Evlen onunla. Hala ona karşı bazı iyi duygular besliyor olmalısın. | Open Subtitles | تزوجي به, لا بد أنك ما تزالين تملكين بعض المشاعر تجاهه |
Ve sen de Julia olmalısın. Bu ne güzel Bir an. | Open Subtitles | و أنت لا بد أنك جوليا يا لها من لحظة جميلة |
Başka birine açılmak, içini dökmek utanç verici olsa gerek. | Open Subtitles | لا بد انه كان مهينا ان تفضفضي الى شخص غريب |
Onu evin içinde yenebilmek için kısa kılıç kullanmamız lazım. | Open Subtitles | لا بد أن يهزم داخل بيته، وسينفع السيف القصير هناك |
Bu işe yarar. Yaramak zorunda. Hemen gözyaşı dökmeye başladım. | Open Subtitles | سيفلح ذلك، لا بد أن يفلح، ذرفت بعض الدموع بسرعة |
Bizle, kendi lanet sistemimizle konuşuyorlar. Yakınlarda Bir yerlerde olmalılar. | Open Subtitles | انهم يتحثون الينا عبر انظمتنا نفسها لا بد انها نغلقة |
Bu oldukça tartışmasız Bir açıklama olmalı, özellikle Bu dinleyici kitlesi için. | TED | لا بد أنه تصريح لا خلاف عليه تمامًا، بالتحديد أمام هذا الحضور. |
Buralarda yenisiniz diye herhalde! Sizi memnun etmek için böyle yaptı! | Open Subtitles | لا بد أنه بسبب أنك جديد هنا والأرض تفعل ذلك لتسعدك |
Ya da Bu domuzlardan önce seni mi vurmak zorundayım? | Open Subtitles | أو لا بد لي أن أتدبر أمرك قبل هذه الخنازير؟ |
Sen sadık, yakın arkadaş olmalısın. Ben yıldızların altında yaşıyorum. | Open Subtitles | لا بد أنك صديقه المخلص أنا الذي يسكن تحت السلالم |
Bir kalıp asidin hamam böceği gibi göründüğünü düşünmek için deli olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أنه مجنون كلياً من يفكر أن المخدر يشبه صرصوراً لعيناً |
Bütün parmakları kırılmış. Şifreyi almak için ona işkence yapmış olmalısın. | Open Subtitles | وأصابعها تحطمت، لا بد أنك عذبتها لكي تحصل على الرقم السرّي |
Ve her soruya, açık ve net cevaplar vermek gerek. | Open Subtitles | ولكل سؤال لا بد أن يكون له إجابة واضحة وصادقة |
Newmie benimle ilgili hislerini biliyorum ve bundan dolayı gururumun okşandığını belirtmem gerek. | Open Subtitles | أتدري يا نيومي، أعلم بشعورك تجاهي ولا بد أن أخبرك بأني أشعر بالاطراء. |
Çok güzel. Oh, pardon, Onunla Bir dakikalığına konuşmam lazım, Siz | Open Subtitles | لطيف جدا.عفوا ، لا بد لي ان اذهب للحديث معها لثانية. |
- Hayır. Ama ilginç Bir şeyler bulmak lazım, değil mi? | Open Subtitles | لا لكن كان لا بد أن يغمى علي بشيئ مهم, صحيح؟ |
Onların burada yaşamasına izin vermesi için Marcel'e yalvarmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد كان لا بد أن أَستجدى مارسيل ليدعوهم أن يعيشوا هنا. |
Bir şeye ulaşmaya çalışıyor olmalılar. Belki Bir bota veya Bir helikoptere. | Open Subtitles | لا بد انهم يخططون للهرب بمكان ما ربما البحر بزورق او بموحيه |
En başından beri, doğduğun günden beri, senin beyninin derinliklerinde Bu cinayeti işlemeni mümkün kılan Bir şey olmalı. | Open Subtitles | ولا يمكنك جعلهم هكذا. لا بد وأنه كان هناك شيىء مُنذ البداية فى أعماق نفسك. والذى دَفعك لفعل هذا. |
- Orta menzilli Goa'uld saldırı gemisi. - herhalde gizlenmişti. | Open Subtitles | أنها قاذفات الجواؤلد متوسطة المدى لا بد أنها كانت متخفية |
65 desibelin üzerinde konuşmak için sesimi gerçekten yükseltmek zorundayım ve öğretmenler sadece seslerini yükseltmiyor. | TED | لا بد لي من حقاً رفع صوتي للحديث أكثر من 65 ديسيبل من الصوت، والمدرسين لا يرفعون فقط أصواتهم. |
O zaman zannımca son yüz yıllık ıstırabı ve savaşı hayal etmiş olmalıyım. | Open Subtitles | إذاً لا بد أنني كنت أتخيل آخر 100 عام من الحرب و المعاناة |
Mesajların anlaşılabilmesi için belli Bir frekansta ve hızda çalınması gerekiyor. | Open Subtitles | لا بد أنها تعمل علي تردد وسرعة معينة كي تصبح واضحة |
Onda, seni ilk görüşte etkileyen Bir şey mutlaka vardır. | Open Subtitles | لا بد من وجود شيئ فيه جذبك نحوه في البداية |
İki yalancıyı bildiğimiz için Rikku'nun Toprak kristaline sahip olması gerekir. | TED | ولأننا حددنا بالفعل الكاذبَين، لا بد أن يملك ريكو بلورة الأرض. |
Büyük Bir olay olabilir, Bud. | Open Subtitles | حسناً , أعني , قد يكون أمراً كبيراً , بد. |
Kalan tayfa vebadan öldüyse o da kesin bunu taşıyordur! | Open Subtitles | الطاعون قتل رفاقه في السفينه و لا بد أنه مصاب |
Duvarlar inşa eden Bir dünyada, tasarım, biçimsel olarak tam tersini ifade etmelidir. | TED | وفي عالم يضع جدرانًا، لا بد للتصميم أن يعبر في شكله على العكس، |