ويكيبيديا

    "الخط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hatta
        
    • hattı
        
    • telefonu
        
    • çizgi
        
    • hattın
        
    • hattan
        
    • telefonda
        
    • çizgisini
        
    • sınırı
        
    • Line
        
    • orada
        
    • arıyor
        
    • sıraya
        
    • çizgisinde
        
    • çizgisi
        
    Arayan hatta değil ama hat hala aktif. Bağlayın hemen. Open Subtitles لم يجب المتصل لكن الخط ما زال شغالا وينقلها إلينا
    Bir bakalım dördüncü hatta ruh eşini arayan Chuck var ve ikinci hatta yeni terk edilmiş Maria var. Open Subtitles حسناً حسنا معنا تشاك على الخط 4 وهو يبحث عن توأم روحه وماريا على الخط 2 هجرها حبيبها للتو
    İkinci hatta biri var ve bunun ölüm kalım meselesi olduğunu söylüyor. Open Subtitles هنالك رجل ينتظر على الخط الثاني ويقول إنها مسألة حياة أو موت
    6 aydır Gothic hattı'nda sığınak kazan Alman askerlerimiz olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles هل تعرفون باننا كنا نرابط هنا ستة اشهر علي الخط القوطي ننتظر.
    Bu sabah Charles'i aradım ve bana telefonu kapatmadan önce boşanacağınızı söyledi. Open Subtitles إتّصلت بتشارلز هذا الصباح وقال لي قبل أن يقفل الخط بأنّكم ستنفصلون
    Yardım gelene kadar hatta sizinle kalacağım. Hanımefendi isminiz nedir? Open Subtitles سأبقى معك على الخط حتى يصلوا ما اسمك يا سيدتي؟
    Rus füze gemileri vardığında filomuz şu hatta konuşlanmış olacak. Open Subtitles أسطولنا سيكون عند هذا الخط عند وصول السفن الحربية الروسية
    Böldüğüm için üzgünüm, Bay Rearden. 2. hatta acil bir telefon var. Open Subtitles اسفه للتدخل , سيد ريردن ولكن يوجد مكالمه طارئه على الخط الثانى
    Ana hatta bir sorun varmış. Birkaç saatliğine evi boşalttık. Open Subtitles هناك مشكلة في الخط الرئيسي علينا إخلاء المنزل خلال ساعات
    Yapabileceğin en kötü şey silahına sarılmak. Canım iki saniye hatta bekle lütfen. Open Subtitles أسوأ ما يمكنكِ فعله هو أن تستعجلي انتظر دقيقةً على الخط يا حبيبي
    Ama dur biraz, neden hacklediğiniz bu güvenli hatta muhabbet etmeye devam etmiyoruz ki ben de yerinizi belirleyeyim. Open Subtitles لكن، لماذا لا نستمر في الدردشة على هذا الخط المؤمن الذي إخترقته حتى أتمكن من رسم حبة على موقعك
    O Meksika hattı yoksul insanların oyuna tekrardan dahil olmasına yardım ediyordu. Open Subtitles هذا الخط كان يساعد المحتاجين من هؤلاء الناس لكى يعودوا الى الحياه
    2 kişi şart bu işte. Birisi hattı keserken öteki de eş zamanlı olarak ek hattın bağlantısını kurar. Open Subtitles ، يحتاج الأمر إلى شخصين لكي تسيطر على المبنى يمكنك قطع الخط الرئيسي في نفس وقت إتصال التيار الجانبي
    Arayan kişi konuşma bitince muhtemelen telefonu kapatıp bir yerlere atmıştır. Open Subtitles قام المتصل بإطفائه بعد أن أغلق الخط ثم ربما ألقى به
    Saatlerce telefonu kapatmadan sessizce ve sakince kalır. TED لساعات تبقى هي على الخط وتحافظ على هدوئها ولطفها الشديدَين.
    Beyaz kavşak noktaları, çizgi üzerindeki herhangi bir beyaz noktaya göre dört bir yandan daha fazla beyazlıkla çevrilidir. TED نقاط التقاطع البيضاء محاطة بلون أكثر بياضًا نسبيًا من الجهات الأربعة أكثر من أي نقطة بيضاء على طول الخط.
    Süslü sinyal kuleleri inşa etme fırsatımız oldu ama halkımız sabit hattın kendileri için yeterli olacağına karar verdi. Open Subtitles اتعلمان أنّه كانت لديـنا الفرصة لوضع تلك البـروج المزّوقة هنـا لكن الجميع قـرر أن الخط الأرضي كافٍ بالنسبة لهم
    Şey tatlım, yanlış bağlantı. Hayır, hattan çık, sen değilsin... Open Subtitles حسناً يا حبيبى ، أنت لست الطرف الصحيح ، أخرج من الخط
    Ne oldu? Yerini tespit edecek kadar uzun konuşmasını sağlayamıyorum telefonda. Open Subtitles لا أستطيع إبقائه على الخط فتره كبيره بما يكفى لتقتفى أثره
    Piste her çıktığında tek düşündüğü şey bitiş çizgisini geçmek oluyor. Open Subtitles كل الوقت عندما يخرج لا يفكر الا كيف يتعدى الخط الاول
    Ve o sınırı ihlal ederseniz, bu, hayatınıza mal olabilir. Open Subtitles واذا تجاوزت ذلك الخط, فإنه ربما ذلك قد يكلفك حياتك.
    Almanlar şaşırmıştı, birlik tepeyi ele geçirdi ve Gothic Line savunmasını kırdı. TED تفاجأ الألمان، وسيطروا علي التل و كسروا الخط القوطي.
    ama orada biri olduğunu biliyordu ve Pam'in telefonda olması onu çok rahatlatıyordu. TED لكنها تعرف أنها كانت هناك و وجود بام على الخط جعلها تشعر بارتياح أكثر
    - Roger, ikinci hattı al. - Kim arıyor? Open Subtitles روجر إنه اتصال لك على الخط الثاني من المتصل
    7400 motorlu Mark IV marka performans hava filtreli ve süperşarjörlü Carter süspansiyonlu model piyasaya düşünce hemen sıraya girdim. Open Subtitles لذا عندما خرجت هذه السيارة للنور كنت على الخط
    Diğer zaman çizgisinde neler olduğunu bilmek istemediğine emin misin? Open Subtitles أواثقة أنكِ لا تريدين معرفة شيء عن الخط الزمني الآخر؟
    Zamanında tüm zaman çizgisi boyunca bizim gibi adamları korkudan kaçırtıyordu. Open Subtitles فيما خلا جعل رجالاً مثلي يفرون منه ذعراً طوال الخط الزمني

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد