Ne satmak istiyorsan sat, ama bu gece burada değil. | Open Subtitles | بع كل ما تريد لكن لا تبيعه هنا هذه الليلة |
Bir adama tek araba satma. 15 yıl için 5 araba birden sat. | Open Subtitles | لا تبع سيارة واحدة لشخص واحد بع له خمس سيارات فى 15 عاما |
Geç telefonun başına ve bütün ineklerini sat. Çiftliğe henüz kilit takmadılar. | Open Subtitles | أتصل هاتفياً و بع كل أبقارك لم يقيدوا حركتك بعد |
Atlarını, ceketlerini, silahlarını ve eyerlerini sat. Parayı kırışırız. | Open Subtitles | بع خيولهم وجميع مقتنياتهم وسأتقاسم المبلغ معك |
Bunları satıp biraz kâr elde et ve daha fazlasını al. | Open Subtitles | بع هاذم و احصل على بعض الربح و اشتري المزيد |
O aşağılığı ikna et, sat ve imzalamasını sağla. | Open Subtitles | الطرق القديمة بع لهذا الأحمق وأجعله يوقع على الشيك |
Hayır. Yarın hepsini sat. | Open Subtitles | لا أخرج من كل هذا بع كل أسهمك كلها صباح غدا |
Teybini sat sıcak giysi al. | Open Subtitles | بع الموسيقى الخاصة بك وأحصل على ملابس دافئة |
Müzik setini sat, banka soy Robin Hood gibi yap, ne gerekiyorsa yap. | Open Subtitles | بع اكس بوكس ـك , اسطو على بنك اعمل ماعمل روبن هوود , مهما يتطلب الامر |
Saati sat, bir tren bileti al ve çok uzaklara git. | Open Subtitles | بع الساعة، وإقتني تذكرة قطار وغادر إلى مكان بعيد. |
Paraya ihtiyacın varsa bu evi sat. Neden bunu yapıyorsun? | Open Subtitles | بع هذا البيت ان كنت بحاجة للمال لماذا تفعل ذلك ؟ |
Yaygara çıkartma demiştim. Sadece içki sat. Siyaseti bana bırak. | Open Subtitles | طلبت منك ألا تثير ضجة فقط بع الخمور واترك السياسة لي |
Panikliyor ve bağırışıyorlar, "sat, sat" diye. | Open Subtitles | فيصيبهم الهلع، يرفعون أصواتهم: "بع!" "بع!" |
sat, 200, Nisan, 142'den. | Open Subtitles | بع 200 من محصول شهر أبريل بـ 142 |
Sen kapa çeneni! Sana söyledim, sen Soleil'i sat! | Open Subtitles | أنت اخرس أخبرتك قبلا, بع الشمس |
Bana sat demedim. Ver dedim. | Open Subtitles | لم أقل بع لى أحدهم قلت اعطنى أحدهم |
'sat' demedim. 'Ver' dedim. | Open Subtitles | لم أقل بع لى أحدهم قلت اعطنى أحدهم |
Patates sat o zaman. Ne yapacağını ben ne bileyim? | Open Subtitles | بع البطاطا، فلست من يملي عليك عملك |
Sadece sözleşmendekileri sat ve bizi bu işten kurtar. | Open Subtitles | فقط بع ما في عقدك وأخرجنا من ذلك الموقف |
Getirdiğin için sağ ol. Atımı satıp parasını alabilirsin. | Open Subtitles | شكراً على التوصيلة بع حصانى بثمن جيد |
Bu arada tüm benzin hisselerini satabilirsin, gelecekte her şey patatesle çalışacak! | Open Subtitles | بالمناسبة بع جميع أسهم الوقود الآن كل شيء يعمل على البطاطا |
"10,000 satın, bıçak takımını kapın." diyen yavşaklar için. | Open Subtitles | من اجل "بع بـ10000 تكسب سكاكين اللحم" احه يعنى |