ويكيبيديا

    "علمت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biliyorsun
        
    • öğrendim
        
    • biliyordun
        
    • biliyor
        
    • biliyorum
        
    • biliyordu
        
    • bildin
        
    • duydum
        
    • öğrendin
        
    • öğrenirse
        
    • anladın
        
    • anlamıştım
        
    • öğrendiğimde
        
    • öğrendi
        
    • bilseydim
        
    - O şişman adam silah taşımıyor. - Nereden biliyorsun? Open Subtitles هذا الرجل السمين لا يحمل مسدسا وكيف علمت هذا ؟
    Resim çizmeyi, müzelere ve bu tarz resimlere bakarak öğrendim. TED علمت نفسي كيف أرسم بذهابي للمتحف ونظري للصور مثل هذه.
    Pekâlâ, dört saat erken geldin ve ders çalıştığımı biliyordun. Open Subtitles انت هنا مبكِّراً بـ4 ساعات و علمت أنني سأكون أدرس
    Ama bu akşam dışarı çıktığımız için, artık bütün Londra biliyor. Open Subtitles والآن, لأنك أردت الخروج الليلة فإن كل لندن قد علمت بالأمر
    biliyorum ki günahlarından arınanlar yaşayacak, gören gözler bakacak ve beni görecek. Open Subtitles علمت أن وليي حي، الذي أراه أنا لنفسي، وعيناي تنظران وليس آخر
    Hiçbirimiz bugün onun burada olacağına inanmak istemiyordu ama o biliyordu. Open Subtitles برغم أن لا أحد منا يود تصديق وجودنا هنا فقد علمت
    ölüyle diri yi şu an ayırt edemediğimi, nasıl bildin? Open Subtitles كيف علمت أنّي لا أستطيع التفريق بين الأحياء والأموات الآن؟
    biliyorsun, cinayet davası açmak için cesede ihtiyaçları yok, bunu biliyor muydun? Open Subtitles انت تعلم, لا يحتاجون الى جسد لضغط تهم الاجرام هل علمت بذلك؟
    Avukat istediği zaman, söylediği hiçbir şey kanıt olmaz, biliyorsun. Open Subtitles قد علمت أنها طلبت محامي وبأمكانها أن تقول ذلك رفض
    O anda sana güvenmem gerektiğini bilecek kadar çok şey öğrendim. Open Subtitles في هذه اللحظة علمت كل شيء وعلمت أنني أستطيع الوثوق بك
    - Ve sonra psikopat eski sevgilisini ve... asit krizini öğrendim. Open Subtitles وعندما علمت بأمر صديقها السابق المتخلف عقليا ً وحرقها بحمض الأسيد..
    Her zaman bir model olmak istediğimi biliyordun... ve buna rağmen işi aldın. Open Subtitles علمت بأني دائما ما رغبت أن أكون عارضة أزياء وقبلت بالعمل بكل الأحوال
    Nerde oldugunu biliyordun, çünkü Birlesik Devletler'e getirdigi kisi sendin. Open Subtitles علمت أين كان، لأنك الشخص الذي كان يعيده إلي البلاد.
    Şunu biliyor musun oraya vardığımızda, ben daha da yüksekte olmaya niyetliyim? Open Subtitles هل علمت باننا عندما نصل اليه فانى انوى ان اكون اعلى ؟
    Arazimden geçecek bir boru hattı inşa etmek istediğini biliyorum. Open Subtitles علمت الان انك تريد بناء خط انابيب يمر على املاكى
    Sadece sisteme girmek için kaydoldu çünkü onu aradığını biliyordu. Open Subtitles لقد أنضمت فقط لـدخل الشبكة لأنها علمت بأنكِ تبحثين عنها
    Kim olduğumu bilmiyorsan orada çalınacak 43 milyon olduğunu nereden bildin? Open Subtitles إذا كنت لا تعرفني، كيف علمت أنه هناك 43 مليونًا لتسرقهم؟
    Şimdi de duydum ki Marc girebilsin diye programdan çekilmişsin. Open Subtitles والآن لقد علمت انكِ تنازلتِ.. حتى يُمكن لـ مارك الإنضمام؟
    Onun atacağı her adımı önceden biliyordu. Bugün kızımız hakkında herhangi birşey öğrendin mi? Open Subtitles كان يعلم مايفعله كل خطوة فعلها هل علمت اي شيء عن فتاتنا اليوم
    Arkadaşlarının onu ne kadar sevdiğini öğrenirse yaşamak için o kadar cesaretini toplar. Open Subtitles لو علمت كم أنها محبوبة من قبل أصدقائها، لأعطاها ذلك الرغبة لأن تعيش
    Sadece merakımdan soruyorum, onun benim sevgilim olmadığını nereden anladın? Open Subtitles أتعلم, ينتابني الفضول فقط, كيف علمت أنها لم تكن خليلتي؟
    Söylememiştin ya bayım yine de gördüğümde sıradan bir polis olmadığını anlamıştım. Open Subtitles انت لم تقل هذا يا سيدى ولكنى علمت انك لست شرطى نظامى
    Buraya markalaşma ve sponsorluk dünyasını inceleyecek bir konuşma yapmak üzere geleceğimi öğrendiğimde daha önce yaptıklarımdan biraz farklı bir şey yapmak isteyeceğimi biliyordum. TED عندما علمت إني قادم إلى هنا للتحدث في تيد عن عالم العلامات التجارية والرعاية، كنت أعلم بأني أريد القيام بشيء مختلف
    Çok geçmeden annem birçok Somalili'nin Minnesota'daki küçük bir kasabaya sığındığını öğrendi. TED سرعان ما علمت أمي أن العديد من الصوماليين وجدوا ملجأ في بلدة صغيرة في ولاية مينيسوتا.
    Dinle, şu park etme olayına gelince, Buddy için çalıştığını bilseydim,.. Open Subtitles اسمع , بشأن موقف السياره لو علمت أنك تعمل لصالح بادي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد