Elmas misali pırıldar nehir yârimin gözlerini süzdüğümde. | Open Subtitles | تحيي النهر و تحيل الضوء لماس عندما انظر الي عينا حبي الحقيقي |
Elmas misali pırıldar nehir ...yârimin gözlerini süzdüğümde | Open Subtitles | تحيي النهر لتحيلي الضوء الي ماس عندما انظر في عينا حبي الحقيقي |
Bir takım kurup, intikam almak için babasını gözlerini mi vermiş. | Open Subtitles | لقد وهب عينا والده لكي يشكل فريق للإنتقام؟ |
Annenin gözlerine, babamın burnuna sahip. | Open Subtitles | رودني كوبر باتم لديه عينا والدته وأنف والده |
Ulric'in gözlerine bakar bakmaz anladım. | Open Subtitles | عرفت ذلك في الحظة التي رايت بها عينا أورليك |
Biz onunla asla göz göze gelmedik fakat Pete duaların durabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لم نتقابل ابدا عينا لعين ولكن قال بيتي الصلوات ممكن ان توقفه |
"Bugün saat 10'da Snake Eyes Kulübünde sen polisi getirme ben de silahımı getirmeyeyim." | Open Subtitles | الليلة عند العاشرة مساء ملهى "عينا الافعى" لا تحضر الشرطة وأنا لن أحضر مسدسي |
Big Jim, Black Larson'ın gözlerinin içine baktı ve alçak ruhunu gördü. | Open Subtitles | جيم الكبير نظر بعمق نحو عينا بلاك لارسون ورأى هناك روح الظربان |
gözlerini annemden almıştı ve bazen, ona bakarken gülümsediğinde aynaya bakıyormuş gibi hissediyordum. | Open Subtitles | لديها عينا والدتي و في وقت ما, عندما نظرت اليها وابتسمت شعرت كأنّي انظر في المرآة |
O sadece gözlerini kapayıp, sanki ben hiç yokmuşum gibi yapmış. | Open Subtitles | لقد اغلقت عينا و تظاهرت انى غير موجودة مطلقا |
İtler, babasının gözlerini oyarken ona zorla izletmişler. | Open Subtitles | لقد قال أن المستذئبين أجبروه عالمُشاهدة عندما اقتلعوا عينا أبيه |
Babanın gözlerini almışsın. | Open Subtitles | عينا والدك، في هذه اللحظة، في هذا المكان. |
Birinin gözlerini nasıl yakacağız? | Open Subtitles | كيف تحرق عينا أحدهم على أى حال؟ |
Sarah'ın gözlerini kimin aldığını sana söylemem, biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم أنه لا يمكنني أن اقول لك من حصل على عينا "سارا". |
Hiç yardımcı olmuyorsun! gözlerine baktım. Erkeğin Gözleri değil. | Open Subtitles | لقد نظرت لعيونه، ليست عينا رجل بل عينا جبان |
Ama son iki yılda ne zaman annemin gözlerine baksam üzüntü ve mutsuzluk gördüm. | Open Subtitles | في كل مرة رأيت في عينا أمي لم أرى سوى الألم والحزن |
Babanın gözlerine bak ve ona gerçeği söyle sadece. | Open Subtitles | انظر الى عينا والدك واخبره بالحقيقة |
Pek çok insan böyle bir şey olmadığına bunun sadece hikayelerde olduğuna inanır, ama o ikisi ilk kez birbirleriyle göz göze geldiklerinde, bu gerçekten samimi, şakası olmayan, kesinlikle, yaşamda bir kez olan, | Open Subtitles | كثير من الناس يقولون لا يوجد شئ كذلك هذه الأيام إنه شئ تجده فقط فى القصص ولكن عندما تقابلت عينا الاثنين |
Tanrı'nın spermlerine göz kulak olduğunu hiç sanmam. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أن الله يبقي عينا علىحيواناتكالمنوية. |
Snake Eyes Kulübünde Albay Sikes'i hiç görmedin mi yani? | Open Subtitles | إذن فأنت لم تري العقيد (سايكس) في ملهى "عينا الأفعى"؟ |
Daha önce kimsenin gözlerinin görmediği bir adam Maine Ulusal Bankası'ndan içeri giriyordu. | Open Subtitles | دخل رجل لم تقع عينا أحد عليه من قبل الى بنك ماين ناشيونال |
İri, yağlı, kıvırcık saçlı, küçük, gaddar Gözleri ve siyah gözlüğü var. | Open Subtitles | ضعيف البنية, ذو شعر مجعد, و عينا صغيرتان, و يضع نظارات شمسية. |
Daha önce farketmemişim. Çok güzel Gözlerin var. | Open Subtitles | انا لم الاحظ من قبل ان لديك عينا جميل |