| Sonbaharda yapraklarını dökmüş bir ağacın üzüntüsünü anlayabilmek için, baharda yeniden çiçekler açtıran yaşam döngüsünü iyi kavramak gerekir. | TED | فهم سبب حزن الأشجار التي تفقد أوراقها في الخريف هو محاولة لفهم دورة الحياة التي تعطينا أزهارا في الربيع. |
| baharda kayıkları suya indirmek... ..ve altlarını temizlemek için bir kayıkçı vardı. | Open Subtitles | كان هناك ملاح للإبحار بالقارب في الربيع ولكشط ظهر القوارب في الشتاء |
| İlkbahar konserinde seyirciler sıradaki notayı duymak için heyecandan ölecekler. | Open Subtitles | الآن في حفلة الربيع , المشاهدين , سيتحمسون للنغمة التالية |
| Benim de ona bir mesajım var. İlkbaharda baba olacak. | Open Subtitles | انا لدى رساله له ايضآ فهو سيكون اب فى الربيع |
| bahara kadar biraz zorlanacağız Ama eğer mezun olabilirsem, ben de çalışırım. | Open Subtitles | سيكون الأمر صعباً من الناحية المادية حتّى أتخرّج في الربيع وأجد عملاً |
| Onların araba alarm seslerini sanki Baharın şarkısı gibi dinleyebilirim. | TED | أستطيع سماعهم يصدرون أصوات جرس إنذار سيارتي كأنها أصوات الربيع. |
| Fakat, Suriye gerçekten, Arap Baharı'nın unutulan hikâyelerinden biri oldu. | TED | ولكن انتهى بها المطاف، فعليًّا، كإحدى قصص الربيع العربي المنسية. |
| Eğer bundan kurtulmam yardımcı olursan, baharda koridora ekran konacak. | Open Subtitles | إن أطلقت سراحي فسيكون منصب مراقب قاعة شاغراً في الربيع |
| "Üzgünüm hayatım, kulübeyi kiralayamayız çünkü baban ve ben baharda hapiste olabiliriz." mi? | Open Subtitles | أسفة عزيزتي لن نستأجر الكوخ لان انا ووالدك قد نمضي الربيع في السجن |
| Önümüzdeki baharda yapılacak toplantıya katılın. | TED | ساعد في حملة الاقناع الضخمة التي ستبدأ هذا الربيع. |
| Ama bu baharda, topraktan fırlayan yeni tomurcuklar gördüm. | TED | ولكن في هذا الربيع ، كان هناك براعم جديدة ظهرت من الأرض. |
| baharda bu hayvanlar yavruluyor | TED | وتلد هذه الحيوانات صغارها في وقت الربيع. |
| O ilkbahar, babam bana başka bir bilet yolladığında, ...oraya gitmek yerine, belki tekrar New York'a gidebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | عندما ارسل ابي لي تذكرة اخرى في ذالك الربيع فكرت انه بامكاني ان اذهب لنيو يورك عوضا عن ذالك |
| Aslında ikinci yılın ilkbahar sonlarına doğru orada bir geziye çıkmıştım. | Open Subtitles | في الواقع انا مررت عليها هناك في عطلة الربيع السنة الثانية |
| Geçen ilkbaharda olimpiyat denemelerine ev sahibi olduk . | TED | لقد استضفنا تجارب الألعاب الأولمبية في الربيع الفائت. |
| Bu ilkbaharda, klinik bir deneyde inovatif yeni bir tıbbi tedavi aldı. | TED | تلّقت هذا الربيع علاجًا طبيًا مبتكرًا في تجربة سريرية، |
| Kış ekibinin sevkini iptal ettiler. bahara kadar kimse üsse gidemiyor. | Open Subtitles | لقد ألغوا فرق الشتاء لن يستطيع أحد أن يرحل قبل الربيع |
| Kalıntıları, Scott’ın günlüğüyle beraber bahara kadar bulunamayacaktı. | TED | أما بقاياهم، جنبًا إلى جنب مع مذكرات سكوت، فلن يتم العثور عليها حتى حلول الربيع. |
| Kışlar soğuk olmalı ki, Baharın kıymetini daha çok bilelim. | Open Subtitles | فصول الشتاء يجب أن تكون باردة كي تُقدر فضل الربيع |
| Twitter'ın ve Facebook'un, Arap Baharı'nı nasıl etkilediğini gördük. | TED | إننا نرى الربيع العربي وكيف كان تأثير التويتر والفيسبوك حاضرًا. |
| O yaz çok kurak geçmişti ve zaten yüzlercesi susuzluktan ölmüştü. | Open Subtitles | والتحول إلى ألاسفل في الربيع عندما كريك جفت وأنهم جميعا ماتوا |
| Seattla'daki Spring Sokak'ta eşine düğün hediyesi olarak. | Open Subtitles | فى بدايه شارع الربيع فى منتصف مدينه سياتل كهديه زواج الى زوجته |
| Geçen bahar ufacık bir damarda önemsiz küçük bir kasılmam oldu. | Open Subtitles | فى الربيع الماضى أصابنى تشنج صغير فى أحد الأوعية الدموية الصغيرة |
| Tahıl dükkanını boşaltacaklar, ambarda hiçbir şey kalmadı, ve ilkbahara daha çok var. | Open Subtitles | موضع حفظ اللحوم فارغا و الربيع ما زال بعيداً |
| Bu davadaki delilleri geçen bahardaki 16 günlük bir periyod üzerinde yoğunlaştıracağız. | Open Subtitles | والدليل في هذه القضية سيركز على فترة 16 يومًا في الربيع المنصرم. |
| Silver Springs kanyonu girişindeki meşe koruluğunda... saat yedide! | Open Subtitles | فى بستان خشب السنديان فى وادى الربيع فى الساعة السابعة |
| Ama her zaman,Baharın onlara verdiği şeyleri takdir edecek bir Kaç kişi olacak. | Open Subtitles | رغم هذا سيكون دائماً هناك قليلين يتذكرون الوقوف لحظة و تقدير ما أعطاه لهم الربيع |