة إذا كنت لا تحسب أننا سنضحي بأرواحنا من أجلك فلا أدري ما أقول لك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus