gördüğüm şeyi gerçekten hatırlamanın yolu gerçekte gördüğüm gibi kayıt etmekti. | TED | الطريق إلى تذكر ما رأيت حقا كان تسجيله كما رأيته فعلا. |
gördüğüm en son şey olan o... bize saldıran alçak kapşonlu adamla dövüştü. | Open Subtitles | لقد كانت آخر شيء رأيته كانت تقاتل الرجل الجبان ذا العباءة الذي هاجمنا |
Birisini öldürdüğünü gördün... ve seni de öldürmesinin... pekâlâ mümkün olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | وقد رأيته يقتل احدهم وقد عرفت انه في امكانه ان يقتلك أيضا |
Bir keresinde bir kitapta görmüştüm. Turistlere uyar. Maceraya uygun değil. | Open Subtitles | لقد رأيته فى كتاب ذات مره أنه للسياح أنها ليست مغامره |
Tamam,çocuklar. Hayatımda gördüğün en hoş adamı az önce gördüm. | Open Subtitles | يا فتيات، لقد رأيت لتوي أظرف شاب رأيته في حياتي |
Onu geçen sene mi yoksa on dakika önce mi gördüğümü bilemiyorum. | Open Subtitles | لست متأكدة إن كنت قد رأيته السنه الماضيه أو منذ عشرة دقائق |
Annene Kramer'ın yerinde ilk baktığımda o hayatımda gördüğüm en muhteşem şeydi. | Open Subtitles | عندما قابلت امك عند كرامر انها كانت اجمل شئ علي الاطلاق رأيته |
Er Lee Lemon gördüğüm en iyi acemi asker olabilir. | Open Subtitles | لي ليمون قد يكون أفضل مجند رأيته طوال سنوات خدمتي |
Kafaları uçurulmuş insanlar gördüm savaşlarda. Fakat bu gördüğüm insan değildi. | Open Subtitles | رأيت رجالا تقطع رؤوسهم في الحرب ما رأيته لم يكن بشريًا |
Bu kadar yetenekli olan, şimdiye kadar gördüğüm ikinci kişi. | Open Subtitles | أنه ثاني شخص رأيته في حياتي يمتلك مثل هذه المهارات |
Ancak gözlerindeki hüzün tüm gördüğüm fotoğraf bundan başkası değildi. | Open Subtitles | و لكن الحزن في عينيه انها صورة كل ما رأيته |
Şu ana kadar gördüğüm üzere, ...zor idare edilen bir kadınla uğraşıyorsun. | Open Subtitles | من الذي رأيته حتي الان انت تتعامل مع امرأة صيانة جيده جدا |
Birisini öldürdüğünü gördün... ve seni de öldürmesinin... pekala mümkün olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | وقد رأيته يقتل احدهم وقد عرفت انه في امكانه ان يقتلك أيضا |
Onu gördün, beni de tanıyorsun. Gergin olduğumda kaçmak isterim. | Open Subtitles | رأيته و عرفني كيف يمكن ان أسيطر على قلقي ؟ |
Silah hala elinde. Bunun gibi kaç tane intihar gördün? | Open Subtitles | السلاح مازال في يده , كم إنتحار رأيته كهذا ؟ |
Kertenkele Adam, sanırım kendisini Kaptan Kirk ile dövüşürken görmüştüm, | Open Subtitles | رجل سحلية ، أعتقد أني رأيته في معركة كابتن كيرك |
"gördüğün en güzel şey bu değil mi?" Diye sordum. | Open Subtitles | سألته ، أليس هذا أجمل شيء قد رأيته على الإطلاق؟ |
Tatlı bebek İsa aşkına! Bana az önce gördüğümü, görmediğimi söyle. | Open Subtitles | فتاتي الحلوة بحق المسيح أخبريني أننا لم أرى ما رأيته الآن |
Çünkü onu son gördüğümde zaman yolculuğuyla ilgili bir şey bilip bilmediğimi sormuştu. | Open Subtitles | لأنني آخر مرة رأيته سَألني لو كنتُ أعرفُ شيئا عن السّفر عبر الزمن |
Dün gece o bluzu yıkamaya indiğimde sanırım ütü odasında Onu gördüm. | Open Subtitles | تعرفين عندما نزلت لأغسل ذلك القميص أعتقد أنى رأيته فى غرفة الكي |
10 yıl önceden kalan bir fotorafı var, hiç buralarda gördünüz mü? | Open Subtitles | لدي صورة له، إنها منذ عقد من الآن، لكن هل رأيته هنا؟ |
Bak, bana kızdığını biliyorum, ama senin gördüğünü ben görmedim. | Open Subtitles | أنظر. أعرف أنك غاضب منى لكنى لم أرى ما رأيته |
Annem ona yazmış, ama o cevap vermemiş. Onu hiç görmedim. | Open Subtitles | هي كتبت له ولكنه لم يجب، لم يسبق لي أن رأيته |
En küçük bir ipucundan, daha önce görmüş ya da duymuş olduğunuz şeylere erişiminizi sağlayabilirdi. | TED | من أصغر إشارة، ممكن أن يساعدك في استرجاع أي شيء قد رأيته أو سمعته من قبل. |
Onu bir daha görürsem Ned'e bir "d" daha eklenecek. | Open Subtitles | لو رأيته مره أخرى سوف يكو نيد مع أثنان ـــ |
Şimdi aklıma geldi. Onu saklarken izledim farkına bile varmadı. | Open Subtitles | هذا ما حدث لى، رأيته وهو يخفيه ولم أعرف ماهيته |
Rüya kitabı, gördüğünüz herhangi bir rüyayı alır ve onu şanslı sayılara dönüştürürdü. | Open Subtitles | كتاب الأحلام هذا يستطيع تحويل أي حلم رأيته أثناء نومك إلى رقم محظوظ |
Herşeyin yere düştüğünü gördüm. Onu gördüğümde bir Chevy Astro kullanıyordu. | Open Subtitles | لقد رأيت كل شيء لقد كان شيفي أسترو ، رأيته يقود |