ويكيبيديا

    "نجا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kurtuldu
        
    • hayatta
        
    • kurtulmuş
        
    • sağ
        
    • kurtulan
        
    • yaşıyor
        
    • çıktı
        
    • atlattı
        
    • başardı
        
    • kurtulduğunu
        
    • yaşadı
        
    • kaçtı
        
    • yaşarsa
        
    • canlı
        
    • ölmedi
        
    Bu ayıcık üç kez geri toplatılmadan kurtuldu, ama senden kurtulamadı! Open Subtitles نجا هذا الدب اللعبة من 3 اختبارات صيانة ولم ينج منك
    Ayağı bir meta insana takıldı ve oradan sağ kurtuldu. Open Subtitles لكنهُ اشتبك مع بشر متحول وقد نجا ليروي لنا ذلك
    Her iki hastanenin de son 1000 hastasından, A hastanesinde 900'ü hayatta kalırken B hastanesinde sadece 800 kişi sağ kalmış. TED من آخر 1000 مريض في كلا المستشفيين 900 منهم نجا في المشفى أ، بينما فقط 800 منهم نجا في المشفى ب
    Patlamadan sağ kurtulmuş olsa bile, çöken kayalar girişi kapattı. Open Subtitles حتى لو نجا من الإنفجار فتساقط الصخور يسدّ طريقه للخروج
    Geriye kalan tek hasta o. Deneylerden tek sağ kurtulan. Open Subtitles هو المريض الوحيد الذى غادر الوحيد الذى نجا من التجارب
    O, savaştan kurtuldu ama eşi ve oğlu öldü. TED قد نجا من الحرب، لكن توفي كلٌ من زوجته وابنه.
    canlı kurtuldu. Open Subtitles اذن فهو قد نجا من هذه العمليه لما انت قلق ؟
    Başkan Ford bugün, 17 gün içinde ikinci kez olası bir suikastten kurtuldu. Open Subtitles للمرة الثانية خلال 17 يوم نجا الرئيس فورد من الإغتيال نداء إلى جينى 1
    Donald kurtuldu, ama gururu kırıldı. Open Subtitles وبطبيعة الحال ، دونالد نجا مع كل شيء ولكن اعتزازه سليمة.
    Soprano küçük yaralarla kurtuldu ve hastaneye kaldırıldı. Open Subtitles سوبرانو نجا و لكن بجروح طفيفة و تم نقله إلى مستشفى في منطقة لم يعلن عنها
    hayatta kaldı ve yanan petrolle dolu buzlu sudan yüzerek geçti. Open Subtitles نجا من حادثة السفينة وسبح عبر الماء المتجمد المغطى بالنفط المحروق
    Cidden, ikimiz savaşı atlattık üçümüz barış zamanında da hayatta kalacak. Open Subtitles لكن جدياً كلانا نجا من الحرب و ثلاثتنا سننجو من السلام
    hayatta kaldı ama bir sürü hastanede aylarca zaman geçirdi. Open Subtitles لقد نجا و لكنه ظل عدة اشهر يتنقل بين المستشفيات
    Gençken, üçüncü kattaki bir pencereden atlayabildiği için, bir ev yangınından kurtulmuş. TED عندما كان شابًا نجا من حريق منزل، فقط لأنه قفز من نافذة الطابق الثالث للفرار.
    59'da, bir kampçı ayı saldırısından kurtulmuş, daha çocukken. Open Subtitles عام 59 نجا أحد المخيمين من الذي من المفترض بأنه هجوم دببة مجرد طفل
    Geriye kalan tek hasta o. Deneylerden tek sağ kurtulan. Open Subtitles هو المريض الوحيد الذى غادر الوحيد الذى نجا من التجارب
    Thierry hala yaşıyor. 8 mermiyle vuruldu, omuzunda hala 2 mermi taşıyor. Fransız Devletinden Binbaşı rütbesiyle emekli oldu. Open Subtitles نجا تيري بالرغم من اصابته بثمانية رصاصات اليوم هو يعيش مع 2 من الرصاص مازال في كتفه
    Muhabirimizin öğrendiğine göre fırtınadan sadece bir karides teknesi sağlam çıktı. Open Subtitles ولقد علمنا أن قارب جمبرى واحد نجا من العاصفة
    Çok kan kaybetti ve durumu kritik ama ameliyatı atlattı. Open Subtitles فقدَ الكثير من الدّم وحالته حرجه، لكنّه نجا من الجِراحة.
    Diyelim ki başardı, onu kontrol altına alma şansımız olmaz, bağlantı da kuramayız. Open Subtitles اعتبر انه اذا نجا سوف يكون خارج عن السيطرة سوف نفقد الإتصال به
    Şimdi er Ryan'ın atlayıştan sağ kurtulduğunu farzetsek bile herhangi bir yerde olabilir. Open Subtitles وبفرض أن الجندى رايان نجا من القفز ، فقد يكون بأى مكان
    Peki, avcılarınızdan hiçbiri özgür kalacak kadar uzun yaşadı mı? Open Subtitles وهل حقاً نجا أحدٌ من الرجال أو النساء بما يكفي ليُطلق سراحه؟
    "Bütün birimler, iki mahkum kaçtı. Open Subtitles راديو: جميع الوحدات، قد نجا 2 نزلاء السجون.
    Ama suçlamalarla yüzleşmesi için iade edilmesini talep ediyorlar, eğer yaşarsa. Open Subtitles لكن هم يطلبون أن نعيدة لمواجهة التهم اذا نجا
    sağ kalmayı başardı, ama gerçekten canlı mı, yoksa... Open Subtitles لقد نجا من القتل ولكن هل ينعم بحياة طبيعية؟
    ölmedi ve ona ölümle yüzleştiğinde ne düşündüğünü sordum, tek düşündüğü şeyin yaşamaya ihtiyaç duyduğu bizi bırakmak istemediğini söyledi. Bu ona hayatı için yaşama iradesi vermişti. TED لقد نجا منها وعندما سألته عن ماذا كان يدور في عقلك عندما واجه الموت، أخبرني أن كل ما كان يفكر به هو أنه بحاجةٍ ليعيش حتى يكون هناك معي ومع أخي، وهذا أعطاه العزم ليقاتل من أجل الحياة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد