Sayı geçersizdi bilinçli, illegal ve barbarca burun kımadan dolayı. | Open Subtitles | لانه بشكل مدهش كان غير شرعي،وايضا انف مكسور للخصم |
Genler, Kevin'ın burun kıllarından ve serçe parmağından bile sorumludurlar. | Open Subtitles | شعر انف كيفيك ؟ في ذلك الوقت تراه مع اشياء اخرى والجينات لا تكون موجوده ؟ |
Anatomi dersiymiş! Kıçımın kenarı. Tek gördüğüm koca burnu yahu! | Open Subtitles | درس التشريح , الشئ الوحيد الذي نراه انف المدرسة الكبير |
burnu kırılmış ve yüzüne ağaç kabuğu girmiş, ağaca çarpmış gibi. | Open Subtitles | انف مكسور شظايا لحاء شجرة في وجهه يبدو انه اصطدم بشجرة |
- burnun olmadan hic de güzel görünmeyeceksin. - Neden kendi boyunda birine catmiyorsun? | Open Subtitles | انت لن تبدو جميلا بدون انف لما لا تاخذ انف بحجم انفك |
Ama arkadaşının burnunu karıştıramıyorsun. | Open Subtitles | وبإمكانك ان تضرب انفك ولكنك غير قادر على ضرب انف اصدقائك |
Eğer bu banknot birisinin burnuna dayandıysa, epitel hücreler kullananın saf DNA'sını bize verebilir. | Open Subtitles | اذا هذه الورقه كانت قد اقتربت من انف شخص ما, الخلايا الظهاريه من الممكن ان تعطينا حمض نووي غير ملوث للمستخدم |
Tarihi geçmiş Meksika malı burun spreyi ve nar suyu. | Open Subtitles | بخاخ انف مكسيكي منتهي الصلاحية و عصير الرمان |
burun hakkında dünyadaki en iyi şarkıyı yazabilirsin | Open Subtitles | يمكنك ان تكتب اعظم اغنية في العالم حيال انف |
Yahudi kız, hassas burun, üst düzey hedef. | Open Subtitles | فتاة يهودية ، انف معقول هدف رفيع المستوى |
Küçük bir gözlük için bu çok iri bir burun. | Open Subtitles | ان هذا انف كبير جدا على مثل هذه النظارة الصغيرة . |
Ciddi olamazsın. O, insanların güvendiği bir burun. | Open Subtitles | لابد انك تمزح فهذا انف تثق الناس به |
Onu ziyaret ettim. burnu, kaburgaları, bacağı ve dört dişi kırılmış. | Open Subtitles | لقد قمت بزيارته ، لديه انف مكسور ، ضلوع ، قدم و اربعة اسنان اجتثوا |
Benim mesleğimde herkesin kırık bir burnu ve kirli tırnakları yoktur ergen dostum. | Open Subtitles | ليس كل فرد فى مهنتى رياضى وذو انف مكسور واظافر متسخة ايها الصديق البالغ |
Devamlı burnu akan, sıkıcı.. | Open Subtitles | ليس وانت مريض انت فقط رجل ممل من العصور الوسطى ذو انف مسدود |
Bir köpeğin burnu, kokuyu emen kalın zarlarla doludur. | Open Subtitles | انف الكلب مبطن بلفات كثيقة من الأغشية الممدودة التي تمتص الرائحة |
Ama hâlâ gerbil gibi burnun var. | Open Subtitles | لكنّك مازال لديك انف راجفه، مثل الجربوع. |
Yüce Büyükler'e, Ash'in burnun dibinde bir atak gerçekleştirildiğini biliyor. | Open Subtitles | انه كان هناك هجوم على حكمائنا (تحت انف الـ (اش |
Hani Sam, burnunu, saçlarını ve gözlerini senden almış ya? | Open Subtitles | أنت تعرف انها حصلت سام على انف يشبه انفك وشعرك وعينيك؟ |
Neden gidip, ölü bir köpeğin burnunu emmiyorsun? | Open Subtitles | روفيو ، لماذا لاتمص انف كلب ميت |
Henry'nin burnuna güvenirim. | Open Subtitles | حسنا , انا اثق فى انف هنرى اكثر من الادله الموجوده اليوم |
Tatlım, içinde bir kadın yatıyorsa onu dizginlemek için burundan fazlası gerekir. | Open Subtitles | حبيبي اذا كانت هناك امراة تملكها ستأخذ اكثر من انف لاحتفاظ بها لاسفل. |
Kulağa büyük burunlu, kötü saç kesimi olan ve yedi yaşına kadar yatağını ıslatan biri gibi geliyor. | Open Subtitles | يبدو انه ذو انف كبير بقصة شعر سيئة الذي يبلل فراشه حتى السابعة. |
İnsanın burnunun ve kulağının her sene ne kadar büyüdüğünü bilirdin. | Open Subtitles | . أن انف الانسان و اذنه تنمو بكسر بوصه كل عام |
Angela Carlos'un burnundaki beyaz tozla ilgili bir sonuç çıktı mı? Evet. | Open Subtitles | هل حصلت على نتائج من المسحوق الابيض الذى وجدناه بداخل انف انجيلا؟ |