ويكيبيديا

    "مقعد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • koltuk
        
    • yer
        
    • koltuğu
        
    • koltuğunda
        
    • koltuğuna
        
    • otur
        
    • bankta
        
    • koltuğunun
        
    • oturun
        
    • bank
        
    • koltuğunu
        
    • yeri
        
    • koltukta
        
    • koltuğun
        
    • sandalyeye
        
    Yolcu listesine göre boş bir koltuk vardı ama biz öyle düşünmüyoruz. Open Subtitles قائمه الركاب تقول ان هناك مقعد فارغ و لكننا لا نعتقد هذا
    Yolcu listesine göre boş bir koltuk vardı ama biz öyle düşünmüyoruz. Open Subtitles قائمه الركاب تقول ان هناك مقعد فارغ و لكننا لا نعتقد هذا
    Sadece bir yer boştu. Bu yüzden siz yarın döneceksiniz. Open Subtitles ولكن هناك مقعد واحد فقط, لذلك عليك أن تذهب غدا.
    Çift hava yastıklı ve harika bir arka koltuğu var. Open Subtitles بها إثنان من الأكياس الهوائية الجانبية و مقعد خلفي واسع
    Sırtım ağrıyor ve tek yiyebildiğim araba koltuğunda cips oldu. Open Subtitles والشيء الوحيد الذي تناولته كان بعض الحبوب على مقعد السيارة
    Çok komiksin Dişlek. En azından çocuk koltuğuna ihtiyacım yok. Open Subtitles كم أنت طريف، على الأقل لستُ بحاجة لإستخدام مقعد مُعزّز.
    Sen şuraya geç otur ben de sana el işi kâğıdı getireyim. Open Subtitles حسناً، تفضلي بأخذ مقعد هناك و سوف أحضر لك بعض أوراق الزينة
    35 yaşında arka koltuk yolcusu. Alın-arka cam savaşını cam kazanmış. Open Subtitles راكب مقعد خلفي في الخامسة والثلاثين الجبين ضد النافذة، وربحت النافذة
    Yeterince erken çıkarsam ekranı iyi görecek bir yerden koltuk kapabilirim. Open Subtitles لو وصلت مبكّرة بما يكفي، أستطيع الحصول على مقعد بجوار الشاشة
    Vali bugün, yönetim konseyinin oluşturulacağını duyuracak. On iki koltuk. Open Subtitles سيعلن الحاكم اليوم عن تشكيل مجلس حكومة، اثنى عشر مقعد
    Harika değildi fakat pencere kenarında sevdiğim bir yer buldum. Open Subtitles لكني حصلت على مقعد بجانب النافذة و أحببت ذلك المقعد
    Bu koltuğun da Aztek ikizlerine şaplak attığı yer olması gerek. Open Subtitles وهذا يجب أن يكون مقعد النافذة حيث كان يصفع التوائم الأزتك.
    koltuk iki boyutlu bir dünyada yer çekiminin onu bastırmasıyla işe yarar, değil mi? TED مقعد يعمل في عالم ذي بعدين حيث الجاذبية تنفجر للأسفل على هذا المقعد، حسنا؟
    O geceyi biliyorsun, ağaç dalı pencereye doğru geldi, koltuğu tamamen parçaladı. Open Subtitles أتعلم فى تلك الليلة اخترقت شجرة السيارة و دمرت مقعد الطفل كليةً
    Kuaför tipi başlıklı bir perma koltuğu kiralayabiliyorum, ama bir çocuk kiralayamıyorum. Open Subtitles بأنه يمكنني استئجار مقعد صالونات بمجفف شعر ولكن لا يمكنني استئجار طفل
    Yani Çin küresel çapta çevremizin geleceği için sürücü koltuğunda oturuyor. TED فالصين في مقعد السائق الآن وتحدد مستقبلنا البيئي العالمي.
    Altı yaşındaki manken de bir oto koltuğunda, ve ve berbat görünse de bu harika. 400 civarında, tamam? TED في مقعد السيارة, ولكنه يظهر نتائج مفجعة , لكن جيدة نسبيا 400 نقطة
    Bunu yapabilmek için, kullanıcıyı tekrar sürücü koltuğuna koymak zorundayız. TED ولكي نتمكن من ذلك، يجب علينا إعادة المستخدم إلى مقعد القيادة
    Tamam, o zaman, otur bakalım. Open Subtitles حسنا، حسنا، ثم، كل الحق. حسنا، مجرد الحصول على مقعد هناك.
    Farai Büyükanne Jack'le bankta 6 seans yaptı. TED كان لفاراي ست جلسات على مقعد الحديقة مع الجدة جاك.
    Adamın cebinde küçük bir şişe vardı, onu arabanın koltuğunun altına sıkıştırmış. Open Subtitles الرجل كان لديه قنينه من المتفجرات فى جيبه ووضعها أسفل مقعد السيارة
    Hemen şimdi bu kamp ateşlerinden birine bağdaş kurup oturun. TED هيا نحاول حجز مقعد لنا في إحدى المعسكرات الآن.
    Bakın, bu biraz zaman alabilir. Beklemek isterseniz şurada bir bank var. Open Subtitles إنظر، قد يستغرق الأمر بعض الوقت إذا كنت تريد الانتظار يوجد مقعد هناك
    Sam'in Oğlu'nu yakaladılar yine de belediye başkanlığı koltuğunu kaybetti. Open Subtitles القبض عليهم ابن سام، وخسر لا يزال مقعد رئيس البلدية.
    Grup davasız onsuz var olmaz. Masada bir yeri hak ediyor. Open Subtitles تصنيف القضية لم يكن ليوجد لولاه هو يستحق مقعد على الطاولة
    Bu doğruysa, belki de kurban sağ ön koltukta oturuyordu. Open Subtitles فالضحية ربما كان يجلس في مقعد االراكب ماذا يفيدك هذا؟
    Sonunda beni ektigini kabullenene kadar 2 saat bos sandalyeye baktim durdum. Open Subtitles أخذت أحدق في مقعد فارغ لساعتين حتى تقبّلت أخيراً حقيقة أنك تجاهلتني.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد