"حاول أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

• çalış
• çalıştı
• çalışın
• dene
• istedi
• çalışan
• çalışmış
• çalışıyordu
• çalışırken

Senin aslında olmadığın biri olduğunu düşünse bile sohbeti devam ettirmeye çalış.
حاول أن تجعل المحادثة مستمرة، حتى لو ظنَّت أنك شخص ليس أنت.

Bu arada, gelecek sefer dövüştüğünde... giysilerine sahip çıkmaya çalış.
بالمناسبة فى المرة القادمة وأنت تقاتل حاول أن تحتفظ بملابسك

Oğlum, babana biraz inan, Lütfen. Anlamaya çalış. Anlayım mı?
بني, فليكن لديك بعض الإيمان بأبيك رجاءاً, حاول أن تفهم

Sonra da üvey babamla olan bir sorunda bana yardım etmeye çalıştı.
آنذاك، حاول أن يُساعدني بتلك المُشكلة التي كنتُ أخوضها مع زوج أمّي.

Saat 6'ya kadar geri gelmeye çalışın ki Kent'lerin partisine gidebilelim.
حاول أن تعود بحدود السادسة لنستطيع أن نذهب إلى حفلة كنت

Sen bir gün içinde, ruh halinin azgından bunalıma değişmesini dene.
حاول أن تتحول من مثار جداً إلى الإحباط ست مرات يومياً

Hayır, anlamaya çalış Clark. Smallville için doğru olanı yaptım.
لا حاول أن تفهم كلارك فعلت ماهو في مصلحة سمولفيل

Bir dahaki sefer bir parça kağıdı ağzına tıkmaya çalış. Harika iş görüyor...
حاول أن تلقي حقيبة المال من فوق السور في المرة القادمة فهذا أفضل

Beni kovmaya çalış bakalım, haftaya bu zamanlar otobüs şoförü olursun.
حاول أن تعثر علي, وسوفَ تجد نفسك تقود حافلة الأسبوع القادم

Biraz uyumaya çalış tamam mı? Şey... sanırım o adamın teklifini kabul edeceğim.
أرجوك حاول أن تنال قسطاً من النوم؟ اعتقد أنني سأقبل عرض ذلك الرجل

Okulda birlikte olduğumuz zaman alt üst olmuş görünmemeye çalış.
عندما نكون في المدرسة معا حاول أن لا تبدو مستاء

Bak buraya, bir dahakine daha az numara çekmeye çalış.
أنت، في المرة القادمة حاول أن لا تبالغ في التمثيل

Lütfen derli toplu durmaya çalış, ciddi ve kararlı görünmemiz gerek.
ورجاء حاول أن تبقى مهندما لأننا بحاجة لان نبدو جاديين وملتزمين

Şimdi de seçtiğim kartı görmeye çalış. Odaklan ve gör.
والآن حاول أن تتخيّل البطاقة التي إلتقطتها ركّز فحسب وستراها

Bana uyuşturucularını denemek için kullandırtmaya ve fahişelik yaptırtmaya çalıştı.
حاول أن يستغلني كمدمنة للخمر والمنشطات لدى محاولته التخلص مني

Bassam Aramin 16 yaşındayken İsrailli bir askeri konvoyu el bombasıyla havaya uçurmaya çalıştı.
عندما كان عمر بسام أرامين 16 عاماً حاول أن يفجر القافلة العسكرية الإسرائيلية بقنبلة يدوية.

Lütfen uzun, çok uzun bir yoldan size yardım için geldiğimizi anlamaya çalışın.
من فضلك حاول أن تفهم أننا جئنا من مسافة بعيدة جداً كى نساعدكم

Titan'ın yüzeyinin nasıl görünebileceğini hayal etmeye çalışın.
حاول أن تتخيل كيف يمكن أن يبدو سطح تايتان.

Bana vurmayı bırak! Ona vurmayı dene!
توقّفْ عن ضَرْبي حاول أن تَضْربُها، موافق؟

Şeytan, bütün haşmetiyle derinlerden yükseldi ama o karanlıklar prensini aldatmak istedi.
لقد جاء الشيطان من الأعماق لكنه حاول أن يتفوق على أمير الظلام

O gün gelene kadar, Naziler'i eski bir tüfekle vurmaya çalışan babam için buradayım.
وحتى ذلك اليوم سأمثل والدي الذي حاول أن يقتل النازيين ببندقيته القديمة

Jack Sommersby olduğunu iddia eden biri onu öldürmeye çalışmış.
قالوا أن أحداً يدعى جاك سميرز بي حاول أن يقتله

Hayatında ve işinde günahlarına kefaret olacak iyilikler yapmaya çalışıyordu.
حاول أن يقوم بالتعويض كل يوم من خلال حياته وعمله

Omzunun üstünden... bakmaya çalışırken iskelet gibi zayıf bir kadın eli görmüş.
عندما حاول أن ينظر للوراء رأى شئ غريباً ونحيف جداً على كتفه